Mardin gelini

8. bölüm

"Hadi inelim," dedim ve merdivenleri hızlıca indik. Konak kapısının önünde duran o tanıdık sima ile duraksadım. Gözümden birkaç damla yaş akmıştı özlemden.

"Be-benan."

Bağırarak Ayşin'e koşmaya başladım. Ayşin beni kucağına alıp döndürmeye başladı. Bir yandan ağlıyor bir yandan da bağırıyordum.

"Ayşin dur," dedim. Ayşin'in beni kucağından indirmesi ile ona sıkıca sarıldım. "Çok özledim sana yemin ederim seni çok özledim," dedim. Ayşin de ağlamaktan zor konuşuyordu. "Bende çok özledim Benan'ım," dedi.

Geri çekildiğimizde herkes bize bakıyordu. Hızlıca gözyaşlarımı sildim ve konuşmaya başladım. "Ayşin benim be-bebeklik arkadaşım," dedim. Ayşin hızlıca gözyaşlarını sildi ve o enerjik hâline geri döndü. "Benankuşu beni tanıştırmayacak mısın ?"

Merak ile insanlara baktığını gördüğümde başımı salladım. "Bir dakika senin burada ne işin var gı ?" Şaşkınlık ile sorduğum soru karşısında Ayşin cevap verdi. "Gı benim yengem varya işte o Aydan'ın kankası ondan bizde bu düğüne geldik," dedi. Başımı anladığımı belli eder şekilde salladım.

Ayşin'i Şahmaran ailesi ile tanıştırmaya başladım. "Kayınvalidem Sultan hanım," Ayşin hemen Sultan annenin elini öptü. "Mervan baba, Kayınpederim," Ayşin aynı şekilde Mervan Baba'nın da elini de öptü. "Merve görümcem," dedim. Ayşin Merve'nin yanaklarına sulu sulu öpücük bıraktı. "Gı bu hiç görümce gibi değil ben böyle uyuz görümce bekliyordum." Ayşin'in dediği ile herkes gülmüştü. "Azat kocam zaten biliyorsun," dedim. "Bu yakışıklı imiş Dilan boşuna bunun için ağlamadı desene," Ayşin'in koluna bir tane geçirdim.

Ayşin elini uzattı ve Azat Ağa da elini uzatarak karşılık verdi. "Bu kayınbiraderim Duran" dedim. Ayşin elini uzattı ve tebessüm etti. Duran da aynı samimiyet ile karşılık verdi. Sıra Hazar'a gelmişti. "Senin burada ne işin var yediğin dayak az geldi herhalde," Ayşin'e döndüğümde Hazar'a bakıyordu. Demek ki Hazar'ı döven Ayşinmiş.

Hazar sinir ile gülümsedi ve"Bak burada bir sürü erkek var hareketine dikkat et kızım," dedi. Hemen müdahale ettim yoksa Ayşin Hazar'ı yiyecek gibi idi. "Ayşin gel kahve içelim," dedim ve Ayşin'i oradan uzaklaştırdım.

"Ayşin bir rahat dur kızım ya."

"Ayh Benankuşu senin haberin yok biz dün bu-"

"Biliyorum Ayşin her şeyden haberim var benim sadece o kızın sen olduğunu hiç tahmin etmemiştim o kadar,"

Yaşadığım her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlattım Ayşin'e. Anlatırken gözümün dolmasına engel olamadım yaşadığım ve canımı yakan o kadar çok şey vardı ki aklıma geldikçe kötü oluyordum.

Ayşin akşam abisi ve yengesi ile geleceğini söyleyip yanımdan ayrıldı. Ayşin'in gitmesi ile bende gençlerin bulunduğu yere geçtim.

"Çok uykum var," diye Azat Ağa'nın kulağına mırıldandım. "Hadi sen git uyu," dedi Azat Ağa. Başımı hayır anlamında salladım. "İrem nerede görmedim onu bugün hiç ?" dedim. "Alışveriş yapması gerekiyormuş birkaç koruma ile gitti o," dedi Azat Ağa. Başımı salladım ve Azat Ağa'nın tabağında bulunan portakallı keki yemeye başladım.

"Benan sen neler yapıyorsun," Aydan'ın sorduğu soru ile ona doğru döndüm. "İşte ben hep evdeyim," dedim. Yüzümde oluşan gülümseme acının tebessümü idi.

"Hiç sıkılmıyor musun evde ?"

"Kim sıkılmaz ki. Ben bile bu kadar evde duracağımı tahmin etmezdim."

"Evlenmeden önce ne yapıyordun Benan ?"

"İşte benim atım var Beyaz onun ile gönlüm nereye ister ise oraya gidiyorduk," Beyazı çok özlemiştim. "Bende birkaç duyum almıştım çok özgür ruhlu olduğun kulağıma gelmişti yenge," dedi Duran. Başımı salladım. "Öyleydi," diyebildim sadece.