BÖLÜM 3 :
"SÖZLERİ KIRBAÇLAYAN YALANLAR"
Ne yapmaya çalışıyordu Emir, elimde ki bardak yere düşerken geriledim gözlerim yerde ki kırılan bardağa kayarken şaşkınlığa karışmış endişe ile etrafa bakındım,Emir içeri girerken hemen kapıda ki korumlar kapıyı kapadı birkaç adım vardı aramızda ama onun elinde ki çiçekler ile şu romantik ortamlardan birine ansızın düşmüştüm,Emir'e bakarken onda ki şaşkınlık farklıydı elinde ki çiçeği bana doğru uzatırken şaşkınlığım yüzüme yansımış olacak ki.
"Hiç çiçek almadın mı?" Dedi tek kası bu soru ile yay gibi gerilirken.
Bu soruya ne desem acaba 'Evet her gün kapıma en az on demet gül mü geliyor desem' çok abartı olur derin bir nefes vermiştim tekrar Emir'e baktığımda.
"Almadım,kendi çiçeklerimi odama kendim almayı tercih ederim." Doğruları söylediğin için sağol Nazlı.
Dudağının tek kenarını kıvırıp tebessüm etti,neden böyle bir mimik kullanmıştı her şeyi sorgulmak zorunda değildim geç.
"Hanım hanımcık rölüne çok yakışıyorsun,çiçek daha ne kadar elimde kalacak." Dedi bakışlarımız çiçeğe kayınca
"Eline de yakışmıyordu,alayım ben." Dedim üzerine çek Nazlı aynen çok akıllı bir davranış.
Pembe ve beyaz papatyalardan oluşan buket öyle güzel gözüküyordu ki üstünde beyaz küçük not kağıdı vardı notu alıp açerken aslında çok merak etmiyordum,Hande'nin gönderdiğini düşünmüştüm ama notu ve altta ki kalın pount ile yazılmış adı görene kadar.
"Başarıların saklı cevher teşekkürler Nazlı Atasoy"
Kaan Zâdeoğlu
Dudaklarımı birbirine bastırken aslında aşk olmadığını ve aptalca bir düşünce ile bardağı düşürdüğümü fark etmiştim şuan hızla yatak odama çıkıp untancım ile kalmak istiyordum yani Kaan Zâdeoğlu'nun gönderdiği çiçekti nasıl Emir'e ulaşmıştı ki.
"Şey," dedim uzatarak arkadan gelecek cümleyi düşünmeden başladığım için "çiçeği nasıl aldın yani." Dedim sözüme devam edecekken araya girip
"Kapıda ki kargocu korumalara verirken gördüm,senin için olduğunu düşünmemiştim." Dedi gözlerimin içine bakarken kahve tonunda kız gözleri bir şeyleri anlamak istiyordu.
Utangaç bir tebessüm bırakıp,şaşkınlığı kenara bıraktım ama neden utangaç bir tebessüm bu başarının mi tebessümü Nazlı."Benimmiş,Kân bey yollamış." Dedim çiçekleri koklarken gözlerim çiçeklerin üzerinde takılı kaldı bir dakika ben dizi izlerken biri çiçek verse böyle aptal bir haraket yapmam dediğimi mi yapmıştım Nazlı yatağın altına gir utancına devam et.
"Yani Kaan Zâdeoğlu'u yollamış dün ki dosya olayı olsa gerek." Dedim çiçekleri uzaklaştırıp.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AFİTAP
Novela Juvenil"Lütfen" dedim sesim o kadar kısık çıkmıştı ki duraksamıştım "Emir Karacabey lütfen bırak gideyim." Dedim öfke ile bakan gözleri bir an olsun sapmadı bileğinden kavrayıp kendine doğru çekip "Bana bunu nasıl yaparsın!" Dedi tok sesi bir adım gerileme...