Jülide yemeğini yiyorken Eylül sandalyeyi çekip oturdu yanına bir anda.
"Afiyet olsun" dedi gülümseyerek. Jülide Eylül'ün beklenmedik şekilde karşısına çıkmasına alışıyordu yavaş yavaş. Buna bağlanmamak çok zordu, onun varlığı, gülüşü onu bu kadar mutlu ederken.
"Teşekkürler" dedi bu mutluluğu çok göstermemeye çalışarak.
Yemeklerini yemeye devam ederken Eylül'ün eski sevgilisi onlara selam verdi. Yanlarına oturacakken Jülide'nin sevimsiz hali ve ona izin vermeyen bakışlarıyla kaçırdı adamı. Sonra dönüp:
"Erkek zevkin gerçekten kötüymüş" dedi.
Eylül gülümsedi:
"Kadın zevkim içinde aynısını diyorlar. Çok sinirliymişsin, katı kuralların varmış yanına yaklaşmak zormuş öyle diyorlar " dedi.
Jülide beklemediği tepkiyle şaşırmıştı: "Sen ne düşünüyorsun peki?" dedi.
"Benim ne düşündüğümü mü önemsiyorsun sen? Dikkat et bana aşık falan olursun sonra" dedi Eylül. Jülide'nin inkar etmesini ve sinirli halini görmeyi bekliyordu.
"Artık çok geç bunun için. Karmaşaya hoşgeldin" dedi ve masadan kalktı. Koruması gereken katı bir Jülide vardı ve bu kadın kesinlikle onu değiştiriyordu.
