İyi okumalar..
Lidya ve Natasha kalabalık sayılabilecek mekanda bar tezgahına doğru yürüdüler. İkisinin de üzerinde siyah birer elbise vardı. Natasha'nın kırmızı, Lidya'nın ondan daha koyu bordo bir ruju vardı. Rahatlıkla dikkatleri üzerine çeken bu iki kadın kimseye aldırış etmeden yüksek bar taburelerine oturup yüzlerini birbirlerine döndüler. Hiçbir amaç gütmeksizin yalnızca eğlence için çıkılan bir akşamdı.
Vakit kaybetmeden kendilerine birer içki söylediler. İki kadın da kendilerini bunaltan iş ve özel yaşam arasındaki tonlarca olaydan sonra derin bir nefes almanın kendilerine iyi geleceğini düşünüyordu. Ancak bu akşamın planlayıcısı Lidya'ydı. Dolayısıyla Natasha'nın sorgulayıcı bakışlarına maruz kalan oydu.
"Evet Lidya? Bu akşamı neye borçluyuz?"Lidya yüzüne bir gülümseme yerleştirdi ve omuz silkti. Umursamaz ifadesine karşın canı fazlasıyla sıkkındı. Bu sabahki doktor randevusuna gitmemişti. Duyacaklarından korkmuyordu fakat aynı şeyleri duymaktan sıkılmıştı. Bu sebeple kendi kendine verdiği yetkiyle randevusunu iptal etmiş ve biraz olsun kafa dağıtmak için bu akşamı planlamıştı. Düşünmeyi bıraktığı bir akşama ihtiyacı vardı.
Yakınlarında dertleşebileceği pek arkadaşı yoktu. Oğuz ve Sinan harika insanlardı ama bazı konuları kadın kadına konuşmak daha rahatlatıcıydı. Lucy iki çocuğuyla oldukça meşguldü. Lidya da tehlikeli ve güzel bir kadın olduğu için diğer kadınlar onu pek sevmezdi. Bu yüzden kafa dağıtmak için en yakını Natasha ve Wanda'ydı.
"Uzun süredir bir arada olamıyoruz. Biraz sosyalliğe ihtiyacımız var." Natasha bu cümleyle ikna olacak bir kadın değildi. Ancak o da sorgulamaktan ve düşünmekten yorulmuştu. Onun da kontrollü elden bıraktığı bir akşama ihtiyacı vardı.
"Geç kaldım, üzgünüm. Çok beklediniz mi?" Hızlı olmasına karşın asilliğinden ödün vermeyen adımlarla Wanda onlara ulaşmış ve elindeki küçük çantayı bar tezgahına bırakmıştı. Lidya ve Natasha'ya inat Wanda üzerindeki kırmızı elbisesi ve siyah, keskin göz makyajıyla daha renkli, daha cesur görünüyordu. Lidya, onu beğeniyle süzdü. Her zaman Wanda'nın güzel bir zevki olduğunu düşünüyordu ve Wanda da onu yanıltmıyordu.
"Hayır yeni geldik."
"Harika." Wanda da gülümseyerek Lidya'nın sağında kalan tabureye yerleşti ve o da hemen bir içki söyledi.
"Bu geceki tek planımız 'iç ve dağıt' mı?" Lidya ve Natasha onu onayladılar.
"Hı-hım." Wanda alayla onlara bakarak sırıttı.
"Peki siz iki kontrol manyağına bu kararı verdiren şey nedir?" Lidya ve Natasha birbirlerine bakıp omuz silktiler ve aynı anda kadehlerine uzandılar. Üçü de bardaklarını tokuştururken Lidya yüzündeki şeytani sırıtmayla konuştu.
"Fondiplemeyen hesabı öder."***
"Lidya hızlı gidiyorsun." Lidya omuz silkti.
"Bu akşam, hiçbir şey düşünmek istemiyorum. Ve bunun tek yolu, bu." Elindeki kokteyli işaret ederek konuştuktan sonra içkisinden büyük bir yudum aldı. Gerçekten uzun zamandır ilk kez düşüncelerinden bu kadar uzak kalmak istiyordu.
"Hadi biraz eğlenelim." Bakışlar Wanda'ya dönerken Wanda'nın yüzünde fazla masum bir ifade vardı ve Natasha'yla Lidya onun aslında tam tersi şeyler düşündüğünü biliyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Black Mamba
Fanfiction"Fury, kim bu Kara Mamba?" "Bu kadının kim olduğunu bir Türk teşkilatı içindeki sayılı üst düzey yönetici bir de düşmanları biliyor. Tabi, düşmanları onun Kara Mamba olduğunu öğrendikten sonra ölüyorlar, o ayrı konu." "Şehir efsanesi gibi bir şey ya...