RUH-U MESRUR [✔️]
  • Reads 196,946
  • Votes 19,367
  • Parts 30
  • Reads 196,946
  • Votes 19,367
  • Parts 30
Complete, First published Jul 18, 2020
"S-sen, sen bana böyle şeyler soramazsın. Yalandan sözlendik diye benim üzerimde söz söyleme hakkına sahip değilsin."
Bir yandan konuşuyor, bir yandan da göz yaşlarını siliyordu genç kız. Bu ne tezat bir ilişkiydi?

Kalbi yanıyordu Emir'in, duydukları alev topuydu sanki ve yakıyordu tüm uzuvlarını...

Çekti hemen parmaklarını kapıdan, uzaklaştı bir kaç adım. Keşke diyordu, keşke kalbimi de böyle alabilsem senden! 

Dilara ise burnunu çekip iyice toparlanırken devam ediyordu konuşmaya.
"Hem sen, sen kimsin? Neden bana bu soruları soruyorsun? Söylesene! Neden benimle bu kadar ilgilisin, neden?"
Bağırmadan, fısıldarken haykırmak bu olsa gerekti. 

Emir ise genç kızın sorusuna vereceği cevabı, daha yeni sorguluyordu. Neden sorusu beyninde dönüp dururken çok fazla da efor sarf etmeye ihtiyaç duymadan sonuca varıyordu da. Lakin bu sonucu söyleyebilecek cesareti var mıydı?

~



İslâmî bir aşk romanı ❤️

Bir genç kızın dikenli yollardan çiçekli bahçeye geçis hikayesini okumaya var mısınız?

Tertemiz bir aşkı, o aşkın içindeki sırları, gizemi ve gerilimi aynı anda hissetmeye ne dersiniz? 

O halde keyifli okumalar ☕

#kuran 'da 1 numara! 
#Allah 'da 1 numara!

Çalıntı, kopyalanma ve kurgunun başka şahıslar tarafından yazılması hâlinde gerekli işlemler yapılacaktır.
Antalya'nın ünlü avukatlarından biri öz amcamdır. Bilginize...)


Tüm hakları KÜBRA Ç. 'a aittir.™©
All Rights Reserved
Sign up to add RUH-U MESRUR [✔️] to your library and receive updates
or
#98ölüm
Content Guidelines
You may also like
KÜP ŞEKER(TAMAMLANDI) by busbckr
63 parts Complete
Gözyaşım bile kirpiklerimde asılı kalmış, düşmeyi reddederken ben bu durumu kendime nasıl yedirebilirdim bilmiyorum. Boş bir parkta, dün gece yağan yağmurun ıslaklığını taşıyan bir bankta başım Nisan'ın omzunda oldukça aciz görünüyor olmalıydım. Görünmesem bile öyleydi ya durumum, acizdim.Karşımdaki manzara bana zevk vermiyordu, bana verdiği tek şey amansız bir acıydı. Yine de gözlerimi alamıyordum. "Küp Şeker hadi kalkalım buradan. Hasta olunca hiç bir şey düzelmeyecek." "Belki de çok ağır zatürre geçirip ölürüm." Dedim sesimdeki acının aksine dalga geçiyordum. O kadar kolay kurtulamayacağımı biliyordum. Nisan "Allah korusun. Anlamıyorum. Daha önce de Poyraz'ın sevgilisi oldu. İlk kez olan bir şey değil ki bu. Neden bu kadar yıkıldın?" Diyince karşımızdaki Poyraz ve çok değerli sevgilisine daha da dikkatli baktım. Onların bizden haberleri yoktu. Gerçi Poyraz'ın benden ne zaman haberi olmuştu ki. Onun için kız kardeşten öteye ne zaman ge çebilmiştim? "İlk kez." Diye mırıldandım. "İlk kez Poyraz birini bana karşı savundu, haklı olmama rağmen Nisan. İlk defa bize yalan söyledi. İlk defa onun birine olan hislerini ben bile hissedebiliyorum ve en önemlisi ilk defa ona bakınca kalbim hızlanacağına duracakmış gibi oluyor Nisan. İlk defa kendimi küp şeker gibi değil de şeker yapılan pancarın posası gibi hissediyorum." 💧💧💧💧💧💧💧 *Ben aslında sadece bu grubu değil, kendimi de terk ediyorum. Tüm anılarım siz doluyken bu terk ediş o kadar da kolay olmayacak farkındayım ama ne yapabilirim ki? Anılar acılarımı körüklerken, içimdeki yangın git gide büyürken yaşamaya başka nasıl devam edebilirim? Tüm hayatımı sana kurmuşken, senin başkası için atan kalbini nasıl sevmeye devam ederim?* Tüm hakları saklıdır.
TAHİN İLE PEKMEZ (Düzenleniyor.) by nazankaraermis
22 parts Complete
Çorbayı ısıtıp bir kaseye koydum ve yanına iki dilim ekmekle su doldurup tepsiye koydum. Salona giderken acaba suya tükürsem mi diye de düşünüyordum bir yandan. Maksat hinlik olsun! Ama bunu da yapmadım. Tepsiyi Tahin'in kucağına bıraktım ve geri çekildim. "Kiz!" diye cırlayan yürüyen bastona baktım. Ne var dercesine başımı salladığımda "İçirsene uşağima çorbayi ula!" dedi. "Valla ben sadece ayağını kırdım." dedim ellerimi kaldırıp. İşinize gelirse valla. "Elleri sağlam gördüğüme göre. Zıkkımlansın aman yesin, içsin yani." Havalı havalı kollarımı göğsümde toplamıştım ki, babaanne bastonu bacağıma geçirince kendimi Tahin'e çorba içirirken buldum. İçimden homurdana homurdana kaşığı elime aldım. Tahin iti sırıtıyordu. Dua etsin yalnız değildik! "Çorbaya bir şey atmadın değil mi?" diye sordu gıcık gıcık sırıtırken. "Domestos attım," dedim kaşıktaki çorbayı ağzına uzatırken. Gülümsedim ve ekledim: "Şerefsizliğini söker." Şaşırdı ve güldü. Gerizekalıydı bu, valla bak. Hakaret ediyorum iltifat etmişim gibi sırıtıyordu. Uzattığım kaşıktaki çorbayı gözüme baka baka içtiğinde dudaklarında kalan çorba kalıntılarını diliyle yaladı. Bu döngü Tahin'in çorba kasesinin dibini görene kadar devam etti. Maşallah, iyi ki tencereyle getirmemişim. Bu tencereyi de yerdi valla. İlaçlarını da içtikten sonra, "Tuvalete gitmem lazım." dedi. "İyi git." dedim mal mal yüzüne bakarken. Ne yapmamı bekliyordu? Ben mi yaptırayım çişini? "Yardım etsene ula!" diyen yürüyen bastonla sabır çekip Tahin'e koltuk altı değneklerini uzattım homurdana homurdana. "Tabii yardım etmem lazım! Donunu ben indireceğim çünkü!" "Tuvalete gitmeme yardımcı olsan yeter, gerisini ben hallederim." dedi Tahin iti sırıtırken. Gözlerimi sahte bir minnetle kırpıştırdım. "Allah razı olsun ya!" ©Tüm hakları Gül'ün bayat esprileri, Tahir
You may also like
Slide 1 of 10
KURŞUN cover
KÜP ŞEKER(TAMAMLANDI) cover
Buz ve Ateş #Wattys2018 cover
TAHİN İLE PEKMEZ (Düzenleniyor.) cover
Bahar Rüzgârı cover
DESTAN/TÖRE  cover
İSTİHALE  [✔️] cover
SEN BENİM  // TAMAMLANDI cover
Sonradan Gelen | Texting  cover
Kurye | Texting ✓ cover

KURŞUN

35 parts Complete

(Mahallemin Polisi hikâyemdeki yan karakterler olan Kurşun ve Nergis'in hikâyesidir! Bağımsız olarak okuyabilirsiniz ^^) Derin nefesler alıp sımsıkı yumduğu gözlerini mümkünmüş gibi daha da sıktı. Biliyordu, buradaydı. Konuşmasına gerek yoktu. Ses çıkarmasına gerek yoktu. Varlığı, bütün her şeyi bir kenara itip ruhunun yanında yer alırken sese gerek yoktu. Nergis, onun geldiğini her zaman hissederdi. Öyle ki Sevda'nın çoğu zaman ona bu konuda takılmasına bile razı olurdu. Öyleydi çünkü. Nedeni veya nasılını bilmiyordu sadece Kurşun geldiğinde Nergis hissediyordu. Sevmek, ne bela bir şeydi böyle. "Nergis." O kulaklarından hiç çıkmayan tok sesi yağmurun sesine karıştığında gözyaşlarına inat başını dikleştirdi ve göz kapaklarını araladı. Gözleri Kurşun'un pişmanlık, utanç ve daha birçok duyguyla harmanlanmış gözlerini bulunca dudakları sanki duygularına inat yukarı kıvrıldı. Mutlu muydu? İnsan sadece mutluluktan mı gülümserdi? Hayır, bazı gülümsemeler içindeki acıyı dışarı vurmak için vardır. Gözyaşı mutsuzluğa, gülümseme mutluluğa esir edilmişti. "Gerçek mi?" Sesini zar zor sindiği derinlikten çıkarıp konuştuğunda Kurşun'un başını önüne eğip yutkunmasını izledi. Söze gerek yoktu işte. Duruşundan anlıyordu artık onu. Genç kızken kalbine işleyen adamı tanımaz mıydı?