30-

47 32 0
                                    

Görevli barlası kolundan tutarak çekiştire çekiştire eve sokmayı başarmıştı sonunda.
Içeri girdikten sonra büyük bir salon karşılıyordu yukarı doğru çıkan iki merdiven ve oldukça geniş bir mutfak görünüyordu şimdilik. Ev oldukça büyüktü. Salonda oturan 45 yaşlarında ki adam ayağı doğru kalkıp arkasını döndü ve konuşmaya başladı.

"Gelsenize hadi geçin oturun."

"Sizde kimsiniz ?" Dedi delfin.

"Ah beni tanımıyorsunuz demek ki öyleyse tanışalım ben Robert Alvarez ve ayrıca sizin arkadaşınız barlasın babası."

"Ne ?! "

"Si...siz barlasın babası mısınız gerçekten ?"

"Evet."

Şaşkınlıkla barlasa dönüp baktılar barlas ise bir köşeye çekilmiş yere doğru dimdik bir an bile bakışlarını çevirmeden bakıyordu.

"Barlas gelsene şuraya beni arkadaşlarınla tanıştır."

"Neden buraya geldik ?" Diyiverdi barlas ve babasına doğru baktı.

Adam görevlilere dönüp konuştu.

"Siz çıkın odaları hazırlayın."

"Peki efendim."

Görevliler çıktıktan sonra konuşma devam etti.

"Sizi buraya getirttim çünkü bana ancak arkadaşlarınla o hastaneden çıkabileceğini söylemiştin ve bende-"

"Bir dakika barlas biz olmadan çıkmayacağını mı söyledi? " dedi denis.

"Evet."

Denis bir anda kendini tutamayıp barlasa doğru koşup sarıldı.

"Ah kardeşim benim-"

"Ne yapıyorsun denis çekil üstümden !"

"Bırakmam seni "

"Çekil dedim denis boğacaksın beni!"

"Ah tamam tamam çekildim. Evet bay
Alvarez siz devam edin konuşmaya."

"Istediğini yaptım bende."

"Şimdi ! şimdi mi yapasın tuttu ?"

"Neden ? Yanlış bir zaman mı ?"

"Hemde çok yanlış bir zaman. Icimizden biri eksik !"

"Kim eksik?"

"Arınç."

"Ah şu kız-" Alvarezin yüzü asılmıştı bir an ve barlas bunu fark etmişti.

"Evet o kız. Ne diye suratın asıldı yoksa onun olmasını istemiyor muydun?"

"Biliyorsun o kızın tedavisi tamamlanmadı onu çıkartmam imkansızdı."

"Sen...sen nerden biliyorsun tedavisini tamamlanmadığını "

"Doktorunuz ile iletişim halindeydim sürekli ve raporlarınızı kontrol edende bendim yani o ķız dışındakiler neredeyse tedavilerini tamamlayabilmiş. Biliyorsun barlas onu küçüklüğünden beri tanıyoruz fakat yapabileceğimiz hiçbir şey yok."

"Annem ölürkende yapabilecegimiz hiçbir şey yok demiştin." Dedi barlas buruk bir sesle ancak yüzünden öfkeli olduğu açıkça görünüyordu.

"O kızı annenle bir tutamazsın ! Annen dezorganize şizofren bir kız gibi aklını kaçırmamıştı. Bu kıza ne yaparsanız yapın asla düzelemez anlıyor musunuz beni ? Arkadaşınız ıçin üzgünüm ama o kızı kendi haline bırakmanız gerekiyor."

YOLUN SONUNDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin