Çadır, batanniye, uyku tulumu, kıyafet, hırka, ses bombası, abur cubur, led ışık."Heh tamamdır hepsi hazır, çıkabiliriz şimdi aşkım." Aslı beni okulun oraya bırakacaktı ve bir otobüs ile Bolu'ya geçicektik.
Okula geldiğimde herkes eşyalarının yanında kiraladıkları otobüsü bekliyordu, Aslı'yla görüştükten sonra arabadan indim ve bir köşe de beklemeye başladım. Yanıma biri yaklaşınca kafamı kaldırıp kimin geldiğine baktığım da karşımda gördüğüm yüz Kaandı.
"Hoş geldin." Dedim hafif tebessüm etmeye zorlayarak.
"Hoş buldum, sende hoş geldin. Ee naslsın heyecanlı mısın?"
"Pek de heyecanlı değilim."
"Herkese baksana nasıl mutlular." Hiç bir şey söylemeyip etrafa bakındım, ama bir türlü ateşi göremiyordum. Daha gelmemişti büyük ihtimalle.
"Yolculukta yan yana oturalım mı?"
"Gerek yok."
"Aynı çadırda kalacağız."
"Yani?"
"Neyse sen bilirsin." Dedikten sonra yanımdan ayrıldı. Otobüs geldiğinde herkes eşyalarını yerleştirip, koltuklara oturdular. Bende hemen cam kenarına geçtikten sonra hızla yanım doldu. Baktığım zaman Ateşi görünce gülümsedim, o sırada sırt çantasını önüne koymakla meşguldü.
"Yetişemeyeceğim sandım."
"Gelmeyeceksin sandım." Uzun uzun bakışmamızı bozan şey arabanın çalışması oldu, kulaklığımı çıkarıp, hemen rastgele şarkı açtım ve gözlerimi kapatıp dinlemeye başladım. Tam nakarat kısmı geldiğinde kulaklığımın birini ateş alıp kendi kulağına taktı ve aynı anda dinledik.
Usul, usul
Nefesini ver bana.
Usul, usul
Nefesini ver dudaklarıma, dudaklarıma
Ortak ol günahlarıma.Herkesi sen gibi sandım
Parçalandım, üzüldüm, her yere dağıldım
Gözlerimde mezarlar
Bana son kez baksan, bi kez de ben çiçek açsam..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BU ŞEHİR BUGÜN SENSİZ
Любовные романы@vaveyla; Burada olsaydın anlatacak çok şeyim vardı. Belkide susardım saatler boyu. Konuşmam gereken hiçbir yerde konuşamadığım gibi. Sokak lambasının odaya vuran yarım yamalak ışığında, bir kaç dize şiir okurdum yorgun gözlerimle...