Merhaba 🙋
Nasılsınız?
Yorumlarınızı bekliyorum 💬
İyi okumalar...
Gün boyunca dört arkadaş da birbiri ile konuşmamıştı. Jimin ile Eun Sang birlikte oturup arada konuluyorlardı ama ne Taehyung ne de Jung Mi ile bir iletişim kuruyorlardı. Eun Sang ile Jimin Taehyung'a bir nevi kızgın oldukları için konuşmazken Taehyung da onların üstüne gitmeyip kafasını toparlamaya çalışıyordu.
Jung Mi ise sınıfa çıktıktan sonra eşyalarını alıp başka sıraya geçmişti. Eun Sang ile Jimin ne kadar onunla konuşmak istese de utanıp yanlış anlaşılmak istemediklerinden dolayı yanaşmıyorlardı. Jung Mi de onlardan uzak durmak için yer değiştirmişti zaten...
Günün bitiminde herkes eve gitmek için toparlanıp çıktığında dört arkadaş da hiç acele etmedi. Hepsi ağır ağır toparlanıyordu. Sınıfta sadece toplanma sesi ve Jimin ile Eun Sang'ın konuşma sesi vardı.
Eun Sang ile Jimin erken hazırlanıp kalktıklarında sınıftan çıkmak için kapıya ilerleyip durdular. Son kez iki arkadaşlarına baktıktan sonra da sınıftan çıkıp gittiler. Jung Mi eşyalarını anca toplayıp biraz bekledi. Taehyung da eşyalarını toplasa da gitmiyordu.
Jung Mi sonunda bir kararla varıp ayaklandığında sınıftan çıkmak için kapıya gitti ama çıkmak yerine sırtı dönük bir şekilde durdu.
J.M.: Seni aşağıda bekleyeceğim. Sanırım konuşmamız lazım.
Jung Mi daha fazla bir şey söylemeden sınıftan çıktığında Taehyung da bir şey demedi. Ama Jung Mi'ye kendini açıklamak için bir şansı olduğu için, onunla konuşabileceği için sevinmişti. Hemen onun arkasından o da ayaklanıp çıktı.
Jung Mi çıkış kapısında Taehyung'u bekliyorken Taehyung ona yetişip yanına gelmişti. Jung Mi bunu fark edince hiçbir şey demeden tekrar harekete geçti ve okuldan çıktılar.
Jung Mi hiç konuşmadan Taehyung'u parkataki bir çardağa getirdi. Bu çardak doğum günlerini kutladıkları çardaktı.
J.M.: Otur.
Jung Mi'nin söylediği şey ile Taehyung oturduğunda Jung Mi de aralarına biraz mesafe koyarak onun yanına oturdu.
J.M.: Anlat. Dinliyorum.
Tae.: Nerden başlamamı istersin?
J.M.: Neden bana bu şarkıyı şimdi söyledin? Niye daha önceden değil?
Tae.: Korktum desem... Çok mu saçma olur?
Jung Mi kaşlarını çatıp anlamayarak Taehyung'a baktığında kendini tutamadı.
J.M.: Ne demek korktum?
Tae.: Korktum Jung Mi... Sana aslında doğum gününde verecektim bu şarkıyı. Ama bir anda bir şey oldu, korktum...
J.M.: Ne oldu?
Tae.: Bir his işte bilmiyorum. Korkmamı sağladı. "Ya ben yanlış anladıysam, ya arkadaşsak sadece? Ya bunu verip ona hislerimi açarsam hem doğum günü hem de arkadaşlığımız bozulursa?" gibi gibi bir çok şey düşünüp durdum.
Jung Mi bir şey demedi. Çünkü buna benzer korkular o da yaşamıştı.
Tae.: Sana bunu doğum gününde verecektim ama dediğim gibi, her şeyi mahvetmekten korktum. Bu yüzden de seçimi sana bıraktım. İki şarkı yaptım. Biri arkadaşlık yoğunluyken diğeri hisler yoğunlukluydu. Sen seçecektin sonucu. Hangisini seçtiğini anlamayayım ya da seni son anda geri çevirmeye çalışmayayım diye ikisini de aynı flashtan iki tanesine aktardım. Biri birinde diğeri diğerindeydi... Sen o gün onu seçtiğinde bende en az senin kadar stresli ve heyecanlıydım. Zaten sen onu seçtikten sonra halimi fark etmişsindir belki, ister istemez garip davranıyordum... Eve gidince bende senin gibi kendi elimdeki flashı bir an önce açmak istedim ama yapamadım. Yapmadım. Sonra sen beni heyecanla aşağı çağırıp öyle tepkiler verince ilk bir his yoğunluklu şarkıyı aldığını düşündüm. Ama yine de emin olmak için ismini sordum. Sende bana "Winter Bear" deyince anladım ki arkadaşlıkla ilgili olan. O an tekrar düşündüm. "Belki de Jung Mi'nin arkadaşlık sevgisi, hali böyledir" diye düşündüm. Yanlış anlamak istemedim seni. Senden bende vazgeçmeye çalıştım ama olmadı. Bende seni tekrar gözlemlemeye başladım. Bazen oluyordu "seviyor" diyip seviniyordum, bazen ise "sevmiyor" diyip kırılıyordum. Ama sanırım sende o zamanlar benden vazgeçmeye çalışıyormuşsun. Senin beni sevmediğini anladığım zamanlarda bende sevmiyormuş gibi davranmaya çalışıyordum. Bir nevi ikimiz de kısır döngüye girmişiz anlayacağın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOMŞUNUN OĞLU KİM TAEHYUNG
FanfictionMerhaba ben Y/N (senin adın). 16 yaşındayım ve lise 2'ye gidiyorum. Güney Kore'de yaşıyorum. Annem Türk, babam ise Güney Koreli. Bir abim var o ise 18 yaşında. Hem Türkçe hem de Korece biliyorum. Not: Kitabın devamında Y/N değişip Jung Mi adını alıy...