-
Atakan'ı uğurluyorduk ve ben aşırı duygusal hissediyordum. Sevgilisini askere yollayan kızlardan bir farkım olduğunu sanmıyordum.
Yengem yolda yemesi için yaptığı poğaça ve böreği mutlaka yemesini, sarmayı da unutmamasını tembihliyordu. Tam bir anneydi gerçekten. Su ise Atakan'ın kucağındaki yerini almış ve tüm bu kargaşada dahi prensesliğinden ödün vermemişti. Abim otogara bırakacaktı Atakan'ı. Otogar yakındı ama yolculuk uzun sürecekti. Yalnız kalmak için an kolluyordum resmen ama herkes arı gibi etraftaydı.
Yengem Su'yu alıp içeri götürdüğünde abim kalmıştı geriye. Atakan da benimle yalnız kalmaya çalışıyordu.''Serdar sen benim kablosuz kulaklığımı gördün mü? Odada yoktu. Bir baksana yine.'' dedi. Önce anlamaz bakışlar attım çünkü onun kablosuz kulaklığı yoktu. Ardından hızlıca kafamı sallayıp odaya geçtim. Bir süre sanki abim beni izliyormuş gibi odaya bakındım. O sırada kapı açıldı ve Atakan içeri girdi. Kapıyı yavaşça kapamıştı ve kitlemişti. Kitlediği kapıya baktığımda hafiften gerildim.
O ise önce öylece durdu. Ona doğru hamle yaptığımda hızlıca bana yaklaştı ve dudaklarıma yapıştı. Ardından ikimizde çölde susuz kalmış gibi öpüşmeye başlamıştık ve buna ne kadar ihtiyacım olduğunu o an fark etmiştim. Elleri vücudumun her yerinde geziniyordu. Daha fazlasını istiyordum ama bunun ne heri ne de zamanıydı. Dudakları ile açıkta kalmış boynumu turladı.
Uzun uzun öptü. Ben ise kollarımı bedenine sarmış öpmesi için ona yer açıyordum. Ne olduğumuz umrumda değildi. Bildiğim bir şey varsa bu dağ ayısına karşı aşırı hassas ve arzu dolu olduğumdu.
Öpmesi yavaşça emmeye döndüğünde mırıldanmaya başladım. O sırada aklıma gelen abim ile ayrıldım ve''İz bırakırsan abim anlar...'' diye mırıldandım.''Kaptırmışım kendimi güzelliğine.'' dediğinde içimde oluşan hisle kalbim hızlanmıştı. Atakan ise dudaklarımı yavaş yavaş hızlı bir şekilde öpüyordu. Çok oyalanmıştık ve artık içeri geçmemiz gerekiyordu.
''Orada beni unutma...''dedim ve sarıldım sıkıca. O da sarıldı ve omzumdan öptü.''Seni nasıl unuturum?'' diye mırıldandı. Son kez saçlarımdan öptüğünde bende boynundan öpmüştüm. Dikkat çekmemesi adına eline köşede duran kulaklığımı verdim.
''Dikkat çekmeyelim, al, kullanırsın hem yolda.'' dedim, gülümsedi ve kafa salladı. Kapıyı açıp çıktığında aynadan öpülmekten kızarmış dudaklarımı gördüm ve parmaklarım yine dudaklarımda gezinmişti.
İçimde, şu herkesin bahsettiği kelebekler uçuşuyordu sanki.
-
Serdar elimizde büyüdü😢
-Ayaz