Ateş ile birlikte etrafı topladıktan sonra Adanın uyumasını bekledim, hepimizin beraber uyumasını istiyordu. Ortamıza Adayı aldıktan sonra yatağa uzanmıştım, Ateş de adaya doğru dönerek yattı. Yüzünü incelemeye başlamıştı, ağzı ve burnu hep Ateşe benziyordu. Sonra gözlerini bana dikti, bakışları dudaklarıma inince hemen arkamı dönmüştüm.
Bir iki saat olmuştu, ve hâla uyuyamıyordum sessizce yataktan kalkıp aşağı indim. Çekmecede defterlerimi arıyordum ama bir türlü bulamadım, aklıma Ada gelince hemen odasına çıktım. Masasına baktığım da defterimin orda olduğunu fark ettim. Henüz okuma yazma bilmiyordu ama defterimi almasında ki sebebi merak ediyordum.
Yatağına oturduktan sonra rastgele bir sayfayı açıp okumaya başladım." Bugün bebeğimin cinsiyetini öğrenmeye gidiyordum.. tek başıma.. 18 yaşında anne olucaktım.. Korkum vardı.. güzel bir anne olamayacağım diye, bakamayacağım diye.. ama bunları düşünmek için erkendi.. Ateşden hiç bir haber yoktu, en son ki konuşmamızda özür dilemişti ve bitmişti.. acaba o olsaydı sevinir miydi? Yoksa bebeğimizi istemez miydi? Çocukları seven bir tarafı vardı ama iş kendi çocuğuna gelince düşünceleri değişebilirdi." Sayfayı çevirip başka yazdıklarımı okumaya başladım. Daha sonra ayağa kalkıp çekmeceye koydum. Arkamı döndüğümde Ateşin dibimde oldugunu fark ettim.
"Uyumuyor muydun sen?""Yoo"
"Çekilde geçeyim."
"Annelik yakışıyor.. ama bir şey sorucam Ada kaç yaşında"
"5 yaşında."
"Hemen hamile mi kaldın yani"
"Ne merak ediyorsun Ateş onu sor."
"Ben gittikten sonra başkasıyla birlikte olup hemen hamile kalmışsın diyorum."
"Aynen öyle oldu.. Sarhoştum oldu.."
"Sarhoş oldugunu bilmiyor muydu ki seninle sevişti."
"Biliyordu. Ama faydalanmak istedi demek ki."
"Ve çocuga sahip çıkmadı?"
"Sana ne ki bundan he sana ne ben sana geçmişle alakalı şeyler soruyor muyum?"
"Sormadığın için deliriyorum biliyor musun? Hiç mi merak etmiyorsun?" İtip aşağı doğru indim ve bahçeye çıktım. Peşimden gelince karşıma geçti.
"Demiyorsun bunca yıl neredeydin diye"
"Merak etmiyorum."
"Merak etmiyorsun öyle mi? İçin içini yemiyor mu her geçen gün. Lan insan gelip bir sorar Ateş nerdeydin? Nereye kayboldun? Niye gittin? Neden beni bıraktın?"
"Ben bunları sorsam ne değişecek ki hiç bir şey senin şuan nişanlı olduğun gerçeğini değiştirmiyor Ateş. Sen böyle çok çektim diye gezinme ortada benim neler yaşadığımı biliyor musun?"
"Bilmiyorum Allah kahretsin ki bilmiyorum. Senin hakkında hiç bir şey bilmiyorum.
Ben yokken her gün Oğuz'dan haber almaya çalıştım ama seninle ilgili hiç bir bok söylemedi.""Ne demesini bekliyordun ki? Al ben sana sorayım sen de rahatlarsın belki. Bunca zamandır nerdeydin de şimdi karşıma geçip kendini acındırmaya çalışıyorsun." Diye bağırdığım da sesini yükseltip
"Kaan'ın hapisten kaçtığını bilmiyordun çünkü. O adam etrafta gezerken seninle olamazdım."
"Neden ya neden"
"Hapisten kaçtıktan sonra her gün bana senin gece uyurken ki resimlerini attı. her gece senin evine giriyordu. En son bir yerde buluştuk." Durdu birden yere oturdu sesini de alçaltarak konuşmaya devam etti.
"Senden ayrılmamı istedi.. peşini bırakması için bunu yapmak zorundaydım."
"Korktun kaçtın yani."
"Kaçmadım.. zarar vericekti anlamıyorsun. Senin kötü bir şey yaşamanı istemedim. Yine aynı şeylerin veya daha da fazlasını yaşamana izin veremezdim. Unutursun diye düşündüm.. Gitmeye karar verdim.. hem de en güzel gecen de.. Kaan bile oradaydı.. benim hazırladığım organizasyon da seni izliyordu, ben uçup giderken bana seni atıyordu. Üzgün halini beni bekliyor oluşunu.. pişman oldum.. seni bırakıp gittiğime pişman oldum.. ama Kaan tekrar içeriye girmesi için yapmak zorundaydım. Kendi teslim oldu zaten.. söz vermişti bana.. sözünde de durdu.."
"Peki niye geri dönmedin? 5 yıl ya 5 yıl dile kolay."
"Unutmaya çalıştım.. geri dönmemek için.. sonra sen buraya geldin.. Fransa'ya yani.. sana ne kadar acı çektirdiğimi o zaman anladım.. seni ilk gördüğüm gün.. elinde şiir kitapları kütüphane de yer arıyordun.. birinin yanına oturmak için izin aldın.. gözlerinde yorgunluk akıyordu, iyice zayıflamıştın. Kimseye bakmıyordun önündekiler ile ilgilendin sonra birden elin boynunda ki kolyeye gitti ve etrafa bakınmaya başladın. Beni fark edeceksin diye korkmuştun ama kendine geldikten sonra kitaplara odaklandın.
Uzunca bir süre seni hiç görmedim Fransa da demek ki o ara hamileydin. Türkiye'ye gelmeden bir kaç gün önce tumblr hesabını buldum, tüm gün yazdığın şeyleri okuyordum ama asla Ada ile ilgili şeyler yoktu. Soruyorum sana Adanın babası kim Vera?"•
•
•
Vera sizce Ateşe gerçeği söyleyecek mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BU ŞEHİR BUGÜN SENSİZ
Romance@vaveyla; Burada olsaydın anlatacak çok şeyim vardı. Belkide susardım saatler boyu. Konuşmam gereken hiçbir yerde konuşamadığım gibi. Sokak lambasının odaya vuran yarım yamalak ışığında, bir kaç dize şiir okurdum yorgun gözlerimle...