Don't Love Without Me - Chanbaek - Mpreg

Güvenli Hamle

Merhaba <3<3<3<3<3<3<3<3<3 

Kısa bir geçiş bölümü, sonraki bölümde şey var mmmm... Wattpad bende tuhaf görünüyor, sıkıntı olmaz umarım.

Sizi seviyorum, umarım beğenirsiniz, iyi okumalar<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3

"Kararını verdin mi Prens Baekhyun?"

Konuşmanın üzerinden baya geçmişti. Lord Kang beni burada yalnız bırakıp bir yere gitmişti ve şimdi tekrar gelmişti yanıma.

"Kral Chanyeol yola çıkmış, uzun sürmez. Bana kararını söyle, ben de emirleri vereyim."

Fazla zamanım kalmamıştı. İlk başta Lord Kang'ı oyalayıp Chanyeol ile konuşacaktım, yani planım buydu. Fakat Kang buradan çıkmama izin vermediği gibi kendi ile konuşmama da izin vermemişti.

"K-kabul ediyorum." Dedim kafamı eğerek.

Diyecek bir şeyim yoktu ya da yapacak. Kendimi geçtim ama daha dünyaya yeni gelmiş masum canları ve hiçbir suçu olmayan diğer insanları tehlikeye atamazdım.

"Güzel karar, pişman olmayacaksın. Şimdi konağına dön, benim hizmetimde olan birkaç yardımcı gelecek yanına. Artık işlerini onlar yapacak, sen de gizli bir şey yapmayacaksın. Kral geldiğinde de kesin bir dille konuş, tekrar bir olay kaldırmak istemiyorum."

"Ama burada değil." Dedim kararlılıkla.

"Ne demek bu şimdi?" dedi şüphe ile.

"Burada olmaz, onunla baş başayken söyleyeceğim. Bana izin ver, yarın gece söyleyeceğim. Yarına kadar izin ver lütfen, saraydan kaçamam zaten."

"Aklından bile geçirme onlarca insanın ölümüne sebep olursun. Fakat neden böyle bir şey istiyorsun benden?"

Bu adamla uğraşmak gerçekten zordu.

"Sen de aşık olmuşsun, benim hissettiklerimi anlayabiliyorsun. Ona güzelce veda etmem izin ver sadece. Kaçamam, ona da zarar gelmesini istemem."

Gözleri odada gezindi. Kararsız kaldığını anlayabiliyordum.

"Pekala, nasıl istiyorsan öyle. Ama sakın uzatayım deme yoksa önce yeğenlerinden başlarım."

Konuşmasını bitirdikten sonra kafasıyla arkasındaki adamlara işaret verdi. Biri gelip ellerimi ve ayaklarımı çözdü. Bir kolum zaten sağlam olmadığı için şimdi morarmış ve şişmişti.

"Hekim çağır konağına dönünce prens."

Sinirli gözlerimle baktım ona. Sanki mahcupmuş gibi rol yapıyordu bir de. Arkasını dönüp kapıdan çıkacaktı ki aklına bir şey gelmiş gibi sırıtarak bana döndü.

"Az önce neredeydim biliyor musun prens? Kral Sehun'un yanında, düğünü erkene aldık. Haftaya düğünün var."