Aşkına ihtiyacım var ...

123 7 1
                                    


Seni seviyorum ...

Doğru duymuş olamazdım değil mi?

+" Sus ...! diye fısıldadım zor çıkan sesimle.

-" Niye susacakmışım? Susunca sevmiyor mu olacağım? Yine seveceğim hemde her şey den herkesten çok seveceğim ..."

Uzun bir sessizlikten sonra ısrarca yine sordu; "peki sen Meyram?"

Serdar beklentili gözlerle bana bakıp cevabımı bekleyince bende köşeye sıkışmış fare gibi kaçacak yer arıyordum.

+" B-ben ..."

Ben duygularımı ona söylemek istiyordum ... ama yapamıyordum.

Onun bana karşı olan duygularından bile emin değildim ki.
Herkes diliyle konuşur önemli olan yüreğinin konuşmasıdır.

Aramızda uzun bir sessizlikten sonra Serdar;

-" Aşkına ihtiyaçım var Melek kız ..." dedi.

Sesi yalvarır gibiydi ve sonuna doğru kısılmıştı.

Yine bende tık yok.
Kafamın içindeki sesler yüzünden konuşamıyordum.

Nasıl anlatayım ...?
İçimdeki sesler dışımdaki sesi bastırıyordu sanki.

Sonrada;
"Güzelim öylece susacak mısın?" demezmi.

Aha, Benden ipler koptu.
Birden o kadar saçma bir şey oldu ki kafamı duvarlara vurasım geldi.

Söylemeye utanıyorum ama Ağlamaya başlamıştım.

'Kızım sen gerizekalı mısın? Neye ağlıyorsun?' diyen yoktu ama alnını alnıma yaslayıp endişeyle neyim olduğunu soran bir adet Serdar kılıç vardı.

Ağlama krizim bitmiş hıçkırıklarım azalmıştı.
Bende ona karşı aynı hisleri beslediğim halde neden ağlamıştım ki şimdi ben?

İç sesim: 'Koskoca Serdar kılıç sana Aşkını itiraf ediyor, sende mal gibi ağlıyorsun. Senden adam olmaz Meyra,' diyordu.

+" Neden ağladığımı gerçekten bilmiyorum Serdar," dedim burnumu çekerken.

Allahtan torpidoda mendil vardı, yoksa benim bu şansımla sümüğüm her yere bulaşırdı.

-" Meyram ... Dünüm, Bugünüm ve Geleceğim.
O kadar zor şeyler yaşadın ki duygularının karışık olması ve onları kontrol etmekte zorluk çekmen gayet normal. Lütfen kendini sıkma, içinden ne geliyorsa öyle davran. Ben sana biraz zaman tanımalıydım, daha yaraların tazeyken şu dediklerime bak."

Gözlerini benden kaçırmaya başlayınca onu üzdüğümü farkına vardım.

Baya Kırılmıştı!

Hayııııııııııııır !!!!

Onu kırmak bu Dünyada istediğim son şey bile değildi.

Kötü günlerimde her zaman yanımda olan, bana en büyük destekçi olan Adama bunu yapamazdım.

Ona kendimi acıklama ihtiyaçı duyunca kucağından inip yan koltuğa oturdum ve aklıma gelen ilk soruyu sordum; "Ateş ve suyun hikayesini bilir misin ?"

-" Ateş ve su mu? Bu konumuzla ne alakası var güzelim? Hem sen Sorumu haala cevaplamadın. Neden sorumu ikide bir geçiştirip duruyorsun? "

Yüzü gülsede aynı anda kızıyor gibiyidi, bende anlamadım ki bu Adamı.

Zaten Serdar'ı anlamak genelde çok zordur. Her yiğidin harcı değildir.

Keşke Serdar'ın yanında bir de kullanma kılavuzu verilseydi.

Bana böyle bakmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin