14

77 57 6
                                    


"Kazanmak için savaşmak gerekiyordu. Kan dökmek için de, aşk için de..."

14

Beklemekten nefret ediyordum. Bugün girdiğim dersler nedense bana daha sıkıcı ve uzun gelmişti. Bunun nedeni de galiba derse yogunlaşamayıp bu akşam olacak şeylerde bulunamayacak olmamdan dolayı olmalıydı. Ama sırf Aral dediği için bu merakımı tatmin etmeyecek değildim. Elbette gidecektim. Beni durduramazdı.

Evde boş boş dolanıyor zamanı geçirmeye çalışıyordum. Yapacak hiçbir şey yoktu. Sosyal medya da başlarda olmasa da alt sıralarda ben vardım. Olayı kolay atlattıgım söyleniyordu. Yas tutmalıymışım. Ağlayıp zırlasam da yine ismim çıkacaktı orda. Her şeye de karışıyorlar bir illet var gibi!

Adım çıkacaksa eğer güçlü olduğum için çıksındı. Zayıf olmak aptalların işiydi. Ben güçlü kalmaya çalışıyorum. Güçlü değildim. Sadece öyle olmaya çalışıyordum. Pek başardıgım söylenemezdi. Evde ki tek olma hissi ürpertiyordu beni.

Önümde ki papatya çayını içerken düşüncelerim arasına Eflin abla dahil oldu. Kaç hafta olmuş hala ondan haber yoktu. Telefonunu da değiştirdiği için haber alamıyordum. Sesini duysam moralim yerime gelirdi. Onu özlemiştim.

Rehberden hızla evde her daim bulunan sadık korumalardan birini buldum. Kesin bu adam Eflin ablayı tanıyordu. Çünkü bu adamı hep Eflin ablayla konuşurken görüyordum. Adamın kaytarması da bu kadardı. Çok sadıklardı.

Arama tuşuna basıp telefonu kulağıma götürdüğümde sesimi düzelttim. İkinci çalışta açıldı telefon.

"Evet efendim."

Demek ki adam evde olmasam da sadakatini bize karşı koruyordu.

"Altan malikanesinde çalışan bir çalışanımız vardı. Eflin Aykar. Şuan ne durumda olduğunu biliyor musunuz?"

Adam ilk önce kelimeleri seçti ve ardından, "Evet efendim." dedi. "Zaten kendisini havaalanına kadar ben götürdüm. Ankara Gölbaşında çocukları ile beraber kendileri. "

"Pekala telefonu. Numarası sende var mı?"

Adam güldü. "Size atarım numarayı efendim?"

Şükürler olsun.

"Pekala. İyi çalışmalar."

"Sağ olun efendim."

Hızla aramayı sonlandırdım ve gelecek olan numarayı bekledim. Hızla numara gelmişti. Sevinçle baktım numaraya. Dudagımı dişlerken ilk önce numarayı kaydettim. Ardından aradım.

"Alo."

Sesi iyi geliyordu.

Ses vermedim. Konuşamadım çünkü. Numaramı bende değiştirdiğim için beni tanıyamazdı. Sesinde gitmiyordu zaten. Güzel sesini duysam yeterdi bana. İyi olsun yeter.

"Alo, kimsiniz?"

Ses vermediğimden biraz bekledi. Konuşmadım ve sadece iki dakika soluklarını dinledim. Düzenli nefes alıp veriyordu. Sesinde ki biraz fsrklılıgı hissetmiştim. Soğuk almış olabilirdi. En iyisi kapatmaktı.

GÖLGESİNDE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin