Zorla evlendirilmeye çalışan Meyra Ailesinden kaçıp Abisinin yardımıyla herkesden habersiz Türkiyedeki Dağ evinde yeni bir Hayat kurar.
Her şey yolunda giderken ansızın kapısına yaralı bir Adam çıkar ve zor bela kurduğu o sakin Hayat tepe taklak olu...
-"Hümeyra kızım nereye? " diye sordu Annem beni aynanın önünde oturmuş görürken.
+"Annecim unuttun galiba bugün okul günü, hafta sonu maalesef bitti dedim rujumu sürerken.
Annem bana:" Okula mı gidiyorsun düğüne mi belli değil kızım. "
+"Sen bizim okuldaki kızları görseydin böyle konuşamazdın anne."
-"Neyse ne ... Okul bittiği gibi eve gel oyanlanma dip köşe temizlik yapacağız. Camlar gecen haftadan beri temizlenmemiş yağmurda yağmış iyice pis oldu heryer."
Tövbe ya rabbii tövbeee o kadar Anne adayı varken niye sen bana düştün be kadın.
+"Anne yemek ve temizlik yapmaktan tırnak bırakmadın bende, ellerim çamaşır suyu kokuyor yaa. Yaşıtlarımın hepsi pahalı pahalı parfüm kokarken ben ace kokuyorum farkındasın değil mi?"
-"Kız dediğin hamaratlı olur ben senin yaşındayken köydeki tüm inekleri sağıyordum."
+ "O inekleri sağarken mi Babamı kendine aşık ettin Annecim," dedim gülerek.
Annem tabi hemen başladı söylenmeye: "Bizim zamanımızda edep vardı haaya vardı, bu zamandaki genclerde de dillerinde ayar yok ..."
Şalımdaki son iğnemi takıp ayağa kalktım ve aynadaki haalime baktım , evet güzel olmuştum MaşAllah bana. Nazar boncuğum neredeydi ki şimdi?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Meyra'nin kombini)
Pazartesi olduğu için siyah giymeyi tercih etmiştim.
Çünkü Pazartesi günleri herkese olduğu gibi benim içinde kara bir gündü ... haftanın ilk okul günüydü. Hafta sonuna 5 gün var daha dedirten gündü.
Neyse ağlamayacağım.
+"Annecim daha Fatoşu alacağım sana güzel bir temizlik günü dilerim. Veee sayın seyırciler MEYRAAA KACAAAR. "
Abimin bana aldığı Mini cooperıma binip kemerimi taktım. Babama gözükmeden evden kaçmam lazımdı, yüzümdeki makyajı görürse beni okula göndermez kesin yüzüme tükürüp eve kitlerdi. Neyse gerek yok babamı böyle işler ile yormaya. Hemen gaza basıp fatoşun evine doğru sürdüm. Telefonumu alıp fatoş'umu aradım.
-" Bana bak fatoş 10 dakika sonra kapının önündeyim eğer beni gecenki gibi bekletirsen Dostum falan demem okula tek başına giderim."
+" Tamam beee, sabah sabah tersinden kalktın yine belli " deyip yüzüme kapattı. Neyse ben önlemimi alayımda ...
Okula vardığımızda hemen kantine indik neymiş fatoş hanım kahvaltısını etmemiş ve şekeri düşmüşmüş, BABABABABABA.
-" hadi Fatoş biraz cabuk ye geç kalacağız."
Fatoş hanım sonunda doyunca koşa koşa ilk derse girdik.
"Sabah sabah matematik dersimi olur vicdansızlar. Önce hafif bir dersle insan açılış yapar güne. Ama yok illa bizi doğduğumuza pişman edecekler."
Okul çıkışı fatoşla arabama doğru yürürken üst sınıfımdaki Hakan bana seslendi:
" Hümeyra bakar mısın?"
Arkamı dönüp onun bana doğru yürümesini bekledim. Çakal Hakan ne alaka yaaa?
Gülümseyerek bana doğru gelince "nasılsın" diye sordu bende ne ayaksın bakışlarımı atıp: "iyyim teşekkürler" dedim.
Bana benim hatırımı sormayacakmısın gibi bakıyordu ama ben:" bir şey mi oldu? " diye sordum.
Gülerek elini ensesine götürdü ve: " aslında evet, oldu ... yani şey," diye geveledi.
Cümlesini tamamlamadan omuzumda bir el hissetmemle geriye doğru itilmem bir oldu. Gözlerim beni iten kişiyi ararken ağzım bir metre acıldı. Ayy dur kapatayım sinek kaçmasın icine. Yüce Rabbim iç sesime bir cene vermiş, benimkinden beter. Hey yavrum hey. Ay olay vardıı doğru ya . Hemen kendimi toparladım.
- " Ne konuşuyorsunuz lan böyle fısır fısır? diye kükredi.
HAYIR - HAYIR OLAMAZ. ŞAKA MI BU ŞİMDİ?
+ " senin burda ne işin var?"
- " Ne demek ne işin var amcam seni bana emanet etti, gözlerini ayırma dedi ne ara unuttun."
+" eğer o gözlerin nasıl baktığını bilse değil kızını, sana köpeğini emanet etmezdi ya neyse. Dua et susuyorum, bu son olsun bir daha karşıma çıkma SAMET ABIIIII !"
- " Abi deme lazım olur ? Sen benim alnımın yazısısın kızım. Bunu şu güzel kafana sok. Evleneceğim seninle, cocuklarımızın ismini bile çoktan düşündüm "dedi o iğrenç sesiyle.
" Bunu Düşünmen bile midemi bulandırıyor. Sana güvenipte karşıdaki markete gitmem ben ve sen evlilikten bahs ediyorsun allahın cezası."
Tam gidecekken kolumdan tutup kulağıma yaklaştı:" o Allahın cezası sana neler neler yapmak istiyor bir bilsen."
Ve paaaaaaaaaaaaaaatt
"Hooooooşşt köpek yavaş gel!"
Okulun önünde kim varsa bize bakıyordu artık. Hakanın da gözleri şaşkınlıktan iyice irileşmişti, belliki benden böyle bir hareket beklemiyordu.
Korkun anam benden korkun, bende Urfa kanı var. Bu insanlıktan cıkmış varlık üzerime doğru yürüyünce Hakan hemen önüme geçip bana kalkan oldu.
" Bu tokatın hesabını vereceksin! Sana bunu çok pis ödeteceğim kızım."
Fatoş koşarak yanıma geldi: " 2 dakka cişe gittim adam dövüp okulu etrafında toplamışsın. En iyisi seni artık yalnız bırakmayayım. Yalnızlık yaramıyor Meyra'cım sana."
- " Benim kimseyle sorunum yok ama sanki herkesin benimle sorunu var fatoş, bende anlamadımki arkadaş, dedim kahkaha atarak.
Kimse yanlış anlamasın sinirden gülüyordum. Neyse.
