Merhaba, nasılsınız?
Umarım beğenirsiniz <3<3 Sizi seviyorum <3 İyi okumalar <3<3
Küçük bir spoiler: Joohyuk kendini belli etmeye başlıyor :D
"Ah, Prens Baekhyun ne güzel bir geziydi öyle değil mi?"
"Evet kraliçem, bu güzel havada bize eşlik edip daha da güzelleştirdiniz." dedim gülümseyerek.
Aslında bakarsanız gezi planladığım kadar kötü geçmemişti çünkü Chanyeol'a gelen bir haberle saraya dönmek zorunda kalmıştı. İşime gelmişti bu durum. Güzel günün tadını çıkarmıştım ben de.
Çok uzun tutmadığımız gezimiz akşam güneş batana kadar sürmüştü. Şimdi ise sarayın merdivenlerini çıkıyorduk.
"O halde akşam yemeğinde görüşmek üzere. Artık genç değilim çabuk yoruluyorum." Dedi kraliçe gülerek.
Ben de aynı şekilde karşılık verdim. Kraliçe yanımızdan ayrıldıktan sonra Sohee'ye döndüm.
"İstersen sen de dinlen."
Küçüklüğünden beri üzerimden çekmediği küstah bakışlarını bana dikti. Bir prense nasıl böyle bakıyor derseniz aslında cevap çok basit. Yetişkinliğe adım attığım zamanlarda sakalımın çıkmaması, vücudumun bir kızdan daha güzel olması ve bunun gibi birçok nedenden dolayı bir sürü dedikodu çıkmıştı ülkede.
Benim bir erkek olduğuma inanılmıyordu. Üstelik türlü ithamlarda bulunuluyordu. Kız kardeşlerimin saygısı kalmamıştı bu yüzden. Gençken hepsiyle baş etmek çok zor olmuştu benim için annem olmadan. Çünkü babam bunlarla uğraşmamış ve çocuğuna atılan iftiralara göz yummuştu. Ama abim benim en büyük kahramanımdı. Beni tüm o kötü sözlerinden içinden çıkarmıştı kral olduğunda.
Sohee tüm bu olanları öğrendiğinde üzerime daha fazla gelmeye başlamıştı.
Sohee evlenmek üzereyken bozulan nişan için beni suçluyordu. Sadece onunla da kalmamış küçüklüğündeki her göz ardı edildiği olayda beni suçlamıştı. Eğer bana bir adım atsaydı ben ona on adım atardım. Ama ne o ne de diğer kız kardeşlerim benden pek hazzetmezdi.
Aklıma gelen buruk anılardan kendimi sıyırdım ve dikkatimi ona verdim aynı bakışlarla karşılık vererek.
"Eğer Kral ile savaşa sen gitseydin şu an burada yorgunluktan bayılacak raddeye gelmezdim. Elbette dinleneceğim." dedi ve hızla yanımdan uzaklaştı.
Tamamen abartmıştı. At üstünde bile gitmemişti!
"Majesteleri rahatlamak isterseniz suyu hazırlamalarını söyleyeyim."
"Hayır Joohyuk, ben biraz kütüphanede olacağım. Goguryeo Saray Kütüphanesi çok methedilmişti. Diğer görevliler gidebilir."
"Elbette majesteleri. Ben?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Don't Love Without Me - Chanbaek - Mpreg
Fanfictionİki ayrı krallık, iki ayrı prens... Kader ikisini birleştirmek için elinden geleni yaparken ikisi birbirinden uzaklaşmak için elinden geleni yaparsa ne olur? Yeni bir chanbaek. Umarım severek ve beğenerek okursunuz.