Kelime Sayısı: 1237
Ateezin answer şarkısı çok hoşuma gidiyor yaaa
Böyle azlığına bakmayın yakında upuzun bir bölüm gelecek :(
Uykum geliyor bea. 2 saatlik uykuylayım biliyor musunuz?
Kitaplarım gelse de şöyle tyt adım atsam. Neyse iyi okumalar güllerim"Buyrun efendim."
Kyungsoo hizmetçininin getirdiği tepsiye baktı. Hepsi olduğu gibiydi. Dokunulmamıştı. "Baekhyun yine mi yemedi?" Dün Kyungsoo'yu azarladıktan sonra böyle davranmaya başlamıştı. Akşam yemeği, kahvaltı ve öğle yemeği. Üçüncü kez tepsi hiç dokunulmadan geri gönderilmişti. Hatta öyle ki içtiği suyu bile kendisi gelip musluktan dolduruyordu.
"Geri mi götüreyim?" Kyungsoo başını iki yana salladı. "Hayır. Oraya bırakın." Kim yemeklere ne yapıyordu da Baekhyun'un bu derece tedirgin hissetmesini sağlıyordu. Sinirle saçlarını karıştırdı. "Siz geri kalan yemekleri hazırlayın. Benim işim var." Üstündeki stresi atmadan işine odaklanamazdı.
Mutfaktan çıktı. Sarayın arkasındaki şövalyelerin alanına giderek şövalyeler ile dövüşecekti. Şövalyelerin bazıları çalışırken bazıları sıcaklıktan dolayı ağaçların altında dinleniyorlardı. Kyungsoo'yu gören bir şövalye onun yanına ilerledi. "Hoşgeldiniz efendim. Majestelerini mi görmeye geldiniz?"
Kyungsoo sordu. "Majesteleri?" Şövalye onu onayladı. "Majesteleri Baekhyun, Jackson ile kılıç çalışıyor. Çitlerin arkasındalar." Kyungsoo şövalyenin işaret ettiği yere bakınca kılıç çalışan Baekhyun'u görebildi.
Merdivenlerden inerek hızla oraya doğru ilerledi. Kyungsoo'nun sinirle Baekhyun'a doğru ilerlemesi yüzünden Kris Jongin'e haber verme gereği duyarak oradan ayrıldı.
"Benimle de bir dövüşe ne dersin?" Kyungsoo'nun konuşmasıyla Baekhyun ve Jackson kılıçları birbirine vurmayı kesti. Baekhyun gülümsedi. "Zevkle." Kyungsoo, Jackson'a elini uzatınca Jackson kılıcı ona verdi. "Başlayalım o zaman."
Onlar kılıçları birbirine çarparken Jongin ve Kris o bölgeye geldi. Jongin sevgilisini görünce gülümserken Kris onlara endişeyle bakıyordu. "Majestelerine bir zarar gelmez, değil mi?" Jongin, Kris'in dediği şey ile kaşlarını çattı. "Sevgilimin öyle bir şey yapacağını mı zannediyorsun?" Jackson hızla özür diledi ve onları izlemeye devam ettiler.
Baekhyun kılıcını Kyungsoo'ya savururken konuştu. "Dün sana öyle davranmamalıydım. Üzgünüm." Kyungsoo Baekhyun'un hamlesini engelledi. "Özrünü kabul etmem için bir neden ver." Baekhyun sessiz kalınca Kyungsoo daha ağır darbeler savurmaya başladı. "Eğer biraz daha zorlarsan pes edeceğim." Kyungsoo, Baekhyun'un dediği ile yavaşladı.
"Dün dediğin şey... Ne ile ilgiliydi?" Kılıçları birbirine sürtünmeye başladı. "Söylemeyecek misin?" Baekhyun sessiz kalınca Kyungsoo Baekhyun'un kılıcını iterek onu yere düşürdü. Üstüne çıkarak kılıcını başının hemen yanına sapladı.
Bu sahneyi gören Kris engellemek istese de Jongin engelline takıldı. Jongin de ilk başta gülümsese de onların arasındaki tatlı rekabetten çok bir sorunu halletme sorununu çok sonradan anlamıştı. "Efendim-" Kris'in sözünü kesti. "Bekle."
Kyungsoo Baekhyun'un gözlerinin içine baktı. "Dünden beri garip davranıyorsun. Sorun ne?" Baekhyun da aynı şekilde gözlerinin içine baksa da cevap vermedi. Kyungsoo ona biraz daha yaklaştı. "Biri sana zarar vermeye mi çalışıyor?" Bunu dediğiyle Baekhyun'un göz bebekleri titredi. Her ne kadar kabul etmek istemese de bu Baekhyun tarafından doğrulanmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benefits Of Being A Nerd
FantasyNOT: Kapaktaki kahverengi saçın hiçbir şekilde konuyla ilgisi yoktur. Kahverengi saçın nedeni; benim başka fotoğraf bulamamış olmamdır. Saygılar... 1. Not: Beyaz saç yapabilirdim ama üşendim. 2. Not: Kahverengi saçın alakası varmış. Baekhyun'un diğe...