The last chance

2K 336 259
                                    

Bölüm oyları yine düşmeye başlamış

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm oyları yine düşmeye başlamış..😬

İyi okumalar😘

Lidya ağrıyan gözlerini ovuşturarak kulenin asansörüne bindi. Avenger olmasının son günlerinde Fury'nin ona kitlediği evrak işleriyle uğraşıyordu. Ancak buna rağmen şaşırtıcı bir şekilde sakindi. Fury'ye kızmamış, onunla tartışmamıştı. Son bir haftası oldukça normal geçmişti. Hatta Tony'yle bile arası oldukça normaldi.

Ona kızgın kalmayacağını söyledikten sonra gerçekten normal iki insan yaşantısına dönmüşlerdi. Lidya ona laf sokmuyor, Tony'nin onunla konuşma çabasını bile kafasına takmıyordu. Hiçbir sorun yok gibi konuşuyor ve ekiptekilere nasıl davranıyorsa Tony'ye de öyle davranıyordu. Ekipten ayrılacağı için Tony'nin arada beliren kızgınlığını bile görmezden gelebililiyordu. Bu konuda Tony'nin ona kızmaya hakkı yoktu ama Lidya buna bile takılmıyordu. Hatta Tony'nin aralarındaki arkadaşlık durumuna yaptığı imalara sadece göz devirmekle yetiniyordu.

Asansör salon katında durduğunda Lidya yerinde dikleşti ve sakin adımlarla salona yöneldi. Baş ağrısını alacak sert bir kahveye ihtiyacı vardı. Salona girdiğinde karşısında kendisine sırıtarak bakan kalabalıkla kaşlarını çattı.
"Sürpriz!" Lidya bakışlarını salonda gezdirirken durumu anlamlandırmaya çalışıyordu. Bar tezgahının arkasında duran yazı gözüne takılınca yüzüne bir sırıtış yerleşti.
Mamba'ya veda partisi.

"Burada ne oluyor?"
"Lidya Ulusoy hep bizimle kalacak. Ama madem artık bir Avenger değilsin o halde Kara Mamba, vedaların en iyisini hak ediyor." Lidya'nın yüzündeki gülümseme büyürken bakışlarını tek tek ekipte ve onun yanında olmak için gelmiş ailesinde gezdirdi.
"Teşekkür ederim."
"Pastayı beğendin mi?" Lidya bakışlarını kendisine yaklaşan Clint'ten masanın üzerindeki pastaya çevirdi.

Tamamen yılan şeklinde olan ancak dışı pespembe ve başının üzerinde bir kraliçe tacı olan yılan pastaya güldü.

"Harika görünüyor. Mamba'nın geldiği son nokta bu mudur yani?" Clint kollarını ona sararken konuştu.
"Pastanın bu kadar mükemmel olması tamamen benim fikrim." Lidya güldü.
"Kesinlikle bayıldım." Lidya, Clint'e sarılmayı bırakıp ekibe döndü. 

"Siz devam edin, ben de partinize layık bir şekilde giyinip geliyorum."
"Acele et! Sensiz pastayı kesmek istemiyorum ama çok da açım!"
"Sakin pastama dokunma Clint! Mamba'nın son infazı olmak istemezsin." Clint dudaklarına görünmez bir fermuar çekerken Lidya ekibi arkasında bırakıp hızla odasına çıkmaya başladı.

Giyinme odasından kırmızı bir elbise seçti ve hemen üzerine giydi. Spor ayakkabılarını topuklularla değiştirip makyaj masasına oturdu. Omuz hizasındaki saçlarını kendi haline bırakıp hızlıca sade ve güzel bir makyaj yaptı. Eli refleks olarak bordo rujuna uzandı ve onu da dikkatlice dudaklarına sürüp tekrar ayağa kalktı. Güzel bir eğlenceyi hak ettiğini düşünüyordu.

Black Mamba Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin