6.Bölüm

4.1K 195 5
                                    

ABİLER SEVMEK İÇİNDİR

1 Mayıs 2021

•6.Bölüm•

"Hayatım boyunca tek sevdiğim kız, küçükken karnına yattığım Fare olacak, abi sözü."

Ellerim dalgalı ince saçların arasında dolaştı. Gözleri kitaplıkta ki kitaplarımda dolaşıyordu. Ne o, ne de ben konuşmuyorduk. Ne konuşabilirdik ki? Berbat ilerleyen hayatımızı mı?

Yemek yerken Deniz sürekli bana bakıyordu. Rahatsız olmuştum, neden baktığını anlamadım ve asla bir yabancının yanında da rahat yemek yiyemezdim. Karnımın doymayışı ve Deniz'in tuhaf bakışları altında sofradan kalkmıştım.

Sessizlikle Okyanus yıkanmış bulaşık makinesinin içini boşalttı, işi biter bitmez mutfaktan çıktı. Bende geri kalanını halledip çay koydum. Babamlara çay verip odama gelmiştim. Rüzgar dizime yatmıştı. Sırtım yatak başlığına değiyor, başımı duvara yaslamıştım.

"Gözlerini kapat," dedim rol çalarak.

Kapattı gözleri, "Karanlık," diye mırıldandı.

Saçları ile oynamaya devam ettim. "Karanlığı seversin," dedim düz sesle.

"Seni ve siyahı severim," dedi kafasını kıpırdatarak.

Yutkunma gereği duydum bir anda. "Ne görüyorsun," dedim.

"Siyahı görüp seni hissediyorum."

Gözlerimi kapattım. "Ne görmek isterdin?"

Ellerim saçlarında gezinmeye devam ederken konuştu, "Görmek istediğimi."

Sustuk. Uyumadığını biliyordum. Nefes alış verişleri bazen düzeliyor bazen yavaşlıyordu. Takmadım uyuyup uyumamasını. Gözlerimi kapatıp karanlığa baktım ve görmek istediğimi gördüm.

Parktayız. Her zaman akşam gittiğimiz parktayız. Ben ve Deniz salıncakta sallanıyoruz, ellerimizde hiç bir zaman eksik olmayan kola ve çekirdek var. Okyanus kaydıraktan ayaklarını aşağıya sallandırmış çekirdek çitliyor. Rüzgar merdivenin en alt basamağına oturmuş, ayaklarını uzatmıştı. Ayaklarının arasına iki buçuk litrelik kola şişesini koymuş plastik bardakları şişenin ucuna geçirmişti.

Deniz oturduğu salıncağı bana doğru salladı. İlk başta ne yapacağını anlamazken daha da hızlandı. Salıncaklar çarpışınca elimdeki kola dolu bardak üstüme döküldü. Sinirle elimdeki yarısı dökülmüş kola bardağını Deniz'e attım. Bardak önce kafasına çarptı ardından yere düştü. Deniz ağzını ve gözlerini açarak elini saçlarına götürdü. Sinirle salıncaktan inmeye başladığında bende inip koşmaya başladım.

Küçük parkın içerisinde koşturmaya başladık. "Neden her yerde sizin yüzünüzden rezil olmak zorundayız," dedi Okyanus. Okyanus bizim yüzümüzden hep yakınırdı ama bir işe yaramazdı yakınması.

"Bırak koşsunlar," dedi Rüzgar kendine yeni bir bardak kola doldururken. "Evde benim canım sıkıldı, diyerek ömrümüzü yemelerinden daha iyidir. Üstelik yorulurlarsa eve giderken rezil olma olasılığımız azalır ve bende kimseyle kavga etmem."

"O senin medeniyetsizliğin," diye çıkıştı Okyanus Rüzgar'a.

"Nerde medeniyetsizliğimi gördün?" dedi Rüzgar beklenmedik ciddiyetle.

"Her gittiğimiz yerde biriyle kavga eden benim zaten," dedi Okyanus.

Deniz ve ben koşmayı bırakmış onları izliyorduk. Kavgaları her zaman güzel olurdu. Deniz'in kolumu dürtmesiyle başımı ona çevirdim. Başını oynatmadan göz bebekleri ile parkın diğer ucunu gösterdi. Gözlerim o tarafa giderken başını yere eğmiş elindeki poşetle ilerleyen kızı gördüm.

ABİLER SEVMEK İÇİNDİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin