14.Bölüm

1.5K 133 41
                                    

İyi okumalar

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

Asaf
Yere dayadığım elimin üstünde bir sıcaklık hissettim. Gözlerimi açıp baktığımda, Alkın bey, yanıma oturmuş, arkasına yaslanmış ve gözlerini kapatmıştı. Bakışlarımı elime indirdiğimde, Alkın beyin elimi tuttuğunu gördüm. İçim bir hoş olurken, kendimi daha iyi hissediyordum. Ben de o rahatlıkla gözlerimi kapattım.

İkimizde tek kelime etmiyorduk. Kalbimin gümbürtüsü kulaklarıma kadar geliyordu sanki. Umarım, Alkın bey duymuyordur.

Orada ne kadar oturduk öyle bilmiyorum. Bir süre sonra, kapıdan tıkırtıların gelmesiyle kapıya baktım. Kapı birkaç dakika sonra açılınca, Ezrak ve bizim çocukları gördüm. Bir de kapıyı açan eleman.

Endişeli bakışları üstümüzde gezdikten sonra, hepsinin bakışları aynı noktada durdu. Baktıkları yere bakınca, hâlâ el ele tutuşmuş olduğumuzu fark ettim. Alkın bey de farkedince, ellerimizi çektik hızlıca. Önce Alkın bey ayaklandı. Ardından da ben kalktım. Üstünü başını düzeltirken, bana baktı.

"Daha iyi misin?" diye sordu. Başımla onayladım.

"İyiyim. Teşekkürler." dedim. Başını sallayıp, bir şey demeden çıktı asansörden. Ardından ben de çıktım.

"Kanka iyi misin?" diye sordu Sefer. Yüzümde nasıl bir ifade vardı bilmiyorum.

"Hı hım. İyiyim." dedim ve yavaşça sıyrıldım aralarından. Kalp atışlarımın hızı hiç normal değildi. Muhtemelen, etrafta dolaşan söylentilerden etkilenmiştim. Evet, öyle olmalıydı. Önce lavaboya gidip, elimi yüzümü yıkamam ve kendime gelmem gerekiyordu.

***

"Asaf'la aranda ne var senin?" diye sordu Ezrak, Alkın'a. Asaf'ı sadece sinir etmek için söylüyordu Alkın'la ilgili yakıştırmaları ama artık o bile şüphelenmeye başlamıştı. Önceki gün odada dip dibe görmüş, şimdi de asansörde el ele görmüştü. Merak ediyordu haliyle.

"Asaf'la aramda bir şey yok. Asansörde mahsur kalınca kötü oldu biraz. Ben de iyi hissetmesi için elini tuttum. Hepsi bu." dedi Alkın. Ezrak, bu meseleyi elbette ki kapatmayacaktı. Hem Alkın'la Asaf'ın arasını yaparsa, Akay'la olan ilişkisi tehlikeye girmeyecekti. Bu iyi bir fikirdi.

"Hadi bugün kendini iyi hissetsin diye elini tuttun. Geçen gün odada aşırı derecede yakındınız. Bunu nasıl açıklayacaksın?" diye sordu. Alkın, terlemeye başlamış, tamamen köşeye sıkışmıştı. Sol yanında da bir sızı baş göstermeye başlamıştı. Kravatını gevşetip cevap verdi.

"Ezrak, daha fazla saçmalama ve işinin başına dön." dedi. Ezrak, kollarını göğsünde birleştirerek, masada oturan adama baktı.

"Benden kaçabilirsin, kendinden de kaçabilirsin belki ama duygularından kaçamazsın 'abicim'." dedi son kelimeyi bastırarak ve çıktı odadan. Kapıyı kapatırken sırıtıyordu. Biraz da, Asaf'ın üstüne düşerse bu konuda, tamamdı bu iş. Ellerini cebine attı ve sırıtarak odasına ilerlemeye başladı.

Yorumlarda buluşalım 🤗

Öpücükler öpücükler 💋

AŞK OYUNU (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin