4-

218 166 8
                                    

"baban olduğunu da nerden çıkardın"

" bayım o kendi demişti bana."

" tam olarak ne dedi "

"aynen şöyle dedi 'bak bana arınç ben senin babanım, babalar kızlarını çok sever her zaman sarılır saçını okşar ve öper. Sende benim kızımsın seni her zaman öpebilirim bunu unutma ve bu her zaman ikimizin arasında kalacak' demişti evet evet hatırlıyorum tam olarak böyle demişti. "

"Küçüğüm yalvarıyorum sana sakın onun sana dokunmasına öpmesine ve sarılmasına asla ama asla hiç bir şekilde izin verme. Lütfen kendine ve bedenine dikkat et. O adam senin baban değil o seni kandırıp nefsi için kullanmak isteyen bir canavar. Kaç ondan sadece kaç!"

"Bayım ben anlamıyorum; hepimiz insanız değil miyiz ?"

"Evet. Hepimiz insanız"

"Ama öyleyse neden bazı insanlar canavarlaşıyor ? "

"Küçüğüm dinle beni: insanlar,gördüğün tanıdığın hatta tanımadığın tüm insanların içine az da olsa zehir bulaşmıştır.Insanlar geçmişten,yüz yıllardan beridir içinde yanıp tutuşan arzuları barındırır. Bu arzular kiminin bedenin,ruhunun, kalbinin parçalanmasına yol açarken kimininse sadece insancıl zevkini tatmin eder.
Erkekler bu arzulara boyun eğmek yerine onlara hakim olduğu sürece bir kadına dokunma cesaretini gösteremezler.
Ancak bir erkek bu arzularına körü körüne alışırsa canını yakamayacağı hiç kimse kalmaz;kadınlar,çocuklar,bebekler hatta kendi cinslerindekilere bile ilgi duymaya başlarlar onlar zihinlerindeki kirli arzulara boyun eğerken yalnızca tatmin olma peşindedirler.Bir kadın,parçalanmış bir kadın,yıllar geçse bile unutamaz bardağın kırıldığı ilk anı, çaresiz hisseder,yapayalnız ve kırık,
Kadın baş döndürecek kadar güzelse bile o güzelliğe vurulmaz gider kadının bedende açacağı yaraları arzular;
Güzel kadınlar,ilgi çekici kadınlar,asil kadınlar, edepli kadınlar, aslında sıfatları her ne kadar farklı olsada nefsinin hakimiyeti altına girmiş bir erkek bu sıfatlarla ilgilenemez yalnızca arzularıni gerçekleştirmek için ister kadını.
Bana sorarsan bir kadın toplum içinde düşüncelerini ifade edebilecek kadar özgür bu düşüncelerini dile getirirken
güzelliğini arkada bırakacak kadar sözü güzel olmalıdır. Yani söyleyen güzel olduğu için değil sözler insanı etkisi altında bıraktığı için hayran olunmalıdır o kişiye.
Erkekler kadınları bakımsız beğenmez güzel kadın görünce etkilemek için ellerinden geleni yaparlar çünkü yalnızca o kadının sahibi olduklarını zannederek gururlarıni okşamak isterler. Ancak bir erkek herkesin iğrendigi bir kadına tapıyorsa ışte o aşık olmuş demektir, o kadın onun için âdeta bir çiçek gibidir sanki ona dokunursa incitecekmiş gibi hisseder, kadın sevmesin hatta bir kere bile bakmasın ona o erkek yinede gülüşüne kapılır ,bakışlarına kapılır en çokta kalbine kapılır o kadının.
'O benim hep bana ait olacak'
demez ya da diyemez çünkü bilir kadın onun için ait olabileceği bir eşya değildir, yalnızca bakmaya doyamadığı bir gökyüzüdür; her şey
o dur ancak kadın istemediği sürece yetişemezsin o gökyüzüne, böyle gökyüzü kadar özgür gökyüzü kadar masum gökyüzü kadar uçsuz bucaksız ulaşılamaz olmalıdır kadınlar.
Yalnızca onlar izin verirlerse bakılmalıdır bu gökyüzüne.
Kadın herkese açık tutarsa kapılarını o gökyüzü olmaktan çıkar sağanak yağmur misali yağar tüm erkeklerin üzerine. Yağmur damlalarından binlerce tane vardır ya o kadında o damlalardan bir tanesi olu verir ve bilirsin, yağmur damlaları yere düşene kadar güzeldir izlemesi,
kimse yere düşen damlaları izlemeye devam etmez.
Dedikleri gibi kadın ve erkek eşittir ancak unuttukları bir şey var eşitlik her zaman adalet demek değildir.
Bir erkeğin canice yaptıklarını bir kadın istesede yapamaz.
Bir gül bahçesi düşün herkes o güllerin güzelliğine bakıyor ancak içlerinden biri gülü kökünden koparıp koklamaya başlıyor, sırf dikenleri eline battığı için gövdesini kesi veriyor. Baş ucunda tutmak için evine götürüp yatağının ucundaki sehpaya bırakı veriyor,her gün kalkıp gülü kokluyor ancak zamanla gül kokusunu kaybediyor ve yaprakları solduktan sonra kurumaya başlıyor, solan, kokmayan bir gülü kim neden istesin ki, solan gül çöp kutusuna atılır ve çöplerle birlikte yakılır ,geriye ne mi kaldı,
bir gülün daha yok olmasına neden olmasına rağmen hayatına olduğu gibi devam eden insanoğlundan başka hiçbir şey kalmadı.
Işte böyle kendi elleriyle yok ettikleri her şeyin hayattaki değerinide yok ederler.
Hiç kimse guvenilir değildir ;seni koklamak için deger verdiğini gösterir sonrada seni yok ederler ışte.
insanoğluna sakın güvenme küçüğüm. Ben şimdi varım peki ya sonra birgün aniden bende yok olursam yalnız başına kalacaksın sana yardım edebilecek kimse olmayacak."

YOLUN SONUNDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin