Gerçekler III

811 93 130
                                    


MErhaba <3<3<3<3 

Part 3 de geldi. Lord Kang ve oğlunun hikayesi uyuşmuyo değil mi? Umarım beğenirsiniz ya. Yorumlarınızı bbekliyorum mutlaka <3<3 

Sizi seviyorum, ummarım beğenirsiniz, iyi okumalar <3<3<3<3<3<3<3<3












(Baekhyun)


Ağrıyan boynumun acısıyla rahatsızca kıpırdandım yerimde. En son hatırladığım kadarıyla konağı izliyordum ve sonra...

Sonra ne olmuştu? Biri bana seslenmişti ve sonrasını hatırlamıyordum, her şey karanlıktı. Yavaş yavaş kendine gelmeye başlayan bedenim ve bilincimle gözlerimi açmak için zorladım kendimi.

"Mmh!"

Boynuma giren ani sancı yüzünden canım çok acımıştı. Sanırım uzun süre başım eğik durduğu içindi.

"Günaydın Prens Baekhyun."

Bu ses, bu ses çok tanıdıktı. Kendimi zorlayarak gözlerimi açabildim sonunda. Ağrıyan boynuma ulaşmak için kolumu kaldırmak istedim ama o an ellerimin bağlı olduğunu fark ettim. Aynı şekilde ayaklarım da bağlıydı.

Olduğum durum beni korkutmuştu ve acımı unutup kafamı kaldırdım.

Hayır!

"L-lor Kang?" dedim kısık ve zar zor çıkabilen sesimle.

Haneul'un amcası Lord Kang karşımdaydı ve arkasında da birkaç maskeli adam vardı.

"Açıkçası bu kadar şaşıracağınızı bilmiyordum. Kral Chanyeol'un sizinle konuştuğunu biliyorum."

Bu adam mıydı yani her şeyin arkasındaki kişi? İyi de neden?

"Beni neden kaçırdın!" dedim yüksek sesimle.

Çirkin bir şekilde güldü.

"Bu kadar hırçın olma prens. Benimle bir anlaşma yapmak için buradasın."

"Ne anlaşması? Neyden bahsediyorsun sen?"

"Kral Chanyeol bu gece konağımı bastı, toplantımı mahvetti! Toplantıyı öğrendiğinize göre zaten bizi takip ediyordunuz. Ben de karşılığında seni aldım."

Hala anlamsız geliyordu. Chanyeol'un onları aradığını biliyor muydu yani?

"Biz Lord Yoo'nun peşindeyiz, sizinle ne alakası var bilmiyorum ama bu işin içinden çıkın. En azından saygınlığınız için."

"Hala anlamıyorsun değil mi iyi kalpli prens, Lord Yoo benim."

"NE!"

Nasıl mümkün olabilir bu? İkisi aynı kişi mi?

"Yoo soyadı bir kadına ait, bu sen olamazsın!"

"Anlaşılan konuşacak çok şeyimiz var prens."

Bu adam ne geveliyordu böyle?

Bir el işaretiyle arkasındaki adamlar dışarı çıktı. Burası neresiydi ki?

Don't Love Without Me - Chanbaek - MpregHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin