25.Bölüm

1.2K 98 21
                                    

ABİLER SEVMEK İÇİNDİR

5 Mayıs 2021

•25.Bölüm•

"Eğer onun hissettiklerini anlayamayacaksak neden bizi istesin?"

Okyanus Karaca'dan

Tercihler arasında kalmak, işkenceye eş değerdi. Kalbimi her zaman üç parçaya bölmüşümdür. Bir parçası, kurallarımın arkasında kalan bir kişiliğim olan Deniz'e ait. Bir parçası da, sakinliğimin, duygularımı kontrol edemediğim zamanın Rüzgar'ın. Son kalan parçam bir kayıptı. Ne gelirdi ne giderdi. Varlığı, yokluğu bir şey fark etmezdi. Gelmeye korkardı ama gidecek cesareti her zaman vardı. Kalbimin tümünü, üç parçayı birleştirince kendi Dünya'mı bulurdum. O üç parçada Dünya'ya aitti.

Benim kalbim tamamiyle kardeşlerimdi.

Neşeli, güçlü, korkak.

Günlerden çarşamba, geleli beş gün oldu. Bazen saniyeleri saymamak için kendimi zor tutuyorum. Sadece bir hafta kalmıştı. Herşey eskisine dönecekti.

Sabah kalktığımızda ben, babamın yanına işe gidecektim.

Rüzgar, antrenmanım var, bağışları ile evden koşarak çıkacaktı.

Deniz, evin içinde dans ederek babaannemle kavga edecekti.

Dünya gitarı ile kafeye gidecekti. Çok güzel gitar çalıyor Dünya. Bir şarkı üzerinde çalışıyor. Sözlerini daha yazmadı ama bence gitardan çıkan ses çok güzel.

Ama işler istediğim gibi gitmedi. Dünya "Gitmesin," dedi. Ona yetmiyor muyuz? Ona olan sevgimizi gösteremiyor muyuz? Biz aslında kötü birer abi miyiz?

Asla onu kısıtlamadım, kısıtlamadık. Ona kızmak bile istemiyoruz. Onu uyardığım zaman bile üzülüp üzülmediğini düşünüyorum. Neden onu istiyor?

Hepimizin birer yanı eksik. En çok Deniz üzülüyor, biliyorum. Rüzgar duygularını söylemez, en fazla tahmin ederim. Ben çoktan aştım her şeyi. Dünya alıştı yokluğa. Deniz öyle değil ama, gülümsemelerinin ardında o kadar çok şey var ki.

Sorumlulukları ben üstlenirdim. En büyük bendim sonuçta. Aramızda bir kaç dakikalar olsa bile büyüklüğü hissederdim. Bu zamana kadar çözümler buldum. Şimdi neden bulamıyorum?

Üzerime beyaz tişörtü düzelttim. Şekillendirdiğim saçlarımdan elimi geçirdim. Masanın üzerindeki yarım su dolu bardağı aldım. Yatakları arasında bir adımlık mesafe olan Rüzgar ve Deniz'in yataklarının arasına girdim. Bardaktaki suyun yarısını Deniz'in kalanını Rüzgar'ın yüzüne döktüm.

"Kalkın lan!"

Deniz sıçrayarak kalktı. "Ay kıçım!"

Rüzgar bir kaç küfür savurarak kafasına yorganı çekti. Sahurdan sonra uyumamıştı. Ne kadar uyumasını söylesem de beni umursamamıştı.

"Rüzgar, kalk!" Uyarımı umursamadan yatmaya devam etti. Deniz'in kalkmasını beklerken tekrar yatağına yattı.

Sinirle Rüzgar'ı aşağı çektim. Yine bir kaç küfür savurdu, ardından yerde yatmaya devam etti. Sabır Ya Rabbim!

ABİLER SEVMEK İÇİNDİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin