"Sensedim..."
Alevden🔥
"Ateş seni bulamayacak!" diyerek önümde durdu, yüzünde kar maskesi olduğu için kim olduğunu seçemiyordum sadece iki çift yeşil göz görüyordum. Ne kadar konuşmak istesem de konuşamıyordum. Ağızımda ki bez yüzünden sesim buğulu çıkıyordu.
"Nefesini boşa harcama" dediğinde kaşlarımı daha çok çattım.
"Alev! Sevgilim!" duyduğum sesle yerimde kıpırdanıp bağırmaya çalıştım. Maskeli adam küfür ederek deponun çıkışına doğru koşmaya başladı. Belinden çıkarttığı silahla yerimden daha çok oynamaya başladım. Bulmuştu, Ateş beni bulmuştu.
"Ateş!" diye bağırsam da sesimi sadece ben duyabiliyordum. İki el silah patlama sesi duyduğumda daha çok bağırmaya başladım. Birden sesler kesilmişti. Ayak sesleri çok netleşmişti. Deponun büyük kapısı açıldığında Ateş olacağını düşünmüştüm ama o kar maskeli adam ve yanındaki korumalarıydı. Korumlar bir şey taşıyorlardı. Birden önüme çuval gibi elindeki şeyi attıklarında gördüğüm şeyle dona kalmıştım. Ateş...
"Üzgünüm güzelim, sevgilin biraz yaralandı" dediğinde dolan gözlerle ona baktım. Arkamda ki adamlara işaret ettiğinde adamlar beni çözmüştü. Ağızımdaki bez parçasını çıkartmışlardı. Ama bileklerime kalın iple bağlamışlardı.
Onlardan kurtulup Ateş'e doğru koştum. "Ateş! Aç gözlerini!" desem de Ateşten sadece acı inlemeleri duyabiliyordum. Vurulmuştu, üstü kandı. Çok kan vardı! "Ateş uyan, Ateş!" diye onu sarsıyordum.
"Bu kadar yeter" diye o iğrenç adamın sesini duyduğumda Ateşten bakışlarımı çekmedim. Kolumda sert bir el hissettiğimde bütün gücümle ona karşı koymaya çalıştım. Ama nafile, sürükleyerek beni ondan uzaklaştırıyordu.
"Ateş!" diye bağırarak ağlıyordum sadece, Ateşse yerden kalkmaya çalışıyordu ama başaramıyordu.
"Bırakın sevgilimi!"
Boğuluyormuşum gibi derin derin nefes alarak yerimden kalkmıştım. Etrafıma baktığımda odamdaydım. Yanı başım boştu ama, elimi göğüs kafesine koyup nefesimi düzene sokmaya çalışıyordum.
Telefonu almak için kalktığımda başımda keskin bir ağrı oluşmuştu ama hemen gitmişti. Telefonu açıp Ateş'i aradım. İlk çalışında açılmıştı telefon.
"Efendim güzelim" sesini duyduğumda derin bir nefes almıştım.
"Neredesin?"
"İyi misin sen? Sesin çok garip geliyor"
"İyiyim, sadece seni özledim" Dediğimde gülme sesi duymuştum.
"Ufak bir işim var güzelim. "
"Ne işi" dedim hemen.
"Karakoldayım"
"Ne! Ne oldu? Neden oradasın! "
"Güzelim, sakin olur musun? Korkulacak bir durum yok. Merak etme."
"Yalan söylemiyorsun değil mi?"
"Asla"
"Tamam ne zaman gelirsin"
"Yarım saate kalmadan geleceğim söz veriyorum"
"Gelmezsen seni camdan sarkıtırım" dediğimde ikimizde gülmeye başlamıştık.
"Peki erken gelirsem?" diye şımarık ses tonunu takınmıştı.
"Görüşürüz"
"Hey, ben sorumun cevabını alamadım"
![](https://img.wattpad.com/cover/273248031-288-k429346.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Takıntılı Sosyopat 2 Uyanış
Teen FictionAlev Bursaya taşındığı gün yep yeni bir hayat beklerken, evren ona farklı bir hayat sunmuştu. Adımını ilk attığı an karanlık, ürkütücü bir çocukla tanıştı. Ateş Ozansoy... 🔥 Yaşamayacağı her acıyı tattı ve yaşadı. Hiç beklenmedik dostlar edinirken...