G Ü N A H
İNANÇ
14
Bölüm şarkısı
Perdenin ardındakiler ( Beni kendinden kurtar
Sezen aksu, git" Yerde boylu boyunca uzanan adama baktım.. ellerimde kan izleri vardı, göğsümde onun aşkının feryadı. Dizlerimin üstüne çöktüm, yüzüne bulaşmış kanları sildim. Gözleri yarı açıktı, ve kan oluk oluk akıyordu.
Bu kaçıncı kurşundu, bu kaçıncı yaraydı.
'Bırakma beni' dedikten sonra beni bırakmanı hiç unutmayacağım. avuçlarımdaki yara izleri şahidim olsun, yemin ederim, unutmayacağım.
Ellerimle yakasını tuttum, ağzından küçük bir öksürük kaçtı.. daha sonra dudakları kıbırdadı. Ellerini saçlarıma uzatmak istedi ama kolları yetişmedi. Güldü sonra, çenesi titredi, bağrımdan kopan kaçıncı fırtınaydı bilmiyorum ama canım çok yanıyordu.
" Kız çocuğu, silahı eline aldığında, kurşunun nereye gideceğini iyi hesaplaman gerekiyordu. Sen bana değil kendine sıktın, ben ölmedim, bu gece den sonra her gün öleceksin kız çocuğu. Çünkü senin baban bir katil."
.......
Yanımda bir boşluk, ve göğüs kafesimde bir acı hissediyordum. Ellerimi nefes almak için boğazıma koyduğumda, gözümün önünde beni kör eden ateşin dumanından uzaklaşmak istedim ama olmadı. Ben kaçtıkça, daha çok yaklaştığımın farkında değildim. Ellerimde ve saçlarımda bir elin dolaştığını fark ettim. Yüzüme değen nefes ona aitti. " Kız çocuğu. " Diye seslenen ses ona aitti. Gözlerimi açtığımda tedirgin gözlerle başımda bekleyen onu gördüm. Gözlerim sürekli ıslandığı için yüzünü net göremiyordum. " Araf dayanamıyorum, canım çok yanıyor. " Sustu, bir şeyler diyecek gibi oldu ama susmayı tercih etti. Kollarını belime doladı.. başım göğsünün üzerine düştü.
" Gözlerim öyle yanıyordu ki, çoktan uykuya teslim olmuştu. Kulağımın dibinde onun sesi yankılanıyordu. Bir şarkı mırıldanıyordu. Ömrüme benzeyen.
Uyanmamak için gözlerim direnirken, çalan alarmı susturmak için kalktım. Saat epeyce geç olmuştu. Yanımdaki boşluğu gördüğümde, kimsenin olmadığını fark ettim. Gitmiş miydi? Rüya mıydı hepsi? Ani bir şekilde yatağımdan kalkarken, ellerimi saçlarıma dolaştırdım. Ellerinin izi duruyordu, dudaklarımda gezdirdim parmaklarımı, rüya olamazdı. Rüya olsa, dudaklarımın sızısı uyandığımda geçmez miydi?
Gitmişti, evin hiç bir yerinde yoktu. Ne zaman gitmişti ki.. haber vermeden.
Üzerimde huysuz bir yorgunluk vardı.
Ayağa kalkıp odama geçtim. Bugün okula gidecektim.. geç kalmamak için hemen üzerimi değiştim. Çantamı ve telefonumu alıp dışarıya çıktım. Avukat masaj atmıştı, bugün konuşmamız gerektiğini yazmıştı. Kısaca tamam yazıp otobüs durağına doğru ilerledim. Evin önünde Araf'ların arabası duruyordu. Ve önünde Ümit vardı. Beni görünce kısa bir selam verip gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNAH +18 TAMAMLANDI
ChickLitBir eylül akşamında hem bir günaha saplanmış, hemde bir sevdaya tutulmuştum. Ne geri dönecek cesaretim, ne de kaçacak kadar yürekli bir kadındım. Bir yalana inanmıştım, gözlerimin içine bakarak sevda türküleri söyleyen adamı kendi ellerimle defalar...