13

2.6K 279 20
                                    

Draco oturduğu beyaz deri koltukta rahatsızca kıpırdandı. Hemen yanındaki annesi "Gergin olmana gerek yok, tatlım." dedi. "İçeri girdiğinde gideceğim ama senin için geri dönmemi ister misin?"

Draco kafasını iki yana sallayıp "Hayır," dedi. "Eve cisimlenirim, beni bekleme."

Sonra hoşgeldin cadısı kendisine seslendi. "Bay Malfoy, Bayan Amy sizi bekliyor." Draco ayağa kalkıp annesinin güven veren yüzüne baktı, sonra asasını sıkıca tutarak güç almaya çalıştı.

Birkaç adım sonra genç cadının gösterdiği kapıya ulaştı. Kapıya iki kez vurup araladı, "Buyrun, lütfen." diyen kadının sesini duyduğunda kapıyı arkasından geri kapattı.

Genel olarak beyaz tonlarda döşenmiş bir oda bekliyordu, giriş ve kliniğin geri kalanı gibi. Ama oldukça tatlı bir kahverenginin tonu olan birkaç koltuk, ahşap dolaplar ve bir iki seramik heykel boğucu değildi. Draco'ya hastanede gibi hissettirmedi.

"Lütfen oturun, Bay Malfoy." Draco kadına gözlerini çevirdi, annesinden biraz genç duruyordu. Spesifik hiçbir özelliği yok gibiydi, orta boylu, kahve saçlı, aynı renk gözleri olan herhangi biri gibi görünüyordu. Masasının üzeri boş sayılırdı, göze ilk çarpan kadının adının yazılı olduğu sade ve şık levhaydı. Amy Wizard.

"Darlene sizin için özel bir istekte bulundu, bana bir mektup gönderdi. Doğrusu biraz önyagılı yaklaşmadığımı söyleyemem." Draco hızla kadına gözlerini çevirdi, kadın biraz sonra güldü. "Hayır hayır, yanlış anlamayın, lütfen. Darlene'nin bana önerdiği insanlar genelde... Çok uyumlu insanlar olmazlar. Bağırarak kliniğimi yıkmaya çalışanlar gibi."

Draco gergince kıpırdandı, St Mungo'daki Şifacısının adını bile sormadığını fark etti. Kadının adının Darlene olduğunu ancak öğreniyordu. "Ancak bu konuda endişelenmeme gerek olmadığımı adınızı gördüğümde anladım." Kadın arkasına yaslandı, elindeki kalemi çevirişi Draco'ya ilgi çekici geldi.

Tüy kalem değildi, Draco'nun daha önce sıkça görmediği kadar Mugglevari bir kalemdi. Bundan Hogwarts'taki birkaç Muggle doğumlunun elinde ancak görmüştü, yakın çevresindeki kimsenin böyle şeyler kullanmak için yeterli cesareti olmazdı. Safkanların Muggle yöntemleri kullanmaları suç bile sayılabilirdi.

Draco "Adımı gördüğünüzde mi?" dedi. Çekingen sesine rağmen açıkça alay ediyordu.

Kadın "Ah, evet." derken biraz gülümseyip öne eğildi. "Kutsal 28 Ailelerinden birinin üyesinin gerekli görgüyü almış olduğuna inanıyordum. Görüyorum ki haklıyım."

Draco bir an kaşlarını çatarak "Adımı gördüğünüzde ilk aklınıza gelenin bu olduğunu mu söylüyorsunuz?" dedi. "Ölüm Yiyen ya da savaş suçlusu dururken mi?"

Bunu böyle umarsızca söylediğine bir an şaşırdı. Karşılıklı çarpışma olduğunda kendisini kaybettiği gizli bir bilgi sayılmazdı ancak kendini açıkça aşağılaması yeniydi.

Kadın etrafta gözlerini gezdirip "Evet... Aklıma başka bir şey de gelmişti ancak tam olarak bunlar değildi..." dedi. "Safkan birinin neden benim kliniğime gelmeyi kabul ettiğini merak etmiştim."

Draco bir an sustu, sonra kaşlarını çatarak "Ne demek istiyorsunuz?" dedi.

Kadın biraz kendisine baktı. "Anlaşılan Darlene bu konuda size bilgi vermemiş, bunun önemli olmadığını düşündüğünü mü, yoksa fikrinizi değiştireceğinizden mi çekindiğini ona sorsam iyi olur."

Draco anlamazca kaşlarını çattı, kadın hafifçe gülümseyerek "Ben cadı değilim," dedi. "Aslında, buradaki kimsenin büyüsü yoktur. Güvenlik için çalışanlar haricinde, bazen saldırılar almamız üzücü olsa da gerçekçi olmamız gerekiyordu."

Draco çatık kaşlarıyla kadına baktı, sonra gözlerini kırpıştırarak kadının adının yazılı olduğu levhaya döndü. Amy Wizard. Kadın Draco'nun nereye baktığını fark ederek "Ah, evet." dedi ve sakince güldü. "Bir Kofti için talihli bir soy isim sayılmaz."

Draco'nun gözleri farkındalıkla dondu, sonra hafifçe titreyen sesiyle "Siz... Nasıl- böyle nasıl şifacı oldunuz?" dedi.

Ancak sorduktan sonra ne kadar çirkin bir soru olduğunu fark etti. Kadınsa bunu umursamadan gülümseyerek "Muggle'ların da sihri yoktur ama çok iyi doktorları var. İyileştirmek için büyü gerekmiyor." dedi. "Yani... Burada Muggle yöntemleri kullanırız. Aslında ben de bir Muggle okuluna gittim, Psikoloğum. Sonra Zihin Şifacısı olmak için eğitim aldım, ikisinin temelde farklı şeyler olmadığınaysa hiç şaşırmadım."

Draco hala şaşkın hissediyordu, annesi buraya gelirken bunu biliyor muydu?

Kadın tekrar geri yaslanırken "Bu sizi rahatsız edecekse gidebileceğinizi söylemek istiyorum, Bay Malfoy." dedi. Draco'ya kendisinden rahatsız olup olmadığını sormuyormuş gibi dostça gülümsedi. "Emin olun kimse bilmez, burada insanları ifşa etmeyiz."

Draco bir an kalbinin olduğu yerde çırpındığını hissetti. "Nasıl... Tedaviyi nasıl yapıyorsunuz?" diye utanmaz bir soru daha sormayı engelleyemedi.

Kadın Draco'nun sorusunu geri çevirmeyerek "Psikoloji bilimi, büyülü ya da büyüsüz insan ayrımı yapmaz. Aslında Muggle Psikologların, büyücülerin sunamadığı kadar çeşitli imkanları var. Gelişiyorlar, araştırıyorlar, öğreniyorlar." dedi, gözlerinde bir parıltıyla devam etti. "Ben de öğreniyorum."

Draco "Peki bunun için büyü yapmanız gerekmez mi?" diye sordu. Kadın gülerek "Hayır," dedi. "Kafanın içi büyüyle yıkanmaz, bu böyle işlemiyor. İyileşiyorsunuz, yavaşça kendinizi keşfedip kendiniz hakkında yeni şeyler öğreniyorsunuz... Aşıyorsunuz."

Bir an sonra Draco bu fikri korkunç derecede heyecan verici buldu.

Hate The Way / ❝Drarry❞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin