10. Bölüm ❝Haerim'in Odası❞

418 59 65
                                    

Medya: Gerçekten bu şarkıya bayılıyorum. Verdiği his çok farklı
( ꈍᴗꈍ)

Ta-da! Yine ben. Bu aralar boş vaktim oldu. Bunun anlamı birkaç güne tekrar meşgul olacağım. Şimdi gidip Hürrem izleyeceğim. Meryem Uzerli çok efsane kadın be.

İyi okumalar.

Henüz fazla olmasak da güzel yorumlarınız için minnettarım. Beni motive ediyor.

Kelime Sayısı: 1318

Baekhyun dikkat çekmemek için birkaç süs eşyası aldıktan sonra Tao ile vedalaşmış ve butikten ayrılmıştı. Bir aya benzeyen dekoratif bir ayna ve bir duvarı kaplayacak şekilde kocaman bir saat almıştı. Eşyaları taşımaya yardım eden iki hizmetkâr ile sarayın kapısından girerlerken önlerine çıkan Chanyeol ile Baekhyun iç çekti. Üç adam Chanyeol'e selam verdi.

Baekhyun'u gören Chanyeol hizmetkârları inceledikten sonra Baekhyun'a döndü. "Şövalyen olmadan dışarı çıktığını duydum. Şövalyeni yanında götürmeyeceksen neden benden seni koruyacak birini görevlendirmemi istedin?"

Baekhyun'un bunu kendisiyle yaptığı en uzun konuşma olduğunu düşündü. "Sizi endişelendirdiğim için özür dilerim majesteleri. Neden beni bu kadar merak ettiniz?" Chanyeol kaşlarını çattı. "Yaptığım şeyleri mi sorguluyorsun?" Baekhyun başını iki yana salladı. "Sadece umursamadığınız birini bu kadar düşünmeniz şaşırmama neden oldu."

Ardından arkasındaki adamları işaret etti. "Sadece yaşadığım alanı daha yaşanılabilir hale getirmek istedim. Umarım bu yasak değildir." Chanyeol buna cevap vermek yerine başka bir konu açtı. "Bu akşam yemeğe katıl. Misafirlerimiz geliyor." Ardından arkasını dönerek gitti. Baekhyun ise aldığı haber ile sırıttı. Haerim akşam çok şaşıracaktı.

Baekhyun odasına çıktıktan sonra Yoona ve Suzy ile aldığı aynayı ve saati duvara asmıştı. Fakat saat çok ağır olduğundan bayağı zorlanmışlardı. Bu yüzden Jackson'ı çağırma gereği duymuşlardı. Gelen Jackson yıllarca çalışarak yaptığı kaslarıyla saati kolaylıkla duvara sabitlemişti. Bunun ardından Baekhyun kısa bir banya yapıp kendini yatağa atmıştı. Akşam yemeğine henüz çok vardı ve Baekhyun'un canı çok sıkılıyordu.

Kapının çalmasıyla Baekhyun başını yastıktan kaldırdı. "Gel." Komutu ile birlikte içeri giren hizmetçiler ile ne olduğunu şaşırdı. "Neden geldiniz." Hizmetçi başı eğik bir şekilde cevap verdi. "Odanızı toplamak için geldik majesteleri. Sizi başka bir odaya taşımak için görevlendirildik." Baekhyun şaşkınlıkla yataktan doğruldu. "Sizi görevlendiren de kim?" Hizmetçi cevap verdi. "İmparator emretti majesteleri."

Baekhyun sinirle yataktan kalktı. Kapıda bekleyen Jackson'a baktı. "Bir şeye dokunmalarına izin verme. İmparatorun yanına gidiyorum." Odadan ayrıldığı gibi İmparatorun bulunduğu kata gelmişti bile. Kapıda duran şövalyelere seslendi. "İmparatora geldiğimi haber verin." Şövalye içeri girerek Baekhyun'un geldiğini söyleyince Baekhyun izin bile almadan içeri girdi.

Chanyeol hışımla giren Baekhyun'a kaşlarını çatarak baktı. Odada daha fark etmediği Sehun ve Jongin de vardı. Sehun, Baekhyun'un bu kızgın görünüşüne şaşkınlıkla bakıyordu. Pısırık çocuk nereye kaybolmuştu olmadığı günlerde?

"Bu saygısızca davranış da ne!?" Chanyeol'den daha sinirli olan Baekhyun cevap verdi. "Odama gönderdiğiniz hizmetçiler de ne? Başka bir odaya geçmek istediğimi söylediğimi hatırlamıyorum." Baekhyun bu durumdan hoşlanmamıştı. Buraya, istenildiği zaman iyi istenildiği zaman çöp gibi davranılmak için gelmemişti.

"Bu gereksiz konuyu bu kadar büyütmenin anlamı ne?" Chanyeol'ün işi yoğunken bir de bir çocuğun mızmızlanmasıyla uğraşamazdı. "Gereksiz bir konuyla bu kadar ilgilenmenizin sebebi ne?" Baekhyun geri cevap verirken ilk defa Baekhyun'un bu haliyle karşılaşan Sehun sanki bir dövüş müsabakası izliyormuş gibi gözleri ikisi arasında gidip geliyordu.

Benefits Of Being A NerdHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin