KOMŞUNUN OĞLU KİM TAEHYUNG

35.Bölüm🌼"Amacı ne?"

Merhaba 🙋

Nasılsınız?

Yorumlarınızı bekliyorum 🗨️

İyi okumalar ❣

X: Hooop sakin ol şampiyon.

Jung Mi ağzını kapatan elle tedirgin olsa da duyduğu ses ile rahatladı ve ağzındaki elı çekip sesin sahibine döndü.

J.M.: Jimin sen miydin ödümü koparttın!

Jm.: Özür dilerim. Yarım saattir seni izliyorum ve bir türlü topu atamadın. Ve atamamanın üstüne daha çok sinirlenip daha çok yordun kendini.

J.M.: Evet.

Jm.: Ama bu sinirle bu şekilde oynarsan bugün hiç atamazsın benden söylemesi.

J.M.: Biliyorum ve bu beni daha da çok sinirlendiriyor.

Jm.: Madem biliyorsun niye hâlâ atıp kendini sinir ediyorsun? Kısır bir döngüye girmişsin. Ne oldu?

Jung Mi, Jimin'e dönünce Jimin'in arkasında Taehyung'un pür dikkat onları izlediğini gördü. Yumruğunu sıkmış kaşları çatık bir şekilde onları izliyordu. Jung Mi'de bunu fark edip Taehyung'un duyabileceği şekilde konuştu.

J.M.: İyiyim ya! Hemde çok iyiyim! Baya baya, süperim!

Jm.: Tamam, niye bağırıyorsun sadece sordum.

J.M.: A kusura bakma, sinirliyim biraz, biriyle kavga ettim de.

Jung Mi konuşuyorken Taehyung'a bakıyordu. Taehyung çekip gidince sinirle dişlerini sıktı ve Taehyung'u izlemeye devam etti. Jimin, Jung Mi'nin bakışlarını takip edip kime baktığını anladı ve kaşlarını yukarı kaldırıp anladığını belli etti.

Jm.: Anladım ben kiminle kavga ettiğini. Ne oldu? Niye kavga ettiniz Taehyung ile?

J.M.: Taehyung mu? Hah! O da kim?! İlk defa duyuyorum öyle birini. Biraz daha açar mısın?

Jm.: Haydaaaa! "Bilmiyorum, tanımıyorum" moduna girilmiş, dişler ve yumruklar sıkılmış, gözler hep takipte, yalandan bir gülümseme... Siz anlaşılan baya ciddisiniz. Sevgili olmadığınıza falan emin misiniz?

J.M.: Ya değiliz sevgili mevgili! Zaten bu yüzden kavga ettik!

Jm.: Ne? Sevgili olmadığınız için mi kavga ettiniz? Doğru mu anladım?! Sakın bana "evet" deme gülmekten yarılırım burda.

J.M.: Ya hayır. Dün dondurma yerken bizim ile ilgili öyle söylendi ya, Taehyung'da bu yüzden benim soğuk yapıp ondan uzaklaşacağımı düşünüyormuş. Dün biraz yorgundum, onunla konuşuyorken kısa kısa cevaplar falan verdim o da haklı çıktığını sanıyor! Oysaki ben bunu önemsemiyor bile! Ama bu onu büyütüp bir kavga çıkardı. Şimdi de benle küs!

Jm.: Anladım... Umarım kısa zamanda barışırsınız.

J.M.: Yok yok yoook! Ben hiç barışmak istemiyorum, bırak kalsın böyle! Madem benimle arkadaş olmak istemiyor, tamam! Öyle olsun, ben kimseyi yanımda zorla tutmuyorum!

Jm.: Jung Mi sence de biraz fazla abartmıyor musun? Çocuk sana bir şey dememiş ki. Belki yalnız kalmaya ihtiyacı vardır? Utanmıştır belki? Yani Taehyung öyle biri değil. Elbet mantıklı bir açıklaması vardır onun. Bak, Taehyung benim kardeşim gibi, onu canım gibi severim. Ve sen şu an ona haksızlık ediyorsun. Yapma! Konuşun anlaşın, o zaman kime hak vereceğim görülür.

J.M.: Biliyorum, biliyorum ama benimle konuşmak istemiyor ki Jimin!

       Jung Mi yine ağlamaya başlamıştı. Jimin'de onu öyle görünce onu kendine çekip sarıldı ve sakinleştirmeye çalıştı.