Gözlerimin kapanmasına engel olamadım. Azat Ağa'nın ne söylediğini duymamıştım. Çaresizce kendimi uykunun kollarına bıraktım.
Uçuyordum. Adım atmadan nasıl yürüyordum ben ya. "Azat uçuyorum bana bak," dedim heyecan ile. Azat Ağayı etrafımda aradım ama kafamı kaldırmam ile görmüştüm.
Azat Ağa kahkaha attı. "Uçmuyormuşum," dedim dudaklarımı büzerek. "İndirebilirsin ben giderim," dedim. "Ayakkabıların olmadan nasıl gideceksin ?"
Ayaklarıma baktığımda harbiden yoktu. "Nerede ayakkabılarım ki ?" Azat Ağa kahkaha attı ve konuşmaya başladı. "Dün ayakkabılarını damdan attın ya," şaşkınlık ile gözlerimi açtım.
"Yok yapmamışımdır," yapmadığımı söylemesi için Azat Ağaya baktım. O ise haykırıyordu. Bu sefer gülmekten ama.
"Zaten geldik odaya," dedi Azat Ağa. Evet odaya gelmiştik. Kapı kolunu hızlıca açtım. Emre yatakta uyuyordu. "Beni banyoya bırakıver Allah rızası için," dedim ve sevimli bir şekilde bakmaya çalıştım.
Azat Ağa bu hâlime kahkaha attı. "Benim daha güzel planlarım var seni yere fırtlatmak gibi," diyip beni havaya attı. Çığlık çığlığa bağırıyordum. Azat Ağa beni havada tutup kahkaha attı.
Çok korkmuştum. Hızlıca başımı köprücük kemiklerine koydum. "Noluyor ya bir uyutmadınız ?" Emre'nin sesi uykulu çıkmıştı. Çok tatlı görünüyordu buradan.
"Kes lan senin yüzünden zaten yatağımızdan olduk yürü git odana," dedi Azat Ağa. Bu hâline kahkaha attım. Emre ayağa kalkıp hemen yanımıza geldi.
"Tamam Benan'ı indir onunla beraber benim odama gideyim," dedi Emre. Söyledikleri ile daha çok gülmüştüm.
"Sikerim lan seni çık git. Karımı alacak bir de yürü len bücür anan ile uyu ya da Merve ile," dedi Azat Ağa. Artık gözümden yaş gelmişti. Uzun zaman sonra ilk defa bu kadar gülüyordum.
"Onların göğsünde uyuyamıyorum. Yengeminki daha güzel," yanaklarım alev topuna dönmüştü.
"Emre beni delirtme abicim çık git," dedi ve Emreyi odadan kovdu. "Senin yanaklar niye bu kadar kızardı," dedikleri ile ellerimi hemen yanaklarıma koydum. "Hayır alakası yok kızarmadı," dedim.
"Emre'nin dediklerine utandın sen dimi ?" diyip kahkaha atmıştı. Hızlıca kucağından atlayıp banyoya girdim. Aynanın karşısına geçtim. Yaşananlar gelince aklıma sırıtmadan edemedim.
Noluyordu bana böyle ben Azat'a aşık mı olmuştum ? Evet olmuştum ben Azat Ağaya sevdalanmıştım. Ne ara oldu bilmiyorum ama olmuştu işte bir şekilde.
Hızlıca banyo edip üstümü giyindim. Banyo da genel işlerimi hallettikten sonra odaya geçtim. Azat Ağa ben çıktıktan sonra banyoya girmişti.
Onun çıkmasını beklerken saçımı taradım ve şekil verdim. Azat Ağa'nın sadece altında havlu vardı. Hemen başımı çevirdim ve giyinmesini bekledim.
Dönebilirsin giyindim. Azat Ağa'nın dediği ile arkamı döndüm. Neden bu kadar yakışıklı idi ? Odadan çıkıp hızla merdivenleri indik.
Herkes bahçede yerini almıştı. "Oğlum neşeniz daim olsun kahkahalarınız evi inletti," dedi Sultan Anne.
Utanç ile tebessüm edip önüme döndüm. "Hazırlanın 1 saat sonra çiftliğe gideceğiz. 2 gün kalıp döneceğiz," dedi Mervan baba.
Mervan Babanın söyledikleri ile mutlu olmuştum. Uzun zaman sonra ilk defa bu evden dışarıya adım atacaktım.
"Kızım sen niye bu kadar mutlu oldun çok mu seversin çiftlikleri ?" Yade Piroza gülümsedim ve konuşmaya başladım. "Uzun zaman sonra ilk defa dışarı çıkacağım," dedim. Yüzümdeki gülümseme acının tebessümü idi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mardin gelini
Random"Gün gelecek beni yaktığın cehennemde seni öyle bir yakacağım ki Azat Ağa ayağıma gelip aman desende seni asla affetmeyeceğim." "Bekleme çünkü o gün hiçbir zaman gelmeyecek. Ben düşman ailemin kızına tek bir gün bile aman demeyeceğim." Adam bunlar...