Benefits Of Being A Nerd

11. Bölüm ❝Kehanet❞

Kelime Sayısı: 2268

İtalik yazılanlar farklı dildedir. Bu hafta çok meşgul olacağım. Çünkü kardeşim sonunda hastaneden geliyor. Burayla çok fazla ilgilenemeyeceğim. Umarım bölümü beğenirsiniz.
İyi okumalar

Haerim Chanyeol'ün odasından ayrıldıktan sonra kıyafetlerinin azlığından şikayet edip hizmetçisi ile şehre inmişti. "Bunlar çok güzel!" Boyalı parmaklarını kumaş paketlerinin üstünde gezdirdi. "Bunları en iyi terzilere ver. Beden ölçülerime uygun kıyafet dikmelerini söyle."

Her zaman gittiği dükkanda gördüğü yeni kumaşlar onu sevinçten havaya uçurmuştu. Bu sevinci etrafa yankılanan topuklu ayakkabı sesinden de belli oluyordu.

"İmparatorun, Majesteleri Baekhyun'un odasına gittiğini duydun mu?" Haerim işittiği sözler ile kaşlarını çattı. "Prenses Haerim geldi. Sessiz ol." Onu fark eden üç hizmetçi hızla oradan ayrıldı. Bu durum Haerim'i kızdırırken meraklandırdı da. "Doona, git ne oluyor öğren." Minsi gittikten sonra yerini alan Doona başını salladı ve neler olduğunu öğrenmek için hizmetçilerin peşinden gitti.

Baekhyun'un katında yeri temizleyen bir hizmetçi İmparatorun, Baekhyun'un odasına girdiğini görünce gizlice konuşmaları dinlemiş ve herkese yaymıştı. Kulaktan kulağa dağılan bu dedikodu değişime uğramış, Chanyeol'ün Baekhyun ile gizli aşk yaşadığı dedikodusu oluşmuştu.

Topuklu ayakkabısını taş betonda stresle hareket ettiren Haerim, Doona'dan duyacağı şeyleri bekliyordu. Hizmetçisinin geldiğini gördüğü an oturduğu sandalyeden kalkmış ona doğru koşarcasına ilerlemişti. "Ne söylediler? Çabuk söyle." Doona'nın sıkıntılı yüz ifadesi Haerim'i etkileyecek kötü şeyler olacağının habercisiydi.

"Efendim, ilk başta sakin olun lütfen." Haerim, hizmetçisinin sözü ile daha fazla sinirlendiğini hissetti. "Daha fazla geveleme de ne olduğunu söyle aptal!" Doona bu azarlamadan sonra gözlerini yummuş ağzını açmıştı.

"İmparator, majestelerinin odasına gitmiş. Majesteleri Baekhyun sizin odanızı istemiş. İmparator, majesteleri Baekhyun'a sizin odanızdan daha güzel bir oda vereceği sözünü vermiş. Bazı hizmetçiler İmparatorun, Majesteleri Baekhyun'un odasından uzun süre çıkmadığını söylüyor. Bazıları da odadan kahkahaların geldiğini söylüyor."

Haerim, duyduğu her kelimeyle kızarmaya başlamış, nefesini tuttuğu için de o kızarıklık morlaşmaya başlamıştı. "Bunu bana nasıl yapar!?" Eteğini yukarı topladığı gibi hızla saraya doğru ilerlemeye başladı. Doona onu durdurmak istese de Haerim tarafından itilip yere düşmüştü.

Haerim hala böyle bir şey olduğuna inanamıyordu. Chanyeol'ü iyi idare ettiğini düşünüyordu. Ondan bir çocuğu olana kadar asla pes edemezdi. Kata ışınladıktan sonra şövalyeleri umursamadan hışımla Chanyeol'ün odasına daldı. "Bunu bana nasıl yaparsın!?" Ani bağırışı odadaki misafirleri korkuttu.

Chanyeol kaşlarını çattı. "Misafirlerimin önünde bu ne terbiyesizlik böyle!? Çık dışarı! Seninle daha sonra konuşacağız." Haerim, sinir bozucu gözler ile misafirlere baktı. Ardından topuklu ayakkabılarını yere vurarcasına odadan çıktı.

ꕤ

Ming Hanedanı'ndan gelen misafirler ile birlikte akşam yemeğine çok az bir süre kalmıştı. Yemeğe katılacak Baekhyun da Yoona ve Suzy'nin yardımı ile kendine kıyafet seçiyordu. "Unnie, bunlar gayet güzel bence." Suzy seçtiği kıyafetleri Yoona'ya gösterdi ve onay aldıktan sonra Baekhyun'u hazırlamaya başladılar.

Suzy'nin moda anlayışı gerçekten iyiydi. Bulduğu parçaları birbirine uydurabiliyordu. İkisi elbirliği ile Baekhyun'u hazırladıktan sonra masaya oturttular. Baekhyun onlara sorgularcasına baktı. "Başka ne kaldı?" Suzy cevap verdi. "Saçlarınız ve yüzünüz kaldı majesteleri." Baekhyun sordu. "Yüzüm mü? Ne yapacaksınız?" Bu sefer Yoona cevap verdi. "Canlandıracağız majesteleri." Baekhyun daha fazla soru sormayarak işlerini yapmalarına izin verdi.