Ateş ile yemeğe gideli 2 hafta olmuştu, bu süreçte ise okula gidip gelmeye başlamıştım. Doğum günüme sadece günler kalmıştı, 18 yaşıma gireceğim için de heyecanlıydım. Okul çıkışı eve doğru gidiyordum, ateş ise mesaj atmıştı.Ateş; Akşam sana bir süprizim var!
Vera; Ne süprizi?
Ateş; Saat 19:00 gibi almaya geleceğim, soru sorma sakın, itiraz da kabul etmiyorum..
Görüldü attıktan sonra eve gidip ne giyeceğime karar verdim, nasıl bir yere götüreceğini bilmediğim için elbise giymek mantıklı gelmişti.
Arabaya bindiğimde,
"Hayırdır?"
"Konsere gidiyoruz."
"N-Ne?" Gülerek
"Perdenin Ardındakiler."
"Oha sen ciddisin!"
"Evet, niye şaşırdın ki?"
"Beklemiyordum böyle bir şey."
"Ne bekliyordun."
"Ne biliyim yani yemek felan yeriz diye düşündüm, baksana ne giydim." Gözleri ile beni süzdükten sonra,
"Çok güzel olmuşsun.." göz devirerek
"İnsan söyler, daha rahat bir şeyler giyerdim, neyse ki siyah kot ceketimle kötü durmaz."
"Hareketli bir grubun konserine gitmiyoruz ki, slow parçalar olduğu için rahat haraket edersin merak etme." Söylediği kulağıma mantıklı gelince çantamdan ikimiz için aldığım hediyeyi çıkarttım, kutuyu ona doğru uzattığımda şaşırarak bana baktı
"Bu ne şimdi?"
"İkimiz için bir şey aldım, aç bak." Kutuyu açtığında gülümseyerek benim ismimin yazılı olduğu bilekliği alarak bileğine taktı, kendisine ait olanı çıkarıp bileğimi uzatmamı bekledi, taktığında.
"Bunu benim almam gerekiyordu." Dedi gülerek sonra devam etti.
"Teşekkür ederim.. madem böyle bir bilekliklerimiz var O zaman bir birimize söz verelim.."
"Mesela?"
"Eğer bu bileklik bir gün çıkarsa, o kişiye karşı hissettiğin sevginin bittiğini göstermiş olursun.. biz de hiç bir zaman çıkarmayacağımıza dair bir söz verebiliriz bence."
"Tamam o zaman, söz." Serçe parmağımı uzattım o da karşılık vererek,
"Her ne şartlar olursa olsun, hiç bir zaman gönlümden silinmeyecek ismin.. şimdi ise bileğimde taşıyacağım.. sözüm olsun sana Vera."
••
•
Veranın aldığı mors alfabeli bileklik..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BU ŞEHİR BUGÜN SENSİZ
Romance@vaveyla; Burada olsaydın anlatacak çok şeyim vardı. Belkide susardım saatler boyu. Konuşmam gereken hiçbir yerde konuşamadığım gibi. Sokak lambasının odaya vuran yarım yamalak ışığında, bir kaç dize şiir okurdum yorgun gözlerimle...