GÖRKEM: Ahmet, Zeynep ve ben markete girdik. Alacaklarımızı aldık ve kasaya doğru ilerledik. Aldıklarımızı ödedik. Zeynep poşetlere yerleştirdikten sonra poşetleri bölüştük. Marketten çıkıp eve doğru ilerledik. Ahmet'i binasına bıraktıktan sonra eve girdik. Aldığımız şeyleri yerlerine yerleştirdik. Masaya koyacaklarımızı da masaya koyduk. Hep beraber kahvaltı için masaya oturduk. Hızlı bir şekilde yemeğimizi bitirdikten sonra eşyalarımızı alıp sınav çalışmak üzere bizim eve geçtik. Kitaplarımızı ve defterlerimizi masaya yayıp çalışmaya başladık. 1-2 saat hiç yerimizden kıpırdamadan çalıştıktan sonra test çözmeye başladık. Testi çözerken yapamadığımız sorular olduğunda Zeynep fizik-kimya-biyolojide daha iyi olduğu için bana o konuda yardım ediyor. Ben de ona edebiyat-tarih-felsefe konusunda yardım ediyorum. Sonuç olarak anlamadığımız soruları birbirimize soruyorduk ve yapamadığımız soru kalmıyordu.
.................................................................................&............................................................................
MERVE: Kahvaltıdan sonra sıkıldığımız için Selin ile buluşmaya karar verdik. Buluştuğumuzda yapacak bir şey bulamamıştık ki Selin'in aklına birden bir fikir geldi.
SELİN: Hadi Görkem'i ziyarete gidelim.
Bende kabul edince Görkemlerin evine doğru yürüdük ve binanın önüne geldik. Kapının önüne gelince Selin durdu. Derin nefes aldı. Gözlerini kapatıp kendini sakinleştirdi ve binadan içeriye girdi. Kapıyı çalmadan önce Görkem kapıyı açtığında onunla ne konuşacağını kafasında planladı ve zile bastı. Çok geçmeden Görkem kapıyı açtı. Şaşırmış gibi bize baktı ve sonra arkasına döndü. O anda arkasından Zeynep çıktı ve o da bizi görünce şaşırdı. Selin'e döndüm. Çok şaşırmıştı ve gözleri dolmuştu. Hep "Belki de Görkem artık Zeynep'i unutmuştur." diye düşünüyordu. Kafasını aşağıya doğru eğdi. Gözlerinden yaş akacağını anlayınca kafasını geri kaldırdı ve koşarak binadan çıktı. Bende hemen peşinden koştum. Binadan çıktım ama Selin'i göremedim. Kaybolmuştu sanki! Acele ile onu aramaya devam ettim.
..................................................................................&............................................................................
SELİN: Belki onu unutmuştur diye gittim o eve ama unutmak ne demek hiç uzaklaşmamışlar bile!.. Tam tersi daha da yakınlaşmışlar. Bütün umutlarım gördüğüm görüntü ile suya düşmüştü. Gözlerimden adete musluktan su akar gibi yaş akıyordu. Kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum ama beceremiyordum. Bu his çok kötüydü. 2 dakika sonra bağırarak bana seslenen Merve yanıma geldi. Herkes etrafımıza toplanmış bizi izliyordu.
MERVE: Hadi gel, gidelim.
Merve beni kaldırdı ve yürümeye başladık. Başımın dönmesi hızlanmış ve midem de bulanıyordu. Birden yere düştüm. Hareket edemiyordum. Birden gözlerim karardı. Sonrasında ne olduğunu hatırlamıyorum. O an yaşadıklarım gözlerimin önünden geçti. Hapisteki halim... O kadar kötü bir zamandı ki!.. Yüzüme gelen soğuk su darbesi ile gözlerimi açtım. Herkes bana bakıyor, Merve başımda gözlerini bana dikmiş ağlıyordu. Yerimden kalktım ve bana bakan herkesi kovmak için bağırdım. Merve'yi de alıp eve doğru yürümeye başladım.
..................................................................................&............................................................................
GÖRKEM: Kapıyı açınca birden Selini görünce şaşırmıştım. Zaten kapıyı açtıktan 2 dakika sonra Selin koşarak gitti. Merve de onun peşinden gitti. Sonra kapıyı kapattım. Arkamı döndüğümde Zeynep'in donmuş bir şekilde kapıya baktığını gördüm. Surat ifadesi korkmuş gibi duruyordu. Ona art arda seslendim ama beni duymadı. Endişelendiğim için omuzuna dokundum. Korkmuş olacak ki yerinden sıçradı. Bana dönerek konuştu.
ZEYNEP: Ben şey e... Pek iyi hissetmiyorum da bana su getirir misin?
GÖRKEM: Tabi... Tabi. Sen salona geç ben hemen getiriyorum.
Evet der gibi kafasını salladı. Ben hemen suyu aldım ve yanına gittim. Birden bayılır diye yanından ayrılmak istemedim. Yanına gittim ve suyu verdim. Suyu içtikten sonra ağlamaya başladı.
ZEYNEP: Özür dilerim! Selin'in yaptıkları aklıma geldi de!
GÖRKEM: Sorun değil. İçini dök. Sana iyi gelecektir.
Ona yavaşça sarıldım ve onu sakinleştirdim.
........................................................................................&......................................................................
ZEYNEP: O an Selin'i karşımda görünce çok korkmuştum. Yapığı her şey gözümün önüne gelmişti. Kendimi hiç iyi hissetmiyordum ki Görkem'in bana sarılması ile bütün korkum gitmişti. Neden bilmiyorum ama kendimi o kadar güvende hissettim ki... Daha önce hiç böyle hissetmemiştim. Ona çok güveniyorum. Sanki onun yanındayken zaman duruyordu. Hiç olmadığım kadar mutlu oluyordum. Bu duygunun tanımını yapamıyorum çünkü dediğim gibi daha önce hiç böyle hissetmemiştim. İçimde kelebekler uçuşuyordu ve sanki kalbim yerinden çıkacaktı. O kadar hızlı atıyordu ki!.. Duygularım adeta kontrolden çıkmıştı. Onun bana sarılması sanki hafızamın silinmesine sebep olmuştu. Olay birden gerçekleşmişti. Durum değerlendirmesini yapamadan gözlerim kapanmıştı. Gözlerimi açtığımda koltukta yatıyordum. Üzerimde de kalın bir örtü vardı. Yerimden kalktım. Görkem hiçbir yerde yoktu. Endişelenmiş ve korkmuştum. Korku ile ona seslendim. Cevap vermedi. Evde onu aramaya başladım. 2 dakika sonra koşarak yanıma geldi. Beni çok merak etmiş. Bağırdığım için bir şey olduğunu sanmış.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
teknolojiden doğan dostluk
Teen FictionHerhangi bir sınıftaki öğrencilere (özellikle birine) takan ve onları izleyen bir hacker daha sonrasında o gruba arkadaş olabilir mi? (Asıl yazılma başlangıç tarihi: Temmuz 2017 Bitiş tarihi: Aralık 2018) Hikayeyi yazdığımda 13-14 yaşındaymışım. Şim...