Canımın acısı yavaş yavaş dinmeye başladığında kendimi evlendiğim günden beri uyuduğum en tatlı uykuya teslim ettim.
Gözlerimi açtığımda hâlâ aynı pozisyonda uyuduğumuzu fark ettim. Bu benim için büyük bir başarı idi çünkü ben asla sabit uyumazdım.
Yavaşça arkamı döndüğümde Azat'ın gözlerinin açık olduğunu fark ettim.
"Günaydın," diye mırıldandım ve Azat'ın kollarının arasından çıktım. Azat Ağa da bana günaydın diyerek yatakta doğruldu.
Hızlıca banyoya girdim ve işlerimi hallettim. Benim banyodan çıkmam ile Azat Ağa banyoya girmişti.
Dolaptan mavi yün kazağımı ve yüksek bel siyah pantolonumu seçtim. Azat banyodan çıkmadan hızlıca kıyafetleri üstüme geçirdim.
Çarşafları değiştirdim ve camı açtım. İşte şimdi her şey hazırdı. Aynanın karşısına geçtim. Saçımı yukarıdan ay kuyruğu yapıp beyaz spor ayakkabılarımı giydim.
"Azat ben iniyorum aşağıya," içerden ses gelmeyince bende yavaş yavaş aşağıya inmeye başladım. Ayağım fazlası ile acıdığı için çok zor yürüyordum.
Merdivenlere geldiğim de biraz dinlenmek için bekledim. "Yenge iyi misin ?" Duran'a başını salladım. "Yardım edeyim mi aşağıya inmene ?" Gözlerimin içi parlamış idi.
"Çok iyi olur, teşekkür ederim." Duran hızlıca koluma girdi ve "Ne demek," diye karşılık verdi.
"Bir şey soracağım Duran. Siz konağı bastınız ya hani ne oldu bana bir anlatır mısın ? Ben çünkü bayılmışım galiba hatırlamıyorum."
Duran heyecan ile konuşmaya başladı. "Yenge işte gittik Harun Ağa seni dövüyordu. Abimi yaklaşık 7-8 adam dövüyordu. Sonra senin aileni korumalar tutuyordu. Müdahale etmesinler diye. İşte bir tek amcanın ailesi serbestti ama Derman'ı tutuyorlardı. Sonra işte Piroz deden ile konuştu. Korumalarını çekti Harun Ağa. Sonra abim sürüne sürüne bak abartmıyorum sürüne sürüne senin yanına geldi. Seni kucağına aldı tam çıkacak iken Derman abin bırakmayacak oldu abim onunla tam kavgaya girecekti ki baban müdahale etti."
Duran'ın anlattıklarını şaşkınlık ile dinledim. "Babam ne dedi peki ?"
'Derman dur gün gelecek ben kızımı o zalimin elinden alacağım. Sanmayasın ki kızıma yaptıklarından haberim yok Azat Ağa. Bir gün gelecek ve sen kızımı görmek için bana yalvaracaksın ama o zaman değil sana kızımı göstermek aynı havayı bile solutmayacağım aynı senin benim kızıma yaptığın gibi' böyle dedi baban. Sonra abim hiçbir şey demeden çıktı konaktan bizde peşinden çıktık peşinden."
Ne hissedeceğimi ne düşüneceğimi bilmiyordum. Sadece artık kendimi fazlası ile yorgun hissediyorum. Neden bu kadar zordu ki her şey ?
Duran'ın kolumdan çıkması ile ona döndüm. Azat Ağa gelmişti ve Duran'ın yerini o almıştı.
"İyi misin ?" Başımı salladım ve yavaş yavaş yürümeye devam ettim.
Bahçeden gelen bağırış sesi ile ne olduğunu anlamadım. Gülhandan ve İrem'den geliyordu bu ses.
"Alın şunu başımdan, öldürün saklayın bir şey yapın. Aynı sahibi gibi uyuzun teki."
"Hamza oğlum kesin şunu da ziyafet yapalım bu akşam. İrem kızım doğru der."
"Neyden bahsediyorlar ?" Duran'ın sorduğu soruya bilmem diye omuz silktim. "Anlarız şimdi," dedi Azat.
Meleme sesi ile ne olduğunu şaşırdım. Aşkımdı bu. Azat'ın kolundan hızla kurtulup düşe kalka merdivenleri inmeye başladım. Deli gibi ağlıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mardin gelini
Random"Gün gelecek beni yaktığın cehennemde seni öyle bir yakacağım ki Azat Ağa ayağıma gelip aman desende seni asla affetmeyeceğim." "Bekleme çünkü o gün hiçbir zaman gelmeyecek. Ben düşman ailemin kızına tek bir gün bile aman demeyeceğim." Adam bunlar...