yirmi iki

1.3K 97 52
                                    

🎶 Ayça Özefe - Nalan (Cover)

🎶 Duman - Dibine Kadar

🎶 Son Feci Bisiklet - Uzaydan Geldiğine Göre Yorgun Olmalısın

🎸

Ne kadar orada o pozisyonda kaldığımdan haberim yoktu. Kuşlar ötmeyi bırakmış, sessizlik kendini tüm benliğiyle geceye bırakmıştı. Yoldan geçen tek tük arabaların farları her geçişlerinde kanlar içinde yatan adamı görmeme sebep oluyordu. Çiseleyen yağmur, saç diplerimi ıslatmaya başlamıştı hafiften.

Hıçkırıklarım sessiz iç çekişlere döndüğünde bir yanım hep Çağan'ın kolları arasında kalmayı istedi. Sanki burada olduğum zaman hiç kimse bana zarar veremeyecekmiş gibi hissediyordum ve bu his beni, onu ilk gördüğümden beri bırakmıyordu.

Başımı o adam demeye utandığım şerefsizden çekip tekrar göğsüne gömdüm. "Şşş ağlama tamam." derken saçlarımı okşamaya devam etti.

Üstümdeki monta rağmen titrediğimde anlamış gibi beni kollarımdan tutarak yavaşça ayağa kaldırdı, avuçları yine yüzümü buldu.

Sonunda aklıma geldiğinde, "Burada olduğumu nereden biliyordun?" diye sordum. Gözlerinden hüzünlü bir ifade geçti, dudaklarında küçük bir gülümseme peyda oldu. Sol eliyle yanağımı okşamaya devam ederken cebinden telefonunu çıkardı, anlaşılan aklında bir şey vardı.

Parmakları tam klavyede gezecek iken yanaklarını şişirip elini ensesine götürdü. "Kırılmıştı değil mi ya?" dediğinde telefonumdan bahsettiğini anladım. Gözlerim paramparça olmuş telefonumu buldu, ben onun taksitini bile bitirmemiştim ki daha.

Tırnaklarımı avcuma batırıp gözlerimi kapattım. Eş zamanlı olarak ellerime değen ellerle kalbim sanki göğsümü deldi ve kanat çırparak gök yüzüne doğru uçtu.

"Kendine çok zarar verdin güzelim, yeter artık." dedi, ellerinin arasında küçük kalan parmaklarımı açtı. Hiçbir şeyi kavrayamıyordum, beynim düşünme eylemini bırakmış gibiydi.

İrislerim yüzünün her yerinde gezindi. Ya anlamak istediğimi anlıyordum şu an ya da onunla alakası yoktu.

Dudaklarımı dilimle ıslatıp, "Müzisyen sen misin?" diye sordum. Aşağı yukarı başını salladı. Bir tepki vermek istesem de veremedim. Ben daha Müsizyen'e ne hissettiğimden bile emin değildim ki.

"Seni seviyorum Aden." Tuttuğu elimi kalbine götürdü, fazlasıyla hızlıydı. Sargıyı okşarken aramızdaki mesafeyi düşürdü. "Burası seni çok seviyor." Kalbindeki elimi önce şakaklarına götürdü. "Burası seni çok seviyor." Avcumu öptü, ani teması yüzünden elimi çekmek istesem de izin vermedi. "Ben seni çok seviyorum."

Başımı gökyüzüne doğru kaldırıp göz yaşlarımı geri göndermeye çalıştım. Ya ben? Ben seviyor muyum onu, Müzisyen'i? Bilmiyorum ki, ben bilmiyorum. Ben birilerine bir şeyler hissetmeye çok uzun süre önce bıraktım. Ben biri nasıl sevilir bilmiyorum. Kalbimi hissetmiyorum ben, bu yumruk kadar şey atmayı biliyor sadece. Birilerine bir şeyler hissetmeye çok yabancı.

"Ben seni sevemem ki." dedim boğuk çıkan sesimle. "Ben sevmeyi bilmiyorum."

"Hayır, güzelim hayır." dedi başını iki yana sallarken. Yanaklarımı kavrayıp çoktan akmaya başlayan göz yaşlarımı sildi. "Sevmeyi en güzel sen biliyorsun."

Başımı sağa sola salladım. Bilmediğim bir şeyi bildiğimi iddia ediyordu. Oysa ki benim en ufak bir fikrim bile yoktu sevgiye dair. Bu yüzden Müzisyen'e karşı hep böyleydim. Onun her mesajında gerçek sevgiyi, aşkı gördüm. Afalladım. Yıllardır sevgisizliğe, sahteliğe o kadar alışmışım ki gerçekliği ayırt edemiyorum. Çünkü biliyorum, ben yıkılırsam bir daha toparlanamam. Yıkılmak demek benim sonum demek, içten içe o sonumun gelmesini istemiyorum.

Bulanık gözlerimle bana biraz daha yaklaştığını gördüm. Dudaklarını ıslak gözlerime bastırdı. Boşlukta duran ellerimi yumruk yaptım. Geri çekildiğinde kirpiklerimde asılı duran göz yaşları tekrar yanaklarıma süzüldü.

Bakışları saniyelik dudaklarıma kaydığında gözlerimi kapattım. Titreyen ellerimi montumun kolunu çekiştirerek kapatmaya çalıştım.

Gözlerimi açtığımda izin almak istercesine bakan harelerini gördüm. İnce ince yağan yağmur sayesinde ikimiz de usulca ıslanmaya başladık. Baş parmaklarıyla yanaklarımı okşayınca gözlerim tekrar kapandı ve çok geçmeden aramızdaki mesafeyi sıfırladı, dudaklarımızı birleştirdi. Öpmüyor, sadece temas ediyordu.

Bir süre öylece durup geri çekildi. Kızarmış yanaklarını loş sokağa rağmen görebildim, utanmıştı.

Göz teması kurmamaya çalışarak, az önce beni öpen kendisi değilmiş gibi bakışlarını kaçırdı ve montumun kapüşonunu başıma geçirdi.

"Gel." deyince açtığı kollarının arasına girdim. Başım göğsüne gömülürken belime doladım kollarımı.

Bu benim ilk düşüşüm değil.

Ve son kalkışım olmayacak.

🎸

@tekbasinayizaden: yıllar geçer,

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

@tekbasinayizaden: yıllar geçer,

5.963 beğeni, yorumlara kapalı

963 beğeni, yorumlara kapalı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

@müzisyen: ben sende kalırım.

6.092 beğeni, yorumlara kapalı

🎸

Arkadaşlar çok utanıyorumm🥺

Beklenen bölüm geldii :')

Bölüm hakkında düşünceleriniz nelerr?

Off yicemm bunlarıı 🥺🖤

Hoş kalın, müzikle kalın.🪄

müzisyen•texting ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin