Ben geldimmm 😊😊
Minik Mucizem ailesi günden güne büyüyor. Hikayemiz 176 k olmuş hepinize gönülden teşekkürlerimi sunuyorum🙏
Yeni ve upuzun bir bölümle karşınızdayım. Yoğunluğum sebebiyle artık her hafta bölüm atamıyorum. Bu yüzden de bölümleri uzun tutma kararı aldım ve sizlere 5000 kelimelik bir bölüm yazdım. Ne de olsa finale adım adım yaklaşıyoruz 😊
Bölümü sabırsızlıkla beklediğinizi bildiğim için sizleri fazla oyalamak istemiyorum. Sizleri bölümle baş başa bırakıyorum. Umarım beğenirsiniz..
Lütfen satır aralarına yorum yapıp, oy vermeyi unutmayın. E tabi beni takip etmeyi de 😊😊
Sizleri seviyorum.❤❤
Keyifli okumalar..
Bu bölümü AyenurKaplan752 isimli okuyucuma armağan ediyorum..
Bölüm şarkısı Sakiler - Dünyadan Uzak
____________________________________________
Güneş Aksoy
"Ömrümü ayaklarının altına sersem, tekrar benim hayatım olur musun?" dedi ve dudaklarını ıslatarak devam etti.
"Benimle evlenir misin Güneş? "
**************
Selim yüzündeki muhteşem gülümsemesiyle önümde diz çökmüş, sevgisini fısıldayan gözleri ve elinde kapağı açık bir vaziyette duran kadife kutuyla bana beklenti dolu bakışlar atarken, ben ise bu muazzam manzara karşısında adeta şoka girmiş tepkisizce duruyordum. Bakışlarım Selim ile avucunun içinde parıldayan yüzük arasında gidip geliyor, titreyen ellerim de dudaklarıma zamkla yapıştırılmış gibi yerini koruyordu. Bedenim sanki taş kesilmişti. Hareket etme kabiliyetimi yitirmiş gibi kıpırdayamıyor, dilim lal olmuş gibi yutuyordum tüm kelimelerimi. Sadece gözyaşlarım ıslatıyordu yanaklarımı ve zavallı kalbim bir kuş misali çırpınıp duruyordu göğüs kafesimde.
Çünkü bugün 10 Ağustos'tu..
2 Sene önce 10 Ağustos Pazartesi..
Yoğun geçen bir iş gününün ardından evime gitmek üzere hızlıca toparlanırken herkese iyi akşamlar dileyerek işten çıktım. Şehir kütüphanesinde çalışıyordum ve sabahtan beri yaşanan yoğunluktan dolayı telefonuma bile bakamamıştım doğru düzgün. Sabırsızca telefonumu elime alırken Selim'den herhangi bir çağrı veya mesaj gelmediğini görünce omuzlarım hüzünle çökerken sıkıntılı bir nefes vererek dışarı çıkmıştım. Anlaşılan sevgilimin de günü yoğun geçiyordu. Aksi takdirde beni aramadan duramazdı çünkü.
Caddeye adımımı attığım anda yüzümü yalayan hafif esintiyle derin bir nefes alarak gözlerimi kapatıp açtım ve bu güzel havayı değerlendirmek için eve yürüyerek gitmeye karar verdim. Çünkü böyle sakin ve hafif esintili havalarda yürüyüş yapmayı çok seviyordum. Açıkçası beni rahatlatıyordu ve en önemlisi de omuzlarıma yük edinen düşüncelerimden bir nebze de olsa uzaklaşmamı sağlıyordu.
Ağır adımlarla ilerlemeye devam ederken kulağıma dolan telefon melodimle elimi sabırsızca çantamın içine daldırarak telefonumu aldım ve ekranda gördüğüm isimle yüzümde güller açarken beklemeden telefonu kulağıma götürdüm.
"Alo! Selim?" Sesimin heyecanlı çıkmasına engel olamamıştım.
"Güneş'im! Ne yapıyorsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİNİK MUCİZEM
RomantizmAslında her hatanın bir bedeli olduğu kadar bizleri o yanlışa sürükleyen sebeplerimiz de vardır. Ama kimse sebebini sorgulamayı tercih etmez; Çünkü ön yargı her zaman daha kolaydır.. Bu hikaye de bu duruma rastlayacaksınız ve sonuçlarını okuyacaksı...