Bilal Sonses- bu aşkta zararım var
Sinan Özen- canım yandı
Aysel Yakupoğlu- yürekli olG Ü N A H
BEDEL
32
Gözlerime aşkı mühürleyen, kalbime sevgiyi aşılayan kadındın sen Mihrima.
Avuçlarıma sevdayı bırakıp, bana gözü kapalı güvenen bir kadındın sen.
Söylesene ne zamandan beri bulaştı yüreğine bu ihanet.
En başından severken mi, yoksa sonunu hazırladığın cehennemden haberdar iken mi?
Gözlerime öyle bakma ne olursun,
Sen her seferinde beni kalbimden vururken,
Ben kalkıpta seni sevemem.
2 Ağustos 2005
Bir pazar kahvaltısına oturduğumda ilk defa babamla kahvaltı yapacağımız için içimdeki heyecanı bastırmaya gücüm yetmiyordu. Hizmetli yemekler hazır dediğinde babamın odasına gittim. Annem evde yoktu, arkadaşlarıyla iş yemeğine gideceğini söyleyip çıkmıştı. Babamın odasını iki kez tıklattığımda içeriye girmiştim. Odanın içine girdiğimde onu aradım, lavabonun yanına gittiğimde kapının da açık olduğunu gördüm fakat orda da yoktu. Kapıdan çıkıp çalışma odasına girdiğimde ise dizlerinin önünde çökmüş önündeki bana çok sevdiğini söylediği limonata şişesini boğazına dikmiş elinde bir fotoğraf ile öylece durduğunu gördüm. Konuşmuyordu, hiçbir şey söylemedi.
Çocuktum, babamı bu halde gördüğüm için de korkmuştum.
Yanına gittim. Dizlerimin önüne çöküp ağlamaya başladığımda, gözlerinin neden bu kadar mora çalındığını merak etmiştim. Elindeki limonata şişesini arkama attığında cam tuzla buz olmuştu. Dizlerini öne doğru uzattığında beni gözyaşlarımı sildi. Beni göğsüne bastırıp sarılırken birden ağlamaya başlamıştı. Benim babam kocaman adamdı, neden ağlıyordu ki. " Neden ağlıyorsun." Baba dedim benimle konuşmasını isterken. " Sende bir şeyini mi kaybettin. "
" Evet kızım." dedi kısık bir sesle. " Çok sevdiğim birini kaybettim." Ellerimle gözyaşlarını sildim. Babamı ağlarken görmek beni daha çok derinden yaralıyordu. Çünkü alışık değildim, çünkü yan odada ağlamasını duymak ile yanında iken ağlamasına şahit olmak aynı şeyler değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNAH +18 TAMAMLANDI
ChickLitBir eylül akşamında hem bir günaha saplanmış, hemde bir sevdaya tutulmuştum. Ne geri dönecek cesaretim, ne de kaçacak kadar yürekli bir kadındım. Bir yalana inanmıştım, gözlerimin içine bakarak sevda türküleri söyleyen adamı kendi ellerimle defalar...