"Dudakların Taeyong.. onlar benim için yaratılmış."
İstenmeyen çocuk olarak büyümüştü Taeyong. Hayatta kalması için genç yaşına rağmen çalışmak zorundaydı. Eve gitmek için bindiği metroda büyülenerek çizdiği adam aynı günün akşamı ona çarpmak üzerey...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sırtına attığı siyah çantası ağzına kadar dolmuştu, bütün kıyafetleri içine sığmayacak diye korkmuştu ama sığdırabilmişti. Şimdi ise kapının önünde Jaehyun'u bekliyordu, normalde ilk o hazırlanırdı ama bugün bir değişiklik yaşanmıştı.
Hafta sonunu Doyoung ve onun sevgilisi Jungwoo ile şehir dışında geçireceklerdi. Hem birbirlerini tanımak için, hem de biraz kafa dinlemek için bir program yapmışlardı. Doyoung hala Jaehyun'dan haz etmese de arkadaşı için onu tanımaya çalışacaktı, Taeyong'un yüzünün güldüğünü görmek onu da mutlu ediyordu.
"Bebeğim geç kalacağız!"
"Geliyorum!"
Jaehyun tek omuzuna taktığı çantanın içine hala bir şeyler koyarken sevgilisine doğru ilerliyordu.
"Saati söyler misin?"
"07:00 olmuş bile." demişti telefonuna bakarken Taeyong.
"Ayakkabılarımı giyeyim hazırım."
"Normalde tam tersi olması lazımdı."
"Hazırım!" eğildiği yerden kalkıp sevgilisinin önüne geçmişti kapıyı açmak için.
"Doyoung'a mesaj atıyorum çıkması için."
"Bizle gelebilirlerdi aslında."
"Jungwoo arkadaşının arabasını almış gerek olmadığını söyledi, hem ikinizin bir araya gelmesi beni hala korkutuyor ayrı gitmemiz daha iyi."
Jaehyun gülmüştü sadece o da bir taraftan geriliyordu kötü biri olmasa bile Doyoung'un onu öyle tanıması üzücüydü ama sonuçta bu tatili birbirlerini daha iyi tanımak için planlamışlardı. Her şeyin iyi olacağını söyleyerek kendine moral vermişti.
... Doyoung evin önünde Jungwoo'yu bekliyordu, ilişkileri biraz hızlı ilerlemişti sevgili demeyi bile şu anlık doğru bulmuyordu. Uzun süre sonra bir ilişkinin içine girmişti ne yapması gerektiğini bilemiyordu, ona nasıl seslenmeliydi hala bilemiyor ve utanıyordu.
Önündeki küçük, beyaz arabanın camının açılmasıyla Jungwoo'yu görebilmişti.
"Günaydın!" demişti enerji dolu bir şekilde sarışın olan.
"Günaydın!" Doyoung'da aynı şekilde karşılık vermişti arabaya binerken.
gerçekten bu bölüm ne yazacağımı hiç bilemedim ama beş gün falan oldu bölüm atmayalı bundan bir sonraki bölümü daha eğlenceli yazmaya çalışacağım🤠🤠
