Eve geldiğimde Dirim'in annesi yoktu. Bugün kız kardeşine gideceğini söylemişti, gitmişti herhalde. Odaya çıkıp üzerimdekileri değiştirip geceliklerimi giydim ve yatağa yatıp gözlerimi kapattım.
Odanın kapısının açılmasıyla uyansam da gözlerimi açmadan uykuma dönmeye çalışmıştım. Gelen kişi Dirim olmalıydı.
"Anka?" diyen şaşkın sesini duyduğumda gözlerimi zorlukla açıp ona baktım. Bana endişeyle bakıyordu. "İyi misin? Bir şey mi oldu?" dediğinde yattığım yerde doğruldum.
"İyiyim. Neden ki?" dediğimde dudak büktü. "Ne biliyim? Bu saatte evde görünce, bir de uyuyorsun. Şaşırdım herhalde." dediğinde kafa sallayıp komodinin üzerine bıraktığım telefonumu aldım elime. Saat 6 olmuştu ve 7'de toplantı yemeği vardı.
"Sen ne zaman geldin?" dediğimde kolundaki saate baktı. "Yarım saat oldu ama aşağıdaydım." dediğinde kafa salladım. Yataktan bacaklarımı sarkıttıktan sonra aniden ayağa kalkmamla başım döndü ve yatağa geri düştüm.
"Hasta olacağım sanırım." dediğimde tek elini yanağıma koyup baş parmağıyla okşadı yanağımı. "İstersen gitmeyelim bu akşam. Babama söylerim o gider. Hem bizimkiler de orada olacak." dediğinde kafamı iki yana salladım. "Gerek yok gidelim." Bana tereddütle baktı.
"İyiyim gerçekten Dirim. Bir şeyim yok." dediğimde Dirim hiç ikna olmamış gibi baksa da kafasını sallayıp ayağa kalktı. "İyi o zaman hazırlan da çıkalım." dediğinde kafa sallayıp önce lavaboya girdim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra hızlıca giyinme odasına girdim. Çok vakit olmadığı için siyah askılı bir elbise aldım askılardan ve kenara astım. Ayakkabılarımı ve çantamı da hazırladıktan sonra aynanın karşısına geçtim. Saçlarımı dağınık bir topuz yaptıktan sonra nude tonlarında bir makyaj yaptım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Elbise bu, saç medyadaki gibi)
Elbisemi üzerime geçirdiğimde aynanın karşısına geçip omzumdaki bağları bağlamaya çalıştım. O sırada beni izleyen Dirim yanıma geldi ve ellerimi nazikçe tutup indirdikten sonra düzgünce bağladı. Üzerimdeki siyah elbise dizlerimin altına gelen dar bir elbiseydi. Elbisenin arkasındaki küçük yırtmaç sayesinde rahat yürüyebiliyordum. Dirim kollarını belime sarıp çenesini omzuma yerleştirerek aynadan ikimize baktı. Ben de ellerimi konun üstüne koyduğumda ben de aynadan ikimize baktım.
Gerçek bir çift gibi görünüyorduk. Sevgi dolu bir çift gibi... Her ne kadar itiraf etmek istemesem de bu görüntü hoşuma gitmişti. Yakışıyorduk gerçekten. Aynanın üzerinden dudaklarıma dokundu.
"Rujunu bozsam ne olur ki?" dediğinde gülümsedim. Kollarının arasında arkama dönüp kollarımı boynuna doladım. "Akşam eve gelelim istediğin kadar bozarsın." dediğimde güldü. Gözlerime bakarken gülümsemesi yüzünden silinmemişti. Dudaklarıma küçük bir öpücük bıraktı ve geri çekildi. "Hadi hazırsan gidelim." dediğinde kafa salladım ve kenarda bıraktığım ayakkabılarımı ayağıma geçirdim. Onu baştan aşağı süzdüğümde takımını değiştirdiğini fark ettim. Yakasındaki bozukluğa gözlerim takıldığında ona yaklaşıp elimi yakasına attım ve dikkatlice düzelttim. Sonra geri çekilip düzelttiğim yere baktım ve gördüğüm şeyden memnun bir şekilde gülümsedim. Kafamı kaldırdığımda Dirim'le göz göze geldik. Bana çok garip bakıyordu.
