-
Kendimi ılık suyun altına atar atmaz bedenim gevşemiş ve rahatlamıştı. Saçlarımı güzelce yıkayıp vücudumu kendi duş jelimle yıkadım.Tertemiz olmuştum.
Aynadaki yansımama baktığımda gülümsedim ve belime sardığım havlu ile odaya girdim. Atakan iki seksen yarı çıplak bir şekilde uzanıyordu. Gözleri çıplak göğsümde turlarken dudaklarımı ısırdım ve valizime doğru ilerledim. İç çamaşırı, pantolon ve gömlek çıkarmıştım.Atakan'ın beni adım adım izlediğini bilmek midemde karıncalanma hissiyatı oluşturuyordu.
Duyduğum ses ile elimde tuttuğum gömlek ile durdum.
''Serdar, seni sikerim.'' yavaşça arkama döndüm ve sırıttım.
''Şu an olmaz, içmeye gideceğim.''
İt gibi sırıttı. Verdiğim cevabı sevmiş gibiydi. Tabii bir kısmını.
''Daha sonra olur yani?'' dedi. Sonra ayağa kalktı. Ayağa kalkmasıyla savunmasız hissettim. Sakin ve özgüvenli durmak adına üzerime gelen dağ ayısını kımıldamadan bekliyordum. Önümde durduğunda bakışlarımı yüzüne doğru çevirdim. Hemen ardından büyük bir hızla dudaklarıma yapıştı ve ellerini yanağıma koydu. Öpüşleri hem hızlı, hem de istekliydi. Karşılık vermek istesem bile yetişemiyordum. Ayaklarım yerden kesilmiş gibi hissetmem de cabasıydı.
Dilini ağzıma yolladığında damağımın karıncalandığını hissettim ve alt taraflarımın daha fazla kayıtsız kalmayacağını fark ettim. Atakan dudaklarımi öptükçe öpüyor ve beni kendine çekiyordu. Tenlerimiz birbirine değerken nefes nefese ayrılmıştık.
Kendime gelmeye çalışırken elim omuzlarında duruyordu. Boynumu öptü, hemen ardından köprücüklerimi gezdi dudakları. Sakin kalmaya çalışsam bile kalamıyordum.
Derin nefeslerim odada hayat bulurken Atakan uzaklaştı ve boynumdan sıkıca öptü.
''Sen giyin, bende hazırlanayım, çıkarız sonra.'' dedi. Hala kendime gelmiş hissetmediğim için kızarmış dudaklarım sızlarken onayladım.
Atakan odadan çıktığında liseli ergenler gibi parmaklarım dudaklarımı bulmuştu.
-
Atakan az değil ya
(Unutmadan bölüm atan bene)
-Ayaz
