Taeyong masanın üstündeki zarfa yönelmişti. Açtığında ilk fotoğrafı pek anlayamamıştı ama ikinci fotoğrafı gördüğünde yeni duran gözyaşları tekrar akmaya başlamıştı.
"Nasıl..nasıl bu kadar kötü olabilirsin?"
"Her şeyi anlatmak için geldim."
"Bitti Jaehyun, bitti!"
"Taeyong lütfen önce dinle."
"Neyin açıklamasını yapacaksın ki?"
"Johnny'nin geri dönüşünü kutlamak için dışarı çıktık, zaten gitmek üzereyken onunla karşılaştım. Onu itmeme rağmen beni bırakmadı bir anda önüme geçip öptü. Yemin ederim bir saniye bile sürmedi, sonra eve geldim aşırı sinirliydim seni göremeyince deliye döndüm ve kavga ettik."
"Jaehyun'u savunmuyorum ama ikinizin beraber bir şeyler yapması lazım. Son fotoğrafa bak, takip edilmişsin ve kargo direkt senin adına gönderilmiş."
"Kim yaptı peki, Jaehyun onu da biliyordur."
"Sen kafede çalışırken karşılaştığımızda, köşede bir kız oturuyordu o."
"Bu kadar alıp veremedikler ne? Konuşmadın mı onlarla, bıraktığını sanıyordum!"
"Babama gittiğim gün onu tehdit etmişler, babam da bir miktar ödemiş peşimizi bırakacaklarını düşünmüştüm."
"Beni takip eden ya da bu fotoğrafları çeken kişi umrumda değil, beni kıran ve üzen kişi sensin Jaehyun!"
"Biliyorum! Lanet olsun biliyorum. Gerçekten kendimde değildim ne söylediğimi duymuyordum. İstersen ara verelim ama beni bırakma, yapamam sensiz."
"Ben gidiyorum bir şey olursa ararsın." Doyoung ikiliyi yalnız bırakmıştı, Jaehyun'u sevemesede sonuçta ikisinin arasındaki bir ilişkiye karışamazdı.
...
Jaehyun duşa gireceğini söyleyip gitmişti, tekrar kavga etmek istemiyordu. Taeyong'sa yarım kalan yemeğine devam etmişti son zamanlarda bayağı ilerleme katetmemişti, artık bir şeyler yiyebiliyordu.
Boş tabağı lavaboya bırakıp yatak odasına ilerlemişti. Jaehyun'un yatağın üzerine bıraktığı kıyafetleri kaydırıp oturmuştu, onun duştan çıkmasını bekliyordu. Ne konuşacağını bilmiyordu, o sadece ilk tanıştığı Jaehyun'u özlüyordu. O ona aşık olmuştu, şimdi karşısında duran adam bambaşka biriydi. Böyle olmasını planlamamıştı, mutlu olmak istiyordu mutluluğu tatmak istiyordu.
Karşısında duran küçük tuvaletin kapısı açılmıştı, sevgilisinin yarı çıplak bedenine artık alışmıştı eskisi gibi tuhaf utanmalar geçmiyordu aralarında.
"Bir şey mi oldu bebeğim?"
"Hayır sadece..." ayağa kalkıp sevgilisinin bedenine iyice yaklaşmıştı. Soğuk parmak uçları Jaehyun'un ıslak boynunda gezinirken büyük olan daha fazla duramayıp Taeyong'u belinden kavrayıp sırtını dolaba yaslamıştı.
Dudakları değmek üzereyken küçük olan fısıldamıştı.
"Senden nefret ediyorum ama asla kaçamıyorum, senin ormanında kayboluyorum Jung Jaehyun."
ayayyaya asklarim selamm uhugggg
cook ozledim sizi yaaa bu kadar ara vermek istemiyorum ama okul yoruyo ne yalan soyliyimneysee umarim bolum hosunuza gitmistir
sizi coook seviyorumm😽😫💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Flawless| • Jaeyong
Fanfiction"Dudakların Taeyong.. onlar benim için yaratılmış." İstenmeyen çocuk olarak büyümüştü Taeyong. Hayatta kalması için genç yaşına rağmen çalışmak zorundaydı. Eve gitmek için bindiği metroda büyülenerek çizdiği adam aynı günün akşamı ona çarpmak üzerey...