Bana böyle bakma

Ben geldim

+"Hayatim nerdesin?"

Serdar'ın sesiyle kucağımda zorlukla sakinleştirdiğim kızım gözlerini aralamıştı.

Bebeğimin uykusu bölünmesin diye hafif bir şekilde göğsümde sallayıp yavaşça pışpışladım .

-"Ssssht."

Serdar elindeki kahveyle içeri dalınca ona ciddi misin der gibi bir bakış attım.

+" Hala yatmadı mı ?"

Elindeki kahve fincanı önümdeki masaya koyup yanıma oturdu.

-" Hayır yatmıyor gazı var galiba, belki de karnı ağrıyordur. Bende tam anlamadım."

+" İstersen gül'ü bana ver sende biraz odamızda dinlen, olur mu?"

-" Çok iyi olur hemde Serdar. Gerçekten çok yorgunum, ama ağlarsa beni hemen uyandır."

Yavaşça kızımı Serdar'a uzatıp minnettar dolu bakışlarımla ona bakmaya başladım.

Ne olursa olsun her zaman bana kendince yardımcı olmaya çalışıyordu.

O olmasaydı ben neyapardım?

Yavrumu derince öpüp ayağı kalktım.

+" Bana öpücük yok mu bayan kılıç?" diye fısıldadı.

Ona en güzel gülüşümü sundum ve tekrardan eğilip Serdar'ın yanağını öpecektim ki Serdar başını hızlıca bana doğru çevirip dudaklarıma yapıştı.

Seni Fırsatçı ..

Kendimi ondan yavaşça koparıp yanağına hızlı bir öpücük bıraktım.

-"İyi nöbetler dilerim."dedim sessizce.

Gülerek; " Burda fazla oyalanma istersen fikrimi değiştirmeden burdan kaçmalısın."

Kızıma son bir bakış attım, babasının kucağında huzurla uyuyordu yavrum.

-" iyi fikir."

Odadan sesizce çıkmak için parmak uçlarımla kapıya doğru yürüdüm.

Kapının kulpunu indirip kapıyı kendime doğru cektim ancak kapı açılmıyordu.

Kilitlimiydi?

Arkamı dönerken; " Serdar kapı açılmıyor sen mi kilitle ..."

Cümlemi bitirmeme müsaade etmeyen babamın bana olan delice öfkeli bakışlarıydı.

-"Ba-baba?"

O seslice burnundam nefes alırken gözlerim elindeki kanlı bıçağa takıldı.

Hemen etrafımı aradım Kızım nerdeydi?

Güvendemiydi?

Gözlerime ulaşan görüntüler yüzünden kalbim parçalandı.

Gözlerim aniden yaşlarla dolarken, görünmez bir el sertçe boğazımı sıkmaya başladı.

Tıkanan nefesimle yerde kanlar içinde olan Aileme baktım.