Don't Love Without Me - Chanbaek - Mpreg

Yara

Merhaba<3<3<3<3 Sizi çok özledim. 

Açıkçası bu bölümleri çok uzatmayacağım çünkü inanın benim de yazasım gelmiyor bu kadar acıklı. O yüzden biraz aksiyon sonrası mutluluk bizi bekliyor. 

Sizi seviyorum, umarım beğenirsiniz, iyi okumalar <3<3<3<3<3<3<3<3<3

(Chanyeol)

Kendimi dışarı nasıl atmıştım, içeride Baekhyun'a neler söylemiştim yemin ederim ki hatırlamıyordum. Sabahtan beri aklımda olan tek şey rüyamdı. Hızlı adımlarla kendimi nihayet odama atabildiğimde derin bir nefes verdim.

Benden hemen sonra da görevliler gelmişti zaten. Hemen yıkandım ve kıyafetlerimi değiştirdim.

"Prens Baekhyun'un askeri Joohyuk'u Taht Salonuna çağırın."

Yanımdaki görevli beni ikiletmeden hemen odadan çıkmıştı. Onunla konuşmam gereken çok önemli şeyler vardı.

Kıyafetimin son noktalarını da giyinmeyi bitirir bitirmez konağımdan tekrar çıktım. Güneş doğmuştu ve eminim ki herkes şu an kahvaltı yapıyordu fakat benim bunun için vaktim yoktu.

Baekhyun'u kırmıştım, hem de çok. Bunu onun için yapmıştım, bizim için.

Taht Salonu'na yaklaşırken gördüğüm Joohyuk ile hızla içeri girmiştim.

"Bizi yalnız bırakın!"

Emrimle salondaki tüm askerler dışarı çıkmıştı. Joohyuk gerilmiş gibi görünüyordu. Seri adımlarla tahtıma oturdum.

"Majesteleri bir sorun mu var? Beni neden çağırdınız?"

Endişeli olduğu her halinden belliydi. Ona karşı olan soğuk tavırlarım da ortadaydı zaten, korkmuş olmalıydı.

"Seninle çok ciddi bir şey konuşacağım ancak bunu sadece ikimizin arasında kalması için yemin etmelisin."

Gözlerini kaçırdı.

"Majesteleri saygısızlık etmek istemem ama biliyorsunuz ki Kral Sehun'a karşı bir sorumluluğum var."

"Onun bile haberi olmayacak. Senden ihanet etmeni istemiyorum, ne olduğunu öğrenince bana hak vereceksin."

Duraksadım.

"Prens Baekhyun'u yakından ilgilendiriyor."

Bu sözüm gözlerinin tekrar beni bulmasını sağlamıştı. Hala Baekhyun'a karşı duyguları vardı. Bu beni sinirlendirse de şu an işime yarayabilirdi.

"Yemin ediyorum."

Aramızda çok mesafe yoktu bu yüzden sesimi yükseltme gereği duymadan konuşmaya devam ettim.

"Lord Knag ve yeğeni, onları tanıyorsun değil mi?"

Usulca kafasını salladı.

"İkisine de güvenmiyorum. Prens Baekhyun burada kalmayacak, Silla'ya döndüğünde güvenliğinden emin olmalıyım."