Sirius terden ıslanmış alnını kolu ile silip kazanı karıştırmaya devam etti,iyileşmeyi hızlandıran bir iksir ile Frea'nın yaraları belkide geçebilirdi.Uzun bir sürenin ardından iksirin çıkardığı köpükleri görmesi ile hınzır bir şekilde gülümsedi genç adam.Köşeden iksir şişesini alıp içini doldurdu ve hızlıca ihtiyaç odasından çıktı.Hızlı adımlarla yemeğe inerken etrafına baktı,güneşe bakıp saatin çoktan öğlen olduğunu anlayınca hızlandı.
Frea'nın sanki hiç bir sorun yokmuş gibi Gryfindor masasında yemek yediğini gördü ve yavaşça oraya ilerledi,arkadaşlarının yanına oturup sohbete karışmaya çalıştı.
Bir süre sonra içeriye giren baykuş ile abartılı bir şekilde konuştu "Vay canına Merlin aşkına baksanıza ne kadar büyük bir baykuş." gurupta olan herkes baykuşu ararken Frea Siriusa ne alaka dercesine bakıyordu,Sirius işi daha da batırarak "Bak yine orada Frea baksana hadi!" diye bağırdı,Frea derin bir nefes alıp arkasını dönüp baktı ve hızlıca önüne döndü.
Sirius tam iksiri çıkarmış Frea'nın içeceğine atacakken genç kızın keskin bakışlarıyla karşılaştı "Şakayı kaldırabilecek sabırda ve durumda değilim Black.Elinde olan o kusturan iksiri kendin içmeyi dene istersen?" Sirius kusturan iksir sözüyle şaşkınlıkla elinde tuttuğu şişeye baktı "Bu kusturan iksir değil,hızlı iyileştirmeyi sağlıyor ama..." "Denemeye ne dersin?" genç kız bunu iksiri Siriusa içirmek için desede iksiri genç adam kıza uzatmıştı,Frea sinirle Siriusa bakıp iksirin hepsini kafasına dikti.
Herkes susmuş Frea'ya bakarken genç adam tam gördün mü kusmuyorsun diyecekti,tâki Frea kusana kadar...Sirius'un üstüne midesinde olan her şeyi boşaltan Frea ile sadece Gryfindor binasından değil tüm masalardan şaşkınlık nidaları geliyordu.
Sirius başkanlar yatakhanesine getirdiği kızın yanına oturmuş sırtını sıvazlıyordu,Frea ise ara sıra öğürüp elinde tuttuğu kovaya kafasını eğiyordu. Güçsüz bir ses ile "Beni gerçekten öldürmeye çalışıyorsunuz." diye konuştu,Sirius genç kızın dedikleri ile daha da gerilmişti "İksir kitabının arasında bulmuştum tarifi..." "Aptalsın." "Evet aptalım."
Bir süre sonra iksirin etkisinin geçmesi ile ateşi çıkan Frea ne olduğunu şaşırmıştı.Frea'nın yanı başında oturan Sirius ise genç kızdan farksızdı "Sirius." genç kızın ilk defa ismi ile seslenmesiyle bir süre duraksadı "Efendim?" "Ben senin vereceğin iksire sıçayım." Sirius normalde karşılık vereceği bu cümleyi kızın kafasını tekrardan kucağına bırakması ile durdurdu ve saçlarını sevmeye başladı "Bende Frea,bende..."
Akşama doğru Frea'nın odasına giren Snape ile odada olan herkes bir süre gerilmişti,James asasını çıkarıp sinirle tısladı "Burada ne arıyorsun Sümsükus?" "Asıl bize yılan derdiniz Potter." dedi Snape,James'in tıslamasına gönderme yaparak.Severus sakin adımlarla Frea'nın yanına yaklaştı ve konuştu "Kalk şunu içmen lazım." Frea yorgun bir şekilde gözlerini açtı "Sağol Snape." Frea iksiri içerken Severus aynı sakinlikle konuşmaya devam etti "Sana borcum vardı,ayrıca şu aptallar arasında Lilyi en iyi sen korursun." Frea iksiri içtikten sonra biraz daha iyi hissedince kafasını tekrar Siriusun kucağına koyup çıkan adamı izlemeye başladı.
Malfoy malikanesinde o sırada Tom Riddle planlarını yapmakla meşguldü,öğrendiği kehanet ile tetikte beklemeye başlamıştı...Doğacak çocuk ölmeliydi.Bunlardan önce tüm varislerden kurtulmalıydı.Malikanede olanlar dışında dolunay tepedeyken yapılacak olan saldırıdan herkes habersiz bir şekilde uyuyordu.
Bölümü beğendiyseniz oy vermeyi unutmayın,gördüğünüz yazım yanlışlarını söylemek konusunda çekinmeyin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Harry Potter/Bir dahi ve çapulcular|Sirius Black
Fanfic[TAMAMLANDI] Frea soğuk terler dökerek sürekli yattığı yerden fırlıyordu.Nazik bir ses tekrardan onu sorun olmadığını söyleyerek yatırdı.Remus,Frea'nın elini tutarak onu sakinleştirmeye çalışıyordu genç kız tüm gece boyunca yattığı yerden defalarca...