Harry Potter/Bir dahi ve çapulcular|Sirius Black

Veda Ve Yakalanma

Frea tek ayağını titretirken stresle konuştu "Yolların temiz olduğuna eminsin değil mi?" Sirius belkide onuncu defa duyduğu bu soru ile sıkıntıyla arkasına yaslandı ve tavana bakarken ağlamaklı bir ses ile konuştu "Evet Frea,evet.Bak Merlin şahidim olsun evet." "Diyorsun." "Evet yalvarırım sorma artık şunu." "Pekala...Her şey tamamsa yola çıkalım."

Neredeyse herkes bahçede toplanmış beklerken evden son çıkan James ve Lily yavaşça diğerlerine yaklaştı,dört aylık olan karnı hafifçe şiş olan Lily yanlarına eliyle karnını tutarak geliyordu.Daha bu durumdan ailelerin haberi yoktu o yüzden bayan Potterdan kimi zaman bize oldukça komik gelen,aslında olayın saçmalığından gülüyorduk,sorular soruyordu "Tatlım karnın mı ağrıyor?" bayan Potter'ın ilgiyle sorduğu soru karşısında Lily elini karnından hızla çekti "Hayır,iyiyim." hamileliğin getirdiği bir refleks ile elini sürekli karnına götürüyordu.Yavaşça öne çıkıp konuştum "Evet herkes hazırsa artık yola çıkalım.Sirius yolları bir çok kere kontrol etti,devriye noktalarına maalesef çoğu zaman yaklaşmamız gerekecek ama sorun yok." herkesin yüzünde endişeli bir ifade varken Frea bu gün diğerlerinin aksine oldukça sakin ve ketum gözüküyordu.Herkes büyük avludan çıkarken Frea son bir kere evine baktı,savaş bir gün biterse buraya geri döneceğine söz verdi.

Çalıların arkasından yavaşça ilerlerken etrafa olabildiğinde dikkat ediyorlardı,yapacakları bir hata canları demekti.Sirius önden ilerlerken kimi zaman aniden duruyor kimi zaman ise hesaplı olduğu belli olan bir şekilde yavaşça duruyordu.En sonunda gelecekleri yere vardıklarında kendilerini yanmış bir kulübe karşıladı.Kendisine korkuyla bakan Sirius en son hatırladığı şeydi Frea'nın,ondan sonra her şey bir rüya gibiydi.

Sirius kan ter içinde uyandı,çarşafları terden sırılsıklam olmuştu "O neydi be öyle." diye mırıldandı ve yattığı yerde dikleşti,Gryffindor yatakhanesinde uyanmıştı yataklarda yatan Remus,James ve Peter'a baktı,Peter'a baktı? Odada olan geri kalan herkesin uyanması Sirius dayesinde olmuştu "Hain!" diyerek boğazına yapışacakken bir şey onu tutmuştu,yaptıkları elinde değil gibiydi,yazılanları oynuyor gibi bir hali vardı.

Remus duyduğu ses ile uyandı Sirius Peter'a sinirle bakıyordu,Peter'a bakıyordu? Siktir Sirius Peter'a bakıyordu,fare gibi köşeye sinen çocuğun üstüne atlayacakken bir şey onu durdurdu.James ondan farksızdı genç adam adeta kollarından tutuluyor gibi kafası önde elleri arkaya doğru sabit bit şekilde ayakta duruyordu.İlk konuşan Peter oldu "Sanırım kötü bir rüya gördün pati ayak." Sirius ondan beklenmeyecek bir sevinç ile konuştu "Merlin aşkına doğru,ah pati ayak en zekimiz hep sendin." James buna itiraz etmek için azını açmışken susturuldu,Remus olayları anlamaya çalışır gibi etrafa bakıyordu bu bir rüya mıydı?

Frea yıllardır görmediği köy evinde uyandı,aşağıdan annesinin yaptığı yemeğin kokusu geliyordu.Aniden yataktan fırlayıp yere düştü,sanki düşünemiyor gibiydi,aklı bulanıktı.Gördüğü o rüya neydi öyle?Koşarak merdivenlerden indi "Anne!" "Tatlım neden bağırıyorsun?" "Babam nerede?" "Tarlada tatlım nerede olabilirdi başka?" Frea kenara tutunarak nefeslendi "Tarla...Asam nerede?" daha önce öyle bir kelime duymamış gibi şaşkınlıkla gözleri büyüyen Helena Gry hayretle konuştu,sesi fısıltı gibi çıkıyordu "Frea ne asası tatlım burada böyle konuşma eğer birisi duyarsa Tanrı bilir bize neler yaparlar." "Ne?" "Tatlım kilise bizi büyücülükten yaksın mı istiyorsun?Hem sen nereden öğrendin bunları?" Frea azında bir şeyler geveleyip sustu.Hangi yıldaydılar,en önemlisi gerçek ailesi neredeydi?

  Lily yetimhane duvarlarına açtı gözlerini,elini refleksle karnına götürdü,zaten küçük olan karnı artık hiç yok gibiydi.Telaşla etrafına baktı ve fısıldadı "Anne,Baba?" o anda içeriye bir filmin oyuncusu gibi ne yapacağından emin bir şekilde giren kadın sertçe konuştu,adımlarını bir dansçı gibi ustalıkla atıyordu "Lily Evans yine mi hayal görüyorsun?" "Hayır hanımefendi." sesi korkudan titreyerek çıkmıştı.Kadın çıktıktan sonra yatağa yığıldı,hepsi rüya olamazdı "Hepsi rüyaydı." kelimeler azından istemsizce çıkmıştı.

  Elleriyle önünde duran kasedeki suyu dalgalandıran adam arkasını dönmeden konuştu "Değerli dostum,ne yapıyorlar?" elleri ve sesi titreyerek konuşan adam hızla öne çıktı "Efendim,rüyaya girdiler.Onlar,onlar ne olduğunu bilmiyorlar.Lily bir cadı olduğunu bilmiyor ve istediğiniz gibi bir yetimhaneye yerleştirildi,James gerçekte olanların bir rüya olduğuna emin,Frea ise öldürülmemek için susuyor o da istediğiniz gibi bir köyde ve herkes cadı mahkemelerinin olduğu döneme göre davranıyor eli kolu bağlı durumda,Sirius hala suskun sadece yemek yiyor ve derslere giriyor Remusda aynı şekilde hiç bir şey demeden duruyor." "Güzel,çok güzel.Çekilin." odadan herkes yavaşça çıkarken tek kalan kişi Tom Marvolo Riddle'dı.  Lord Voldemort