ABİLER SEVMEK İÇİNDİR

26.Bölüm

ABİLER SEVMEK İÇİNDİR

5 Mayıs 2021

•26.Bölüm•

"Beni hissetmeyecek hisleri."

Kulağıma dolan melodi beni mutlu ederken açık olan havaya baktım. Sabah erken kalktıktan sonra daha doğrusu gece uyumayıp iki saat yatıp kalktıktan sonra gitarım ile balkona çıkmıştım. Sadece bana ait bir şeyler olsun diye bir şarkı yazmayı istiyordum. Uzun süredir notalar ile uğraştım. Şimdi sıra sözlerdeydi. Fakat onun için biraz beklemeliydim.

Kalbim bir anlık kasılınca elimi kalbimin üstüne koydum. Normal bir şey Dünya. Sakin ol, nefes al ve rahatla.

Balkon kapısı açılınca kafamı çevirdim, elinde defteri ile Evren vardı. Bir kaç saniye gitarıma ve bana baktı. Ardından "Oturabilir miyim?" diye sordu.

Başımı olumlu anlamda sallayıp yana kaydım. Defteri ve kalemini dizinin üzerine bıraktı. "Çaldığını bilmiyordum," dedi.

Omuz silktim. "Çok fazla kişi bilmiyor. Canım sıkıldıkça kafama göre çalıyorum."

Arkasına yaslanıp kollarını göğsünde bağladı. "Kendini iyi hissediyorsan, çalabilir misin?"

Kaşlarım çatılırken hafif gülümsedim. Gitarımı sıkıca kavradım. "Kimsenin duymadığı bir melodiyi duymak ister misin?"

Kaşlarını çatıp omuz silkti. Parmaklarımı gitarımın tellerinde gezdirince kafasını geriye yatırıp gözlerini kapattı.

İki ay uğraşıp notalarla verdiğim savaştan sonra gitarın tellerinden çıkan ses beni mutlu ediyordu. Nedensiz bir sevinç kaplıyor içimi, gurur yanı başımdan ayrılmıyordu.

Bittiği an tepkisini merak ederek yüzüne baktım. Gülümseyerek baktı bana. "Sözleri neden yok?" dedi.

"Yazılmadı daha," dedim.

"Senin besten olacak değil mi?" dedi. Başımı olumlu anlamda salladım. Eline defterini ve kalemini aldı. Bir şeyler yazmaya başladı.

Umursamdan yeniden çalıp sözleri düşündüm. Aklımda milyonlarca söz vardı fakat hepsi hüzün barındırıyordu. Bense mutluluğun ön plana olmasını istiyordum. Aşk, planda olur muydu? Bilmiyorum.

Neydi aşk?

Mutluluk ile arasındaki fark neydi?

Huzur ile nasıl bir bağlantısı vardı?

Basit bir hoşlantı olamazdı aşk. Daha ilerisiydi. Ama ne?

"Evren?" dedim defteri ile ilgilenen Evren'e.

Kafasını defterden kaldırmadan, "Efendim," dedi.

"Aşk ne?" dedim direk.

Kafasını kaldırdı. "Aşk?" dedi teyit eder gibi. Kafamı olumlu anlamda salladım.

"Aşk bence çölde yağmur yağarken hep karı beklemektir. Yağmur'u bile zor görürken kar beklersin, yağmayacağını bile bile. Aşkı onun sayesinde tadarsın ama onun aşkı başka bir yerdedir, sana uğramaz. Çöl yağmuru zor bulurken kutuplar kar ile yaşar."