Filizlenen Yeni Hayatla

1.1K 69 18
                                    

Yemeklerimizi yedikten sonra Ateş hesabı ödeyerek yanıma gelmişti. Arabasının kapısını açacağı sırada onu engelledim.

"Yürümeye ne dersin? Artık her şey normale döndüğüne göre- " diye devam edeceğim sırada konuşmama izin vermeden arabanın kapısını kapattı. Ve cebinden araba anahtarını çıkartarak arabayı kilitledi.

" Yarış yapmaya ne dersin?" dediğinde gülerek onu onayladım. Ateş yanıma gelerek elini kaldırdı ve "şu görmüş olduğun siyah arabaya kadar koşuyoruz." Dediğinde itiraz ettim.

" Hayır, o çok yakın, daha uzağa koşacağız." Dediğimde o itiraz etti.

"Hayır, Alev ameliyat-"

" Ateş, her şey normale dönüyor." Dediğimde derin bir nefes aldı. Ne kadar istemese de gözlerim de ki isteği gördüğünde basını ağır ağır salladı.

"Tamam, ama eğer ağrın olursa yarışmayı anında sonlandırırım." Dediğinde yerimde zıplamaya başladı.

Ateşle aynı hizaya geldiğimiz de elini kaldırdı ve "3...2... Ve 1" dediğinde ikimiz de koşmaya başlamıştık.

Ateş bilerek hızını yavaşlatmaya başlamıştı. Normal de beni geçebilecekken sırf korktuğu için hızını daha da indiriyordu.

"İnanmıyorum Ateş Ozansoy yaşlandığını kanaat getirdim."

"Ne?"

"Baya yavaşlamışsın ya, bir de erkek olacaksın." Dediğimde arkamdan gülme sesi gelmişti.

"Beni böyle kışkırtamazsın güzelim." Dediğinde aklıma gelen şeyle dudaklarımı araladım

"O zaman sen Yalçınla yarışsan net o seni yener." Dediğimde sesini çıkarmadı. Ama sinirlendiğini anlayabiliyordum. Adımları bana doğru yaklaşmaya başladı.

"Yalçını ezer geçerim!"

"Evet, belli oluyor. Yalçınla yarıştığımız da böyle yaşlanmış gibi yavaş koşmazdı." Diyerek yüzüne baktığımda dişlerini sıktığını, hırıltılı sesler çıkarttığını duymuştum.

" Gör bakalım kim yaşlı?" diye hızını arttırdığına gülerek arkasından baktım. İşte yarış şimdi başlıyor. Önden koşmaya başladığında hızımı bende daha da arttırdım ve ona yetişerek koşmaya başlamıştık.

Asudeden

Nefesim onun nefesi ile karışırken ipleri elime almıştım. Ama zorlandığını görebiliyordum. Birden dudaklarını dudaklarıma değdireceği sırada aramızda uçurum gibi bir mesafe bıraktım.

Savaş ilkte şaşırsa da sonra kendini toparlayarak derin bir nefes aldı.

"Gördüğün gibi şuan seninleyim ve bir şey olmadı." Dediğimde kafasını toparlamaya çalışıyordu. Dediklerimi duymuyor gibiydi. Az önce yaşananların etkisindeydi. Benden uzaklaşıp gölette doğru ilerlemeye başladı. Derin, derin nefesler alıyordu.

"Bunu neden yaptın?" dediğinde ağzımdan bir kıkırtı kaçmıştı.

"Yapmak istedim."

"Ama beni zorladın."

"Hayır, zorlamadım. Ben sadece sana yakın durdum." Dediğimde ona doğru yaklaştım. Yanına giderek bende ellerimi demirliklere koydum.

"Bize bir şans versen Savaş." Dediğimde sesini çıkartmıyordu. Öylece boş gözlerle göle bakıyordu.

"Olmaz" diye dudaklarını araladı. "Ben çevreme zarar veririm. Özellikle sevdiğim kadına." Dediğinde aynı sözleri tekrar duymak canımı sıkmaya başlamıştı.

Takıntılı Sosyopat 2 UyanışHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin