Bitch Boss | Taekook

35.Bölüm: "Her ne olursa olsun kalbini kırmamalıydım."

35.Bölüm: "Her ne olursa olsun kalbini kırmamalıydım."

-

"Seokjin?"

Müthiç bir şokla konuştuğumda Seokjin bana dönerek sırıtmıştı. Cidden şu anda olup biten hiçbir şeyi anlayamıyordum. Homofobik değil miydi o? Hatta bana erkeklerden hoşlandığım için laf atıyordu ve bu da kafasına kahve döküp Taehyung'la tanışmamı sağlamıştı. Namjoon'la nasıl sevgili olmuştu? Yoksa onu kandırıyor muydu? Tanrım beynim yanacak şimdi.

"Sen.. Nasıl? Biri bana neler olduğunu anlatabilir mi?"

Sabırsız bir şekilde konuşurken Taehyung beni yanına oturmam için çekmişti. Böylece Yugyeom da karşımıza oturmuştu. Onun da şaşkın olduğunu gözlerinden anlayabiliyordum.

"Güzelim ben de biraz önce öğrendim neler olduğunu. Emin ol en az senin kadar şaşkınım."

Kafamı salladığımda diğer yanımda olan Hoseok Hyung da konuşmuştu. "Beyefendi sevgili yapıyor ama en son bizim haberimiz oluyor. Alacağın olsun Namjoon."

Yugyeom, Hoseok Hyung'a hafif aralık ağzıyla bakarken kaşlarımı çatarak saçlarımı karıştırdım. Sanki biraz etkilenmiş gibiydi? Tam olarak anlamamıştım ama neyse.

"Hoseok anlattım ya biraz önce. Benim elimde olan bir şey değildi. Seokjin istedi öyle olmasını."

Namjoon Hyung sızlanarak konuştuğunda ben de bıkkınlıkla oflamıştım. Bu sırada yanımdaki Taehyung gülümseyerek yanağımı öpmüş ve elimi elleri arasına almıştı. Yaptığı şey anında sırıtmamı sağlarken kafamı omzuna koyup konuşmuştum.

"Artık anlatır mısınız bize de? Yugyeom ve ben meraktan çatlıyoruz da."

Yugyeom'un adını söylememle o gözlerini Hoseok Hyung'tan çekmiş, bu seferde Hoseok Hyung onu yeni fark etmiş gibi dikkatle bakmaya başlamıştı. Bu ikisi arasında bir şeyler mi oluyordu yoksa bana mı öyle geliyordu?

"Tamam, anlatacağım ben."

Seokjin'in konuşmasıyla gözlerimi devirip "Zahmet olacak." demiştim. 2 hafta öncesine kadar bana her türlü şeyi söyleyen homofobik olduğunu sandığım birinin yaptıklarını hemen unutacağımı düşünmüyordunuz herhalde? Uh, hayatımda ilk defa bu kadar uzun bir cümle kurdum sanırım.

"Bak, babam hayatında görebileceğin en en homofobik insan. Ve benim de öyle olmamı istiyor. Yıllar önce hoşlandığım çocuğu onun yüzünden bırakmak zorunda kalmıştım ve eşcinsel olduğumu anlamaması için de homofobik rolü yapmam gerekiyordu. Okulda sana karşı iyi olursam bir şekilde onun kulağına giderdi ve emin ol, bana şiddet uygulamaktan çekinmezdi. Sana olan davranışlarım bu yüzdendi." diyip derin bir nefes almış ve devam etmişti. Bu sırada şaşkınlıkla onu dinliyordum. "Namjoon'la sevgili olmamız konusuna gelirsek biraz önce bahsettiğim hoşlandığım çocuk oydu ama aramızda daha yeni yeni bir şeyler olurken babam yüzünden onu terk etmek zorunda kalmıştım. Birkaç ay önce de tekrar karşılaşınca babamdan gizli bir şekilde denemeye karar verdik."

Hayatımda hiç olmadığı kadar şaşırmıştım. Cidden tanıştığım her homofobik gay çıkmıştı ve sadece gülesim geliyordu. Hepsi de bana bir sürü acı çektirdikten sonra aslında homofobik olmadıklarını söylüyordu. Yaşadığım onca hakarete ve şiddete değer miydi gerçekten?

"Her homofobiğin ardında gizli bir gay vardır sözü doğruymuş gerçekten." demiştim şaşkınlıktan dakikalar sonra konuşabilirken. Hepsi bu söylediğime gülerken alayla konuşmuştum ben de. "Yalnız Namjoon ve Hoseok Hyung hariç herkes de homofobik olduğunu iddia edip bana saçma sapan şeyler söylediler. Bayağı güzel rol yapıyormuşsunuz."