Başlama tarihinizi buraya bırakın lütfen.Elimdeki bavullarla acil çağırıldığım memleketime geri dönmüştüm. Daha küçük yaşta bir çocuk iken babam buranın güvenli olmadığını öne sürerek beni okumaya amcamın yanına göndermişti.
Küçük bir yerdeki güçlü bir aileydi bizimki. Eskilerde kanlı dedikleri o olaylar bizde de devam ediyordu ve babam da beni sırf bu yüzden gönderdiğini söylüyordu. Şimdi ise neden apar topar geri çağırıldığımı kestiremiyordum.
Havaalında bavullarımın gelmesini beklerken bir yandan da Italyan bir arkadaşın attığı mesaja cevap veriyordum. Klasik sorular. Ne oldu, vardın mı? Falan.
Telefonun ekranına dalmış bir vaziyetteyken biri omuzumu dürtmüştü. Kafamı arkama çevirdiğimde takım elbisesi içerisinde, hafif kirli sakalları olan kara kaş kara göz tabirli genç bir adam duruyordu. "Buyurun?" Genç adama bakmaya devam ettim. Adam da altımdaki yırtık kot pantolona, pantolonuma taktığım biri düşük duran pantolon askıma ve pantolonumun içine sıkıştırdığım basic tişörtüme bakmıştı.
Kaşları havalanırken beni bir kere daha süzmüş ve karamel rengi dağınık saçlarımda dolanmıştı bu sefer gözleri. Kaşlarım çatılırken adama tam olarak döndüm. "Buyurun beyefendi. Ne diyecektiniz?" Benimle aynı yaşlarda gibi duran adam sonunda gözlerime bakabilmişti. "Biraz kenara çekil, diyecektim. Senin yüzünden çantamın gelip gelmediğini göremiyorum." Bakışlarını yüzümde dolandırıyor siyaha çalan kahve gözleri her şeyi analiz ediyor gibi parlıyordu.
Ona cevap verecekken gelen bavullar arasında kendi bavullarımı görünce adamı tamamen unutarak, hemen uzanıp bavullarımı almıştım. İnsanları zorla iterek oradan uzaklaştığımda derin bir nefes vermiş ve heyecanla havaalanının çıkışına yönelmiştim. Geleceğimi bizimkilerden kimseye haber vermemiş ve amcama da söylettirmemiştim. Süpriz yapmayı planlıyordum dile kolay ben on bir yaşındayken gitmiştim oraya ve yirmi ikime girmiş bir şekilde geri dönüyordum.
Ben İtalyadayken annem de babam da, fırsat buldukları tatillerimde gelmişlerdi beni görmeye. Ne kadar uzakta olsalar da varlıklarını her daim hisseder olmuştum. Başta amcam olmak üzere üzerimde emekleri çoktu.
Havaalanından çıktığım gibi yüzüme vuran sıcak hava ve güneş ışınlarıyla elim sırt çantama gitmiş ve hemen bulduğum güneş gözlüğünü gözlerime yerleştirmiştim. Gözlerim güneş ışığına oldukça hassaslardı ve bu gözlüklerin bulunmuş olması, büyük bir şanstı benim için.
Memleketimin kokusunu derince içime çektikten sonra kenarda hazır duran taksilerden birine bineceğim sırada bir aile benden hemen önce bindiler ve taksi hareket etmeye başladı. Oflayarak yeni bir taksi arayışına başlamıştım. Bu sıcakta, buralarda çok fazla beklemek istemiyordum.
Etraftan geçen bazı insanlar beni parmakla gösterip kendi aralarında konuşup gülüşmeye başlamıştı. İki tane genç kız omuzlarını birbirlerine vurarak ittirmiş ve yanımdan geçerken gayet sesli bir şekilde konuşmuşlardı. "Kız Sema, bu gavurlar ne diyem böyle yakışıklı, gösterişlim oluyorlar?" Diğerine göre daha esmer olanı konuşmuştu. Daha açık tenlisi ise onu kıkırdayarak dinlemiş ve onaylamıştı. Kızlar beni gerilerinde bıraktığında başımı iki yana sallayarak gülmüştüm.
Bir yandan da gözlerimle taksi avına çıkmıştım. Görünürde bir taksi yoktu ve buranın böylesine sıcak olması beni bitirmişti. Geri havaalanına dönüp serinlemeyi bile düşünmüştüm. Bir kere daha etrafıma bakınırken yanımdan gelen sesle oraya döndüm.
"Bu sıcakta taksi kovalayacağınıza benim arabama binin, sizi gideceğiniz yere kadar bırakalım." Az önceki adamı yan tarafımda durmuş olan bembeyaz bir Mercedes MLC'nin kapısını açmış bana doğru dönerken görünce şaşkınlıkla gözlerim aralandı, böyle bir yerde bu kadar lüks bir arabanın olması, sık rastlanılabilecek bir olay değildi. Ve ben bu arabaya bayılıyordum. Ama yinede adamı reddettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karışalım (BxB)
ActionEvvel zaman içinde, insanların gerisinde yaşamlarını sürdürmeye çalışan iki adam varmış. (BxB) 12 Ekim 2018 yayımlanma tarihi~ Lütfen emek hırsızlığından kaçının. Artık bunlarla ilgili mesajlar almaktan çok sıkıldım ve yoruldum. Eğer yazar olmak is...