müzisyen•texting ✓

kırk altı

🎶 Ayça Özefe & Mehmet Güreli - Serçe ve Aşk

🎶 Dolu Kadehi Ters Tut - #27

🎶 Melek Mosso - Vursalar Ölemem

🎸

Durduğumuzu belli belirsiz hissederken arabanın kapısı birkaç saniyeliğine açılınca içeriye soğuk girdi, kapı tekrar kapandı. Cama yasladığım başıma ağrı girmiş, zaten halsiz olan vücudumun direnci daha çok düşmüştü. Soğuk da bunun cabasıydı.

Kapım açıldığında bedenim dengemi kaybetti. Boşluğa düşmeyi beklerken Çağan'ın kolları buna engel oldu, çok geçmeden dizlerimin altında ve sırtımda eller hissettim; havalandım. Başım omzuna düşerken kokusu burnuma doldu, yaşlar gözlerime hücum etti.

Kokusu bile güven veren bu adamla neden daha önce tanışamamıştım?

"Çağan." dedim belli belirsiz burnum boynuna sürterken. Bir yandan hareket ettiğimizi hissediyordum.

"Güzelim." derken beni kendine bastırdı. Sesindeki korkuyu hissetmek kendimi suçlamama neden oldu. Kimseyi korkutmaya hakkım yoktu.

Yanaklarımdan akmaya başlayan göz yaşlarım Çağan'ın boynuna doğru yol aldı. Binanın serinliği vucdumu ürpertince kendim de anlam veremediğim bir şeyler mırıldanıp ona daha çok sokuldum. Vücudum üşürken ruhum yanıyordu. Bu neydi böyle?

Bu kez bedenimi karşılayan şey evin sıcaklığı olurken birkaç saniye sonra ayakkabılarımın ayağımdan sıyrıldığını, montumun çıkarıldığını ve tekrar beni kucağına aldığını zar zor görebildim. Zaman kavramını yitirmiş gibi sadece uyku ile uyanıklık arasındaki ince çizgide geziniyor, olan bitenlere seyirci kalıyordum.

"Üstünü değiştirebilecek misin bebeğim?" Çağan'ın sesi kulağıma uğultu şeklinde geliyordu fakat başımı sallayarak onu onayladım. Yine uğultu gibi bir şey söyleyip odadan çıkınca sabah yatağın üzerine bıraktığım pijamalarıma uzandım. Regl dönemimin ilk gününü saatler boyunca bir mermerin üzerinde oturarak geçirmiştim.

Gerçekten harika bir başlangıçtı.

"Giyindim." dediğimde zar zor, Çağan odaya girip yanaklarımı avcunun içine aldı. Baş parmakları tenimin üzerinde narin hareketlerle gezinirken irisleri endişeden sıyrılamamıştı. Onun teni de en az benimki kadar soğuktu.

"Aç mısın güzelim?" Sorusuna başımı iki yana sallayarak cevap verdim. Komodinden aldığı tokamla açık olan saçlarımı gevşek bir topuz yaptı. Tel tokayla da kâküllerimi tepemde tutturdu. "Bir elini yüzünü yıkayalım mı?" Ondan önce ayağa kalktığım an bana destek olmak için hemen o da ayağa kalktı. Kendimi yine kucağında buldum.

Banyoya girdiğimizde yan duran bedenimi banyo tezgâhına yaslayıp açtığım suyun biraz ısınmasını bekledim ama Çağan buna izin vermeden, "Sıcak su olmaz." diyerek musluğun soğuk tarafını açtı. Ne olduğunu anlayamadan soğuk ve ıslak eli yüzümün her yerinde gezinmeye başlayınca bir-iki adım gerileyerek kaçmaya çalıştım. "Çağan!"

Belimden kavrayıp beni kollarının arasına kıstırır kıstırmaz yüzüm tekrar soğuk eliyle ıslandı. Birkaç kez bunu tekrarladı, karşı gelmedim.

"Şimdi de kurulayalım bakalım." Askıdan aldığı yumuşak havluyu yavaşça yüzümde gezdirdikten sonra yerine astı. Beni kucağına almak için eğildiğinde kollarından tutarak onu durdurdum. "Kendim gidebilirim, ayıldım biraz "