Kuşlarım medya Assolistim. Güzeller güzeli kuşum -salads- yine kendisi gibi güzel olan elleri ile çizmiş bu şaheseri 🥺🥺 ilk gördüğümde o kadar çok duygulanmıştım kii (ağlamış olabilirim 👉🏿👈🏿) 🥺🥺 her yerde duvar kağıdım şu an bu çizim 🥺🥺🥺😫💜
Diğer güzel çizimleri ve editlerini resmin üzerinde de yazan @catyoai instagram hesabından görebilirsiniz kuşlarım✨
O kadar çok mutluş oldum kii anlatamam. Çok teşekkür ederim kuşum 🥺🥺✨✨🤤 çok seviyorum, yerim ki canını 😍
Benim her biri özel olan kuşlarım, hoş geldinizz 🥺🖤
Karalar bağlamış selamın siması gözlerimin huzuruna serilmiş, ciğerlerime dolan nefeslerde soluklanır olmuştu. Bedeninden doğan yaranın üzeri bir bandajın hassas dokunuşu tarafından kutsanmıştı. Ben ise, karşımdaki bu adama dair olan her şefkat ya da benzeri duyguların değinişine karşı kindarlaşmıştım. Hayır, ben Assolist kılıklı bir ağanın varlığına karşı kindarlaşmıştım. Hiçbir somut ya da soyut gerçekliklerin buğusu ardına gizlenemezdim. Bu bana yakışmazdı.
"Derdin ne ise onu söyle Turgut Ağası, ben boş yolların yolcusu değilim." Karşımda yatan, yüzündeki yandan sırıtışını simasından bir an için dahi olsa sildirmeyen adamın suretine uzunca bakmaktan kaçınırken, sabırsızdım. Bir an önce şu adamın gölgesinin düştüğü odayı da, lanetlere gebe kalmış konağı da terk etmek istiyordum. Nedeni belirli ya da belirsiz bir duygunun getirisiydi bu kaçışlarımın yankısı.
"Resul Ağa söylemiştir varsayıyordum küçük ağa, neden burada olduğunu?" Sesinin tonunda, altında bir soru işaretinin belirsiz noktası varken konuşmuştu, bir an için dahi olsa ne idiği belirsiz bir renge sahip olan gözlerini üzerimden ayırmadan. "Babamın sözlerinin zıttı uğruna geldim buralara." Gözlerimden biri, babamın ben yola çıkmadan önce söylediği sözlerinin kulaklarımda çınlamasıyla birlikte ve bedenime oturan gerginlik neticesinde atmıştı.
"Hım," Dudakları arasından sızan anlık bir gülüşün ardından başını hafifçe sallamış ve dirsekleri vasıtasıyla doğrulmuş olduğu, siyah satenlerin karanlık tuzağını bağrında barındıran yatağına doğru kendini aniden bırakmıştı.
Hemen dibimdeki adamın kendini birden yatağının üzerine bırakmasına eş bir şekilde, dudağının bir yanı da hala kalkık vaziyette yüzüme bakışı bedenimi daha da gererken, içime oturan uğursuzluğu kovmak adına hafifçe kıpırdanmıştım, karanlık tuzağın üzerinde.
"İntikam almak pek benlik bir tavır değildir Çetinkaya." Yüzündeki umarsız olan ve göze bir o kadar da uğursuz gelen gülüşünü soldurmadan, bir kere daha gerinerek bedeninin akını gözlerin oyununda sergilemişti.
Günler yine günleri kovalarken, zihnimin de yardımıyla tüm gizli sırlarımı açığa çıkarmaya çalışan bedenin üzerinden bir an için dahi olsa ayrılmayan gözlerimi olabildiğince üzerinden kaçırırken, kulaklarımda vuku bulmaya başlamış cızırtılar negatif duyguların piyonuydu.
"Ben kimsenin marabası olmam!" Ne dediğimden habersiz bir şekilde, babamın sözlerinin kulaklarımda aniden çınlaması sonucunda hiddetle bağırmıştım. Sesimin şiddeti Assolist'in içine çektiği alaylı nefesin yoluna karışırken, oturduğum yatağın üzerinden gerimde karanlık tuzakta bıraktığım kırışıklıklar ile ayaklanmıştım.
Ceylal Ağa, benim hiddetle ayaklanışımda bakışlarını gezdirirken, hin parıltılarını taşıran gözlerini kısmıştı. "O nasıl söz öyle ağam?" Gözleri hala, derin derin aldığım sık nefeslerim neticesinde göğsü havalanan bedenimde gezinirken, hafifçe mırıldanmıştı. Her ne kadar sesinden bir ciddilik duyuluyor olsa da, gözlerinden taşan bakışlardaki alaycılık kanıma dokunuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karışalım (BxB)
ActionEvvel zaman içinde, insanların gerisinde yaşamlarını sürdürmeye çalışan iki adam varmış. (BxB) 12 Ekim 2018 yayımlanma tarihi~ Lütfen emek hırsızlığından kaçının. Artık bunlarla ilgili mesajlar almaktan çok sıkıldım ve yoruldum. Eğer yazar olmak is...