-
Oyun stratejimiz belliydi. Sabote etmek. Bizde oynayacağız dediğimde sarışın olan gülmüş ve iyi gelin demişti. Atakan omzunda taşıdığı kızla bir yandan sohbet ediyor, bir yandan da birini daha oyun dışı etmeye çalışıyorlardı. Başta ikiliye gözlerim takılsada daha sonra yengemin kızı hakkın rahmetine kavuşturmasını görmüştüm. Gelen gülme isteğine direnememiştim.
Çok geçmeden Atakan ile ben karşı karşıya gelmiştim. Dağ eyısı gülmüştü.
''Gizem karşındaki kolay, yenersin sen.''
Çattığım kaşlarım ile bakarken bir yandan da omzunda duran minik cadıya güveniyordum. Ne de olsa yengemin kaliteli savaşçı genleri kendisinde mevcuttu. Abim başta Su oynamasın dese bile ben yalvar yakan ikna etmiştim. Hayatım gerçekten yalvarmakla geçiyordu.
Çalan ıslıkla oyun başlamıştı. Atakan piç sırıtışlarıyla Gizem denen kızın bacağını tutuyordu. Gizem ise önüne gelen saçları geriye verdikten sonra hareketlerimi izlemeye başladı. Su ise kulağıma eğildi ve
''Amca bu kız diğerleri gibi salak değil. Atakan'ın dikkatini dağıtmalıyız. Halletmelisin.'' dedi.
O iş bende dedikten sonra Atakan'a doğru ilerleyip bir anda durdum ve arkanda diye bağırdım. İrkildi ve arkasını döndü, ne olduğunu anlamak için. Bunu fırsat bilen minik cadım ise Gizem'i omuzlarından tuttu ve geriye doğru çekti. Böylece kazanan biz olmuştuk. Atakan"a döndüğümde sırıtması kaybolmuştu ve çatık kaşları ile bakıyordu. Umursamadım ve şampiyon olmanın gururu ile prensesim havaya kaldırdım. Yengem ve abim gülerken diğerleri nasıl bir bebeğe yenildin Gizem diye gülüyordu. Gizem yosun olmuş saçlarıyla kıyı kısmına geldiğinde sırıtarak yanından geçtim.
Bunu hak etmişti. Fazlasıyla gıcık biriydi.
-
Ders çalışma isteği, pls come with me now, pls
-Ayaz
